- Kategori
- Blog
BLOG HAKKINDA ELEŞTİRİLER !
Tamam anladık, hiç bir şeyin tadı yok. Değişmeyen tek şey değişimin ta kendisi.Milliyet Blog'da bu değişimden nasibini aldı. Artık insanlar kendi dertlerini, sosyal medyadan aktarabiliyorlar. Hem de sosyal medyada her şey senin kontrolünde. İstediğin yazıyı paylaşır, istediğin zaman kaldırabilirsin. Baktın olumsuz bir yorum mu aldın , yorum sahibini engelleyebilirsin.
Sanırım bu yüzden Milliyet Blog'a rağbet azaldı. Eskiden, ne hararetli tartışmalar, polemikler olurdu oysa. Belki o görkemli günler hiç geri gelmeyecek. Artık bloglara görsel de koyamıyoruz. Bunu da anlayabiliyorum. Çünkü,telif hakları diye bir şey var. Milliyet Blog editörleri her şeyi nasıl kontrol edebilsin ? Hepsine kabul.
Ama kardeşim, lütfen biri bana çıkıp izah etsin ? Blog sahibi arkadaşlarımı tenzih ederek söylüyorum. Blog kategorisinde son iki blogun konuları, dilenciler ve Kürt Edebiyatının bir kadın şairi. Allah aşkına, bu konuların blog kategorisiyle ne ilgisi var ? Konusu dilenciler olan bir blogun kategorisi ancak, güncel olur, sosyoloji olur, deneme olur ama blog olmaz. Ya da, konusu Kürt Edebiyatının bir kadın şairi olan blogun kategorisi ya edebiyat olur, ya da şiir ama blog olmaz. Hadi blog sahibi arkadaşlarımız bunu bilmiyor. Peki blogu yayımlayan editörlerimiz blogun içeriğine bakamazlar mı ?
Blog kategorisi, blog yazarının, blog konusunda düşünceleri, deneyimleri, blog kategorisinde yaşanan gelişmeler olabilir ancak. Eskiden ben blog kategorisinde blog yayımlıyordum. Vatandaş bana sitem ediyordu. '' En son benim blogum çıktı. Senin yayımlanan blogumla benim blogum gerilere düştü. Şimdii sırası mıydı ? ''. Çünkü, blog kategorisinde yazmak bir prestij meselesiydi.
Değineceğim bir başka konu da şu. Milliyet Blog'da siyaset kategorisinin kaldırılmasını istiyorum. Ben emekli oldum. Bir siyasi partiye üye oldum. Bu benim en doğal vatandaşlık hakkım. Geçenlerde bir blog okudum. Arkadaş çıkmış , üyesi olduğum partinin liderinin başka bir siyasi parti liderinden özür dilemesini istiyor. Kardeşim neden özür dileyecek ? Bir siyasi lidere yükleniyor, diğeri de yanıt veriyor. Ülkemizde, siyasetçilerimizin dili ne yazık ki çok ağır. Şimdi ben çıkıp o arkadaşın bloguna yanıt olarak bir blog yazsam '' Ama o Genel Başkana bakın neler dendi '' desem ve denilenleri sıralasam biliyorum, Milliyet Blog'da yayımlanmayacak. Çünkü siyaset ülkemizde çok sert bir zeminda yapılıyor. Siyasetçiler, kürsüye çıkınca üslup diye bir şeyi önemsemeden konuşuyorlar. Benim yanıt olarak yazdığım blogumun yayımlanmamasını da anlayabilirim. Çünkü editörlerimiz, haklı olarak doğabilecek hukuki sonuçları düşüneceklerdir. Örneğin 5-6 yıl önce iki lider birbirlerine meydanlarda, kürsülerde ağır biçimde yükleniyorlar.Ama şimdi birlikte hareket ediyorlar. Eeee şimdi ben bu sözleri anımsatsam olmaz. Çünkü geçmişte birbirlerini, mahkemeye vermişler. Ben hukuki sonuçlara doğurabilecek topa neden gireyim ? Herkesin tutuğu takım farklı değil mi? İnsanlar kendi takımlarının lehine yapılan hakem hatalarını görmüyor ama , kendi takımlarının aleyhine yapılan hataları yapılsa hemen feryat ediyor, hatta sosyal medyada en ağır ifadeleri kullanıyor. İnsanların gönül verdiği siyasi partiler de farklı. Siyasi olgunluğun olmadığı ve asgari müştereklerde asla buluşulmayacak bir ortamda bari siyaset kategorisi olmasın.
Bakın ben hiç bir arkadaşımızın, siyasetçimizin ismini vermedim. Kişilerle asla bir sorunum olmaz. Herkese en içten sevgilerimi yolluyorum !...
İbrahim Ormancı