"Vatandaşlık maaşı" 2

Vatandaşlık Maaşı ( 2 )

„Vatandaşlık maaşı”nda, sermayenin çarçur edilmesi değil, “anlamlı” ve “kar getirecek” bir biçimde yatırılması söz konusudur. Bir devlet vatandaşlarına ödeyeceği kayıtsız şartsız vatandaşlık maaşıyla “insan” ögesine yatırım yaparak, en anlamlı yatırımı yapmış olacak ve bu da bir ülke ekonomisinin refah seviyesini yükseltecektir.

Temel ihtiyaçlarını karşılamak için “çalışma zorunluluğu” bulunmayan ve sömürülmeyen insan, yeni buluşlara yönelecektir. Çünkü, “üretmek”, -zihinsel ya da maddesel anlamda- insanın, insan olmasından kaynaklanan doğal bir özelliğidir.

Artı değer üretilmeye böyle bir ortamda da devam edilecek ve sermaye birikimi yine sağlanacaktır. İnsan “kar” amacı da güder çünkü. Girişimcilerin ve serbest piyasanın herhangi bir şekilde zarar görmesi söz konusu değildir. Bu tez, normatif iktisat (toplumsal refahın en üst düzeyde sağlanabilmesi) kavramının kapsamına girer.

Saf kapitalist ekonomiler de, komünist-totaliter rejimler gibi insanlığın gereksinimlerini karşılamaya yeterli değildirler. Sosyal bir serbest piyasa ise, uygulamada çok daha avantajlı olarak karşımıza çıkar.

Kapitalin orantısız dağılımı, dünyanın her yerinde sosyal eşitsizliğin nedenidir. Bunda, günümüz icadı çarpık değerlerin de büyük bir payı vardır. Örneğin şirket yöneticilerine, sinema yıldızlarına, reklamlara ödenen astronomik miktarlar, devletlerin sözümona kamu yararına yaptığı birtakım gereksiz yatırımlar, insanlığın gelişme ve ilerleme potansiyelini engellemekten başka bir şey değildir ve ekonomilerin canlanmasını sağlamaktan uzaktır. Nitekim, kapitalizm gelişmiş sayılan ekonomilerde yükseliş dönemini geride bırakmıştır. Yeni pazarlar bulma ve bunları optimal düzeyde sömürme çıkmazdadır.

Gelişmekte olan ülkeler kapitalizmin kutsallığına inanadursun.

Handan Koçak