- Kategori
- Çevre Bilinci
Yol Yeşilken Geri Dönün !

Bir Doğu Karadeniz evladı olarak yeşil yol hakkında biraz konuşmak istiyorum. Belki duymuşsunuzdur belki de duymak üzeresinizdir :) Samsun’dan başlayıp Ordu, Giresun, Gümüşhane, Bayburt, Trabzon, Rize ve Artvin’e uzanan yeşil yol projesi ile mevcut olan yayla yolları ve yeni açılacak yollar ile yaylalar birbirine bağlanmak ve stabilize yollara asfaltlama içim Yeşil Yol adında bir projeye başlandı.
Haziran sonuna doğru Yeşil Yol’un bağlantı yollarını yapmak üzere memleketim olan Rize’ye de iş makineleri geldi. Samistal Yaylası başta olmak üzere Ayder Aşağı Kavron, Yukarı Kavron bölgelerinde çalışmalar başladı. Çalışmalar ile Kavron vadisini Samistal, Polovit ve Çat yaylaları ile birleştirmek hedefleniyordu.
Aslına bakarsanız buraya kadar her şey güzel. Eğer olumlu bakmak isterseniz de yapılacak yol ile ulaşıma yeni yollar açılacak. Turizm alanları genişleyecek. Normal de 2-3 saatlik bir yürüme ile ulaşım sağlanabilen yaylalara araç ulaşımı mümkün kılınacak. Kısacası bölgenin hızla gelişmesine olanak doğacak. PEKİ… ! Ya gereğinden fazla HIZla gelişirse? İşte sorun tam da burada başlıyor.
Bizim aslında engel olmak istediğimiz veya yapılmasının istemediğimiz şey YOL değil. Tabi ki yolun avantajları var ama biz dezavantajlarını daha çok önemsiyoruz. NEDEN Mİ? Kısa 5 Madde içerisinde size açıklayayım.
1 : En büyük nedeni zamanında Ayder Yaylasında da olduğu gibi başlarda sadece ahşap yapılara izin verilirken yörenin gelişmesi ile birlikte BETONARME yapılara ilerleyen zamanlarda ruhsat verilmesi ve bununla birlikte bölgede artan kaçak yapılaşma ve otellerin bölgenin bütün özelliğini yitirmesine sebep olması
2: Fırtına Vadisi Havzası gibi çok değerli ekosistemleri iç içe barındıran bir vadinin çok yanlış bir planlama ile ve üstelik yayla turizmi ile hiç bağdaştırılamayacak bir sürecin sonunda yok yere kirletilip zarar göreceği
3: Patika yollar ile yüksek rakımlara yapılan Tracking etkinliğinin yok olması sebebiyet vereceği
4: Araçlar ile günübirlik gezginciliğin başlaması bölge halkına herhangi bir Turizm kaynağı kazandırmayacağı gibi üzerine de bölgenin bunun ile birlikte yıpratılmasına sebep olacağı
5: Doğal Sit alanı, hem Milli Park, hem Av Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme alanları içeren, dünyanın 200 ekolojik bölgesinden biri sayılan ve yine Avrupa’nın acil korunması gereken 100 orman alanından biri kabul edilen, keza dünyada nadir kalan doğal yaşlı orman ve yine alivyonal ormanları nedeni ile en üst kottan en alt kota kadar bütünü ile hem Avrupa Peyzaj Sözleşmesi, hem Dünya Kültürel Ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesi kapsamında olan Fırtına Vadisi gibi bir havzanın PARASAL RANT uğruna yok edilmesinden korktuğumuzdan dolayı
YEŞİL YOL Projesinin sadece var olan yollara bakım yapılması ile son bulmasını istiyoruz.
Havva Ana’yı illa ki haberlerde veya gazetelerde görmüşsünüzdür. Yeşil Yol Projesinin başlaması ile birlikte iş makinaların önünü kesmiş ve adeta bizlerin ve direnişin simgesi olmuştu. Haziran’dan bu zamana kadar değişen tek şey mahkeme’nin belli yerlerde çalışmaları durdurma ve yargı ayağının başlaması oldu. Şu anda gizli bir şekilde yine çalışmalara devam edilmeye çalışılıyor ama bölge halkı adeta diken üzerinde takibini sürdürüyor.
Diğer bir taraftan da FIRTINA İNİSİYATİFİ destek toplamak için çeşitli kampanyalar düzenliyor. En son 2 Ekim gecesi Taksim The Mekan’da Sanatçı ve Gruplardan oluşan 11 ayrı topluluğun sahne aldığı bir destek gecesi düzenlendi. Gecenin gerçekten de oldukça destekçisi vardı ve gerçekten de eğlenceli bir gece oldu.
Mahkeme devam ediyor, yeşil yol da devam ettirilmeye çalışılıyor. Ama bizler buna müsaade etmeyeceğiz.
#YeşilYolaDurDe
#YolYeşilkenGeriDönün