Ayrılan süre doldu, geleceksen hemen gel Şafak sökmek üzere, gözlerin feri bitti. Papatya falı nazlar, aramızda tek engel Yorgunum, çok yorgunum, dizlerin feri bitti. ..
Yağmur başladı gecenin bir yarısı Ben, sana gelmek istedim Seni çok özlediğimi söylemek istedim, Seni çok sevdiğimi kulaklarına fısıldamak Saçlarını okşamak istedim...
Bu kadar yorma beni, özlemenin tadında Beklediğim köşede, çıkıp gelsen ne olur? Bırak dağınık kalsın, taramasan da olur Saçına al gülleri, takıp gelsen ne olur?
Ne de çok özledim nerde o dünler? Çağırsan gelirim, Eşme Dağları? Kekliklerin hani, nerde o günler? Kadrini bilirim, Eşme Dağları. Huma Kuşu gibi mutluyum ..
Çiğ tanemsin, gözümde nem, bir tanem Kaldır başın, bak bu yana, ben geldim Esen yelim, açan gülüm, nur tanem Naz mı dedin, yapma bana, ben geldim. Aç gözünü, uyumanın..
Ben sana Tuna’m dedim İçime akar mısın? Sevdim seni çok sevdim Dönüp de bakar mısın? Saçlar bele salına Ellerde yine kına Dünlü günler hatrına İçini..
Ben sana Seni sevdiğimi Bir türlü anlatamadım. Gözyaşlarımı saldım yanaklarından Dizlerinde titredim soğuk gecelerde Ellerinde ter oldum, yangın yeri şiirler..
Hava nasıl, bensiz-bizsiz orada Kırlangıçlar geri geldi duydun mu? Hani nazın, hani yüzün nerede? Gün bitiyor, çok az kaldı duydun mu? Tamam artık tamam beni bekleme<..
Aratma kendini / vakit geçiyor Baksana yüzünde / mazinin izi Mevsimler, seneler / bir bir kaçıyor Sensizlik bin yıldır / içimde sızı Uzaktan sevmenin / tadı bir başka..
Eylüldü Saçlarıma can verişin Ilık rüzgardaki nazların Martılarla birlikte alaylı bakışların Boş bankların sessizliği Simitçi çocukların çığlığı Sonbahar yolculu..