- Kategori
- Teknoloji
25 yıl içersinde beklenen 6G mucizesi

Sadece 25 yıl kaldığı söyleniyor. Teknolojide mucizeler devam edecek ama bu kez çok daha şaşırtıcı biçimde!
6G neler getirecek, neler götürecek? İnsanlık; elektronik iletişim çağının ortalarında icat olunan “3G” kolaylığından sonra, 5 yıl içinde önce “4G” ile tanışacak; “Sanal Uygarlık Çağı”nın ilk eşiğini atlayıp 15 yıl içinde de “5G” konforuna ulaşacak! Bundan sonraki zaman dilimi “6G”nin efsane dönemi! Devrimin gerçekleşeceği yıl ise yaklaşık 2035…
Bundan böyle çağ atlayışlarını siyasetçiler değil, elektronik devrimciler gerçekleştirecek(!) Peki beklenen gelişmeler nedir. Haberde geçen bir kaç örnek: Önce “mobil telefon” tarihin derinliklerine gömülecek. Sonra, televizyon ekranları çöpe gidecek! Ve değişime odaklanan elektronik güdümlü yaşamda bankaların şube sayısı da iyice azalacak. Yeni bir çağa doğru herkesin elinde gezinen kibrit kutusu büyüklüğünde bir alet olacak! Bir de beynin görme merkezine sinyal gönderen “kişiye özel” minik bir verici! Kumandasına dokunuyorsunuz ve önünüzdeki boşlukta sanal bir düzlem beliriyor. Bu yapay evren içinde hem konuşma yapmanız hem de üç boyutlu TV izlemeniz olası. Üstelik ekrana ihtiyaç duymadan! Elektronik zekânın yarattığı canlı insan reprodüksiyonları (yani insanın yerine ikame edilecek ve onun o anki görevini yapacak sanal kişilikler) ile bankacılık işlemleri başta olmak üzere, sanal ortamda gerçekleştirilebilecek her türlü ihtiyacın karşılanması mucizevi bir şekilde kolaylaşacak. Yani insan hayatını kolaylaştırmak için, sanal çalışanlar görev başında olacak. Bu sistemleri yönetecek bir grup yönetici dışında, bundan etkilenecek sektörlerin işçi istihdam etmesine gerek kalmayacak. Haberde ilgimi çeken diğer bir konu da, yine bankacılıktan verilen örnekte, söz konusu sanal kişilikler ile konuşabilir, talimat verebilir ya da hesabınıza virman yapılmasını isteyebilirsiniz. Tek eksiğiniz, havadan sudan konuşma imkânınızın olmayışı! şeklinde ifade ediliyor. Muhakkak ki herşey insanlık için, ancak günümüz teknolojisinin bile bizi bizden, birebir ilişkilerimizden uzaklaştırdığını irdeleye duralım, gelecek insanı insandan koparacağa benziyor. İşsizlik, iletişimsizlik çağı içersinde insanlık için mucizevi imkanlar vadediliyor. Belki de varlık içersinde yokluk dedikleri bu olsa gerek.
6G neler getirecek, neler götürecek? İnsanlık; elektronik iletişim çağının ortalarında icat olunan “3G” kolaylığından sonra, 5 yıl içinde önce “4G” ile tanışacak; “Sanal Uygarlık Çağı”nın ilk eşiğini atlayıp 15 yıl içinde de “5G” konforuna ulaşacak! Bundan sonraki zaman dilimi “6G”nin efsane dönemi! Devrimin gerçekleşeceği yıl ise yaklaşık 2035…
Bundan böyle çağ atlayışlarını siyasetçiler değil, elektronik devrimciler gerçekleştirecek(!) Peki beklenen gelişmeler nedir. Haberde geçen bir kaç örnek: Önce “mobil telefon” tarihin derinliklerine gömülecek. Sonra, televizyon ekranları çöpe gidecek! Ve değişime odaklanan elektronik güdümlü yaşamda bankaların şube sayısı da iyice azalacak. Yeni bir çağa doğru herkesin elinde gezinen kibrit kutusu büyüklüğünde bir alet olacak! Bir de beynin görme merkezine sinyal gönderen “kişiye özel” minik bir verici! Kumandasına dokunuyorsunuz ve önünüzdeki boşlukta sanal bir düzlem beliriyor. Bu yapay evren içinde hem konuşma yapmanız hem de üç boyutlu TV izlemeniz olası. Üstelik ekrana ihtiyaç duymadan! Elektronik zekânın yarattığı canlı insan reprodüksiyonları (yani insanın yerine ikame edilecek ve onun o anki görevini yapacak sanal kişilikler) ile bankacılık işlemleri başta olmak üzere, sanal ortamda gerçekleştirilebilecek her türlü ihtiyacın karşılanması mucizevi bir şekilde kolaylaşacak. Yani insan hayatını kolaylaştırmak için, sanal çalışanlar görev başında olacak. Bu sistemleri yönetecek bir grup yönetici dışında, bundan etkilenecek sektörlerin işçi istihdam etmesine gerek kalmayacak. Haberde ilgimi çeken diğer bir konu da, yine bankacılıktan verilen örnekte, söz konusu sanal kişilikler ile konuşabilir, talimat verebilir ya da hesabınıza virman yapılmasını isteyebilirsiniz. Tek eksiğiniz, havadan sudan konuşma imkânınızın olmayışı! şeklinde ifade ediliyor. Muhakkak ki herşey insanlık için, ancak günümüz teknolojisinin bile bizi bizden, birebir ilişkilerimizden uzaklaştırdığını irdeleye duralım, gelecek insanı insandan koparacağa benziyor. İşsizlik, iletişimsizlik çağı içersinde insanlık için mucizevi imkanlar vadediliyor. Belki de varlık içersinde yokluk dedikleri bu olsa gerek.