Yazdığım yazıları sonradan düzenleme yapıp, değiştirmeyi pek sevmem doğrusu; çünkü bu bana mermerden ortaya çıkarılmış bir heykeli sonradan değiştirmeye kalkmak gibi gelir. Heykeli değiştirmeye ..
Bırakıp kürekleri, rüzgara ve suya teslim etmek gerek bazen kaderin dümenini...Belki böylece ulaşacağın o bilinmez liman, hayırlar şehrinin kapısını açar sana... Hani, var derler..
" Aşk ve yoksulluk, en iyi öğretmenlerdir", diye söylemiştir bir büyük yazar. Çünkü ikisi de acımasız yüzünü göstemekten çekinmez ve merhamet etmez hiçbir zaman.... Aşk ve yoksulluk;..
Herkes birer Don Kişot'tur, aslında; kendi gerçekleri ile yüzleşmektense, onları devasa heyulalara dönüştürüp yalancı ve ikiyüzlü bir savaşa girerek... Çünkü yenilgiyi kimse kabull..
Mizah, kalkan kullanmadan savaşmaktır, cesaretle ve korkusuzca.... Mizah, "Kral çıplak!", diyebilmektir haykırarak ve suskunluğu yırtarak... Mizah, gülmektir ağlanaca..
Zümrüdü Anka olmak lazım, seni hırpalayıp, ezip yok etmeye çalışan ve ümitlerini sömüren günümüzün acımasız dünyasında... Dostoyevski de bir Zümrüdü Anka gibi, küllerinden yaratmış..
"Kediler nankördür", demiş; sevginin karşılık beklemeden yapılan fedakarlık olduğunu bilmeyen, hayvan severlikten uzak bilge kişiler . Acep, ne ektiler de o ulu toprağa, alamadılar karşılığını ..
Bilirim, dile gelse de söylenmez bazen söylenmesi gerekenler. Sözler, buz tutar adeta bir su gibi akıp giderken dillerde. Tutulur adeta, lal olur bülbül gibi şakırdarken... Oysa sö..
Neden, özleneni beklerken geçmez olur zaman? Ve yaşarken mutluluğu, akıp gider ellerinden... Zaman adını verdiğimiz ve anlardan ibaret olan o saat; yavaş mı döner yoksa başdöndürürces..
İnsan bazen anlatmak istediklerini basit kelimelerle ifade etmeye kalkınca, bir papatyanın kopmuş taç yapraklarından sonra geriye kalan hali misali, sade ve anlamsız bir ifadesizliğin içine doğr..
Okumayı ve hayatı sorgulamayı seven, yüksek lisans mezunu bir eğitimciyim. Öğrenmenin sonunun olm..