61.Türkiye partisi; "connecting people"!..

AK Parti ile yollarını ayıran Abdüllatif Şener, nihayet partisini kurdu.
Türkiye'nin 61.Partisi olan Şener'in partisinin adı da "Türkiye Partisi"

Aslında Sayın Şener'in partisi gecikmeli olarak kurulmuş oldu. Abdüllatif Şener, "Ben şarabın her şeyini bilirim ama tadını bilmem" dediği günden beri, AKP'ye karşı ve AKP'nin seçmenini "ayartmaya" yönelik bir parti kurma çabası başlamış bulunuyordu.

Sayın Şener ve arkasındakiler, AK Parti'nin tökezleyeceğini hesapladıkları -ya da planladıkları- dönemde partiyi hayata geçireceklerdi. Ama planlanan tökezleme bir türlü gerçekleşmedi.

AKP her çelmeden kıvrak bir vücut hareketiyle kurtulmasını bildi. 27 Nisan bildirgesi, 367 cambazlığı hep bu kabilden çelmelerdi aslında.

Abdüllatif Şener bugün "Türkiye Partisi" ni kurmuş bulunuyor. Türkiye gibi parti zengini bir ülkede Sayın Şener'in partisinin yeri neresi olabilir?

İsminden de anlaşılacağı gibi Sayın Şener, Türkiye Partisiyle "merkeze" oturmak istiyor.

İyi, hoş da bu merkezin o kadar talibi var ki, Sayın Şener neresine oturacak ciddi bir tartışma konusu: Sayın Şener'in terk eylediği AKP "merkez" in bayağı büyük bir kısmına oturmuş durumda; Cindoruk'un ele geçirdiği DP de "merkez" in eski gediklisi.. Geriye fazla bir yer kalır mı, merkezde...

Bu hesapları Sayın Şener yapamayacak adam değil elbette.. Öyleyse Türkiye gibi partisi bol bir memlekete yeni bir partiyle çıkıyorsa bir bildiği vardır mutlaka.. Eğer ilerki tarihlerde DP ile birleşip "merkez" de önemli bir yer tutmak çabasına girmezlerse, Sayın Şener'in merkezdeki AKP'yi kımıldatması kolay olmayacak.

Zira, siyasette "öte git de biz de biraz popumuzu koyalım" diye bir şey geçerli değildir. Bu durumda, Sayın Şener'in epey bir gayret sarfederek AKP'yi merkezin dışına itmesi gerekecek..

Aslında Sayın Şener, "hiç bir vatan evladı AKP'ye oy vermemelidir" gibi oldukça sert bir salvo ile işe girişti. Keskin bir muhalefet örneği vereceğini şimdiden ihtar etmiş oldu. Ancak, bu vatanın evlatları bu türden "salvo" ları Süleyman Demirel'den duya duya şerbetleşnmişlerdir. Öyle kolay kolay ikna olmayacaklar yani..

Hatta Sayın Şener'in partisi için seçtiği "connecting people" amblemi de halka bağlantısını kurmaya yeterli olmayacak.. İlla ki, farkını ortaya koyması gerekecek Türkiye Partisinin..

Sayın Şener AKP için neler söyleyebilir, nasıl bir fark koyabilir ortaya?

Eşlerin baş örtüsü desek, Sayın Şener'in eşi de baş örtülü..

Ekonomik gidişat desek, bu gidişatın mimarlarından biri de kendisi..

Başörtüsü sorununu çözmek, ÖSS'deki haksızlıkları gidermek zaten Şener'in ilgi alanına girmeyecek..

Laikliğin korunması desek, onun sahibi var; CHP..

Vatanı sattırmayız jargonu desek, onun sahibi de MHP..

Geriye bir "şaraptan anlamak" kalıyor da, o da bir fark yaratır mı, çok şüpheli..


Yani, Sayın Şener'in AKP'yi oturduğu "merkez" den kaldırıp kendi oturması için söyleyeceği fazla bir şey, kullanacağı bir argüman yok..

O halde, Türkiye Partisi'nin Türkiye'nin merkezinde kendine yer bulması kolay görünmüyor.

Ne yani, "silah zoruyla" yapacak hali de yok ya!..