Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

10 Aralık '11

 
Kategori
TV Programları
 

‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’… Gerçekler çıkar açığa!

‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’… Gerçekler çıkar açığa!
 

Geçmişin masallarına ışık tutan diziye alkışlar...


Ekmek veren ele tükürmeyenlerle emek veren ele tükürtmeyenler arasındaki çatışmada kazanan taraf, güvenli sığınaklarından kendi eserleri olan ‘insan kıyımı’nı izleyen kalın enseli çıkarcılar! Kolluk güçlerinin gölgesinde yürütülen bu oyunda, her şeyin istedikleri gibi gittiğini görenler el ovuştururken ‘Çok yakında bu memlekette her köşede silah satılacak’ müjdesini vermeyi de ihmal etmez. Bu şablonda karşımıza çıkan, ‘Milliyetçilik’ kisvesi altında ‘silah kaçakçılığı’na soyunup ülkeyi kargaşaya sürükleyenlerin ‘hak yiyerek’ ortamı kızıştırdıkları… Kurt, puslu havayı severmiş! Bu söz doğrultusunda, vatan-millet sloganlarıyla kötülükleri kamufle edenler için, ideolojilerin gerçekten var olabileceğine inanan hakiki vatanseverlerden güzel av olur mu? Olmamış da. 

‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’, dizisini pek çok kere mantığa aykırı hatalarından dolayı, eleştirmiştim. Ancak bu kez, gerçekleri uyuyan akıl gözlerine soktuğu için kutluyorum. Çünkü ‘Ya kabullen ya terk et’ eziciliğiyle sindirilmeye çalışılan işçilerle, onların yerine getirilen sözde milliyetçiler arasındaki çatışmayı veren dizi, Türkiye’nin 12 Eylül’e alkış tutacak hale geliş sürecini yansıttı. Bunu yaparken de, emperyalist düzenin kuklaları için insan hayatının ne kadar ucuz olduğunu, dizi öyküsünün etkileyiciliğinde gösterdi. Taze beyinlerin heyecanla savundukları ideolojilerin para babaları nezdinde ‘daha çok kazanç’ olmanın ötesinde bir anlam ifade etmediğini basit bir dille anlattı. ‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’ dizisinde ‘Karcı Holding’ işçilerinin grevinde yaşananlar, ‘ezen’ ve ‘ezilen’ kavramlarının ‘sağcı-solcu’ etiketleriyle karmaşıklaştırılışının güzel bir canlandırmasıydı! Tüm karşı çıkanlara inat…

Bu mini platformda resmedilenlerin katmerli gerçeklerini o günlerde görmekten kaçınan beyinler ne yazık ki günümüzde hala varlıklarını sürdürmekte. Yenidünya düzeninde ‘sağ-sol’ itibar görmediğinden, farklı etiketler ve farklı piyonlarla sürdürülen bu ‘kaleyi içten yıkma’ misyonlu satrançta yine nice canlar yanmakta… Elde edecekleri kazancın hesabını yapan sinsi koca şahlar, vezir destekli köşelerinden salyalar akıtarak gün saymakta… Ve tıpkı o zaman olduğu gibi, oyunbazların oyunlarına ortak olup düşünceleri karartmak isteyenlerin amaçlarına engel teşkil edenler ve uyutmacı taktiklerle ters düşenler susturulmakta. Nereye kadar?

Anibal Güleroğlu http://www.sinematur.com

 

  

 
Toplam blog
: 1210
: 1542
Kayıt tarihi
: 10.04.10
 
 

İstanbul'da başlayan yaşamım, eski İstanbullu ailemden edindiğim kültürle gelişti. Birinciliklerl..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara