öldüreceğiz öleceğiz gazetelerin manşetine çıkacağız parçalanmış bedenlerimizle savaş meydanlarından “öldür,öl,öldür” yankılanacak arenada elinde küba purosu..
acıları soğurmanın bir yolu olsa. herkesin karşı çıkmayacağı/hemfikir olduğu barış/özgürlük nehrine atsak kendimizi. suyun ortasında çırıl çıplak bir adada buluşabilsek. ..
kitabın/notların bende kaldı öfkeyle sokağa vururken vurulmuş serçeyim artık düş bile kuramam kör/topal seğirtiyorum samsun alacasında tek başımayım ..
katır sırtına çiçekli battaniye ile sarılmış ölüyüm ben, kaçağa giderken üzerime ateş yağdı. ödevimi yapamadım öğretmenim; düşlerim, projelerim yarım kaldı! karneme ..
Son bahar bu gülüm Baharın sonbaharı bu Mevsimler döndü Balkonda oturup cila niyetine Katıksız bira yudumlarken Üşüyorum Yalnız Yalnızım Sen yoksun Ben yok..
Başını göğsüme yasladığın zamanları yad ettim Daha dün gibi Ağacımız duruyordu yerinde Usuldan esen rüzgara teslim olmuş Şarkılarımızı fısıldıyorlardı Yıllar geçmiş ne ..
yüzümde asılı kaldı gülümsemen acıyı attım zulasına -içimde dereler taşıyor, özlem çağıyorum çoğalıyorum - akrep yelkovana asılmış
acıyorum doktor kanıyorum haklıyken yenilmişim. bu ne haksız fotoğraf… ezikliğini duyuyorum her hücremde ve bir şiir dilimde: yenilmeyeceğim… aç bitap yorgun
Koca bir yalandı, Anladım Otobüs duraklarında tesadüf gibi karşılaşmalarımız Laf aramızda, ulus pazarından alma küpelerinin takılı olduğu kulaklarına okuduğum şiirleri ben uydurdum!
henüz HES'e kurban edilmemiş bakir bir Karadeniz deresinde kendini suya bırakan çocuğun havada asılı kalan bedeninin fotoğrafıdır mutluluk... Necati TÜFEKCİ/Ankara/2010..
Ankara'da yaşar, dünyalı,aynadaki görüntüsüne muhalif, vicdan hesapları yapmaktan yorgun, yaşanıl..