- Kategori
- Deneme
"Veşaire"
“Veşaireydi hayatım!”
Diyeceksiniz ki bu kelime de ne? Benim kalemimden türemiş, hayat boyu bütünsel şairliği kasteden bir kelime! Hayatımın tamamını anlatan bulduğum şairane bir kelime bu!
Ölümün kıyısından yürüdüğüm hayatımda o kadar çok dönüm noktalarım oldu ki bunların çoğunluğu aynı zamanda benim için ölüm noktalarıydı. Ve herhangi birinde ölseydim eğer kocaman bir hiçlik olacaktım ve hangi inanışta olursanız olun beni bugün için var edemeyecektiniz. Gerçeğin özütü bu; her türlü felsefe ile gerçeklik arayışınız ne olursa olsun, ölüme, ölümüme, çare olamayacaktınız. Ki geçenlerde arkadaşlarım Cenk ve Ali öylece, öylesine yok oldular ve bağlantımız kesildi…
Bugünlerde çokça işittiğim tekâmüle erme hali, belki de varlığını bilinçlendirme diye özetleyeceğimiz, yalın bir anlatımdan daha çok bir şey değil! Biz ellilikler yani tekamüle erenler olarak ne kadar yaşayacağımız hakkında hiçbir fikrimiz yokken yaşam konusunda bol keseden atıp tutuyoruz. Çoğunca bizim dışındakilere anlam ifade etmeyen boş şeyler bunlar. Bazılarımız yaş aldığımıza inanıp genç görünmeye çalışırken, birtakım diğerimiz mevcudiyeti kabul edecek kadar “ tekâmüle” erdiğimiz gerçeğiyle yaşamaya çalışıyoruz. Gerçeği söyleyeyim size: yaşlanıyoruz, çirkinleşiyoruz, sağlığımız bozulmaya başladı; bu kadar basit!
Diğer taraftan kafamızı çalıştırıp kalan hayatımızı daha “nitelikli” yaşayabiliriz konusunda doğru projeksiyonlar yapabiliriz. 30 yıldır yoğun bir şekilde çalıştığımız gerçeği beynimizin bir köşesinde daha iyi nasıl yaşanılabilir kavramı üzerine yoğunlaşmalıyız. Bunun temelinde de birinci öncelik olarak sağlıklı yaşamaya konsantre olmalıyız.
Evet, Türkiye’nin gündemi ne kadar ağır olursa olsun, bu durum bizi kaliteli yaşamak hedefinden uzaklaştırmamalı. Çünkü bireysel hayatlarımızda bu ülke için elinden gelenin fazlasını yapmış bireyler olarak herhangi bir borcumuz yok Türk devletine. Aksine alacaklı olan bizleriz, sürekli kandırılmışlığımızla! Detaya girmek istemeden üstünkörü böyle özetleyeyim alacaklılık halimizi. İçimde bitmeyen korkunç bir hoşnutsuzluk var bu duruma…
Geçenlerde harika bir şiir yazmıştım:
“Şirin mi şirin
Kalbimi elime koyduğumda bir zindelik
Yürek bütünlüğü- bir sızdırmazlık hali
Eyyy kurban olduğum tanrıma
Bitmesini istemediğim saatlerim var
Semasını keyifle izlediğim
Renk ve ışın cümbüşü manzaralar
Saksağını ayrı öter
Bazen kargasına bile şükrederim
Ne güzel bir bahçe ki hepimizi birbirine arkadaş kılmış
Hayat-hayatım-aşkım-ben-siz-doğa”
Evet, veşaireydi hayatm!