Çaresizlik, düşüncesizlik ve kendine saygı, insanı en çok yıpratan en önemli etken, insanlar yıllardır yaşadığı olaylarda kendilerini kandırarak her bir yaşanan hikayeye bir mana, bir anlam kazandı..
Gönüller dile düştüğü gibi yazılsaydı, şarkılara nota,y üreklerde bağ kurmazdı, Gönüller dile düştüğü gibi aşk türküleri yaksaydı, geçmişte masallar olmazdı, Gönüller dile düştüğü gibi ..
Benim düşüncem, benim fikrim , yaşama şekli, toplumsal olaylar ile iktidarların halka bakışı karşısında durmadan değişiyor ve içimde sürekli sıkıntı yaratıyor. Sürekli bütçe ayarlaması ve insanlar..
Sabah ezanı ile soğuk bir havada toprağa verdik insanlığı, ağlayanı kuşlar böcekler ve diğer canlılar... Sanma ki onlarda ağlarken üzüntüden değil, biraz hüzün biraz da sevinçten.yeni bir yemekti o..
İnsanların kaderlerinde yaşamak için hep koşturmaca vardır. Hayatlarını kader, alınyazısı veya fallarla kendilerini kandırarak yaşama biçimi veya günlük inanış (dini veya toplumsal) olmadan nasıl o..
Her tarafı kanla sulanmış bu topraklar, Yürekler yanık, toprak oldu unutuldu ecdatlar, İnsanlar sahipsiz ,açılıyor geçmişteki yaralar, Sen bu vatandan ne istiyorsun.... Cu..
Dizlerine başımı koyduğumda, Yumşak ellerinle sevecen şekilde Saçlarımla oynayacak... Eğilerek alnıma yavaş yavaş, Sıcak dudaklarınla buse kondurarak... Sevdiğini söyl..
Bir umuttu,insanların yüreğinde... Yoksul ve açtılar, Kaderlerine küskün ve çaresiz!... Sahipsizdiler... Sıcacık yuvalarında, Tarlalarında, obalarında!... Nefess..
Yüreğim sıkıntılı Kurak bir toprak Ağlayan anneler, Açlık susuzluk ve sefalet Süt vermeyen İskelet gibi sarkımış Cılız memeler.. Biri Sırtında bağlı,..
Savrulurum gemilerim yelken açmış deryalara, Öyle dalgınımki, sanki vurdum kayalara... Haret dolu içim, gözyaşım akar dolu bardaklara İç, iç ki geçmişinle avunasın. Bir da..