Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Mayıs '18

 
Kategori
Şiir
 

Bir Sevda Masalı

Bir Sevda Masalı
 

Ben sana

Seni sevdiğimi

Bir türlü anlatamadım.

Gözyaşlarımı saldım yanaklarından

Dizlerinde titredim soğuk gecelerde

Ellerinde ter oldum, yangın yeri şiirlerle

Kulaklarında kaç kereler çınladım

İçindeki ‘hayırdır inşallah’ dediğin o ürpertide ben vardım

Ellerin titrerken yerlere düşürdüğün geleceğimizdi.

Koparmaya kıyamadığın çiçeklerde biz vardık.

Nasıl anlamadın, şarkılardaki sıcacık sarışlarımı

Nasıl anlamadın şiirlerdeki bitmeyen sevdalarımı

Naz’ların bile isyan ederken bekleyişlerimdeki yıllara

Bir türlü anlatamadım

Seni ne kadar çok sevdiğimi.

 

Gözlerimi verdim martıların çığlıklarına

Uyuya kaldım dizlerinde hülyalar içinde

Uyanmak istemediğim oldu da çok zamanlar

Kırlangıçlar izin vermedi sabahların köründe

Sabahların gözlerime dolan mahmurluğu şahit

Sabahları ‘sen benim çiğ tanem olur musun’ çığlıklarım

Umutlarıma derman oldu çoğu zamanlar…

Saçlarının kokusunu içimde sakladığım yalan değil!

Rüzgarlarla dans eden saçların canıma değdikçe

Unutmayı unuttum unutamadığım sabahlarda.

Sen bana acı verdin, çile verdin, dert verdin

Karşılığında ben hep sevdim, hep sevdim, çok sevdim.

Gözlerini istedim derman olur diye sevdalarıma

Dönüp bakmadın bile; nazlarına yenildin!

Koluma girdiğin o sahildeki turlamalarımız

Dizimde ne kadar mutluydu deniz kokan saçların

Ben sana şiirler okurken kokuna belediğim

Sen bana şarkılar söylüyordun, sen kokan notalarda

Bütün fallarda sendin çıkan,

Bütün dilek ağaçlarında sendin dilediğim.

Karmaşık yolların ucundaydım; seni bulmak adına

Ne anlatmak istediysem de olmadı

Bir türlü anlatamadım

Seni ne kadar çok sevdiğimi.

 

‘Deniz gözlüm’ dediğimden beri sana, denizi çok seviyorum

Saçlarının kokusu geliyor dalgaların derinliklerinden

Gözlerinin içinde martıların çığlıkları

Gözlerinin içinde asırlık sevdalar

Bir de ben varım yanında, yanıbaşında, gözlerinde…

Sen başka söylüyordun, gözlerin başka diyordu!

Sıcaklığınla ısındığım seher vakitlerinin gündoğumunda

Umutla bekledim rıhtımlarda ilk vapur seferlerini

Kaç vapur geldi geçti, ellerim kaç kez boş kaldı bilemezsin

Anlayamazsın sevdaların küf kokan karasını

Dizlerimin üzerinde, avuçlarım dizlerimde; kaldır beni

Sil gözlerimin yaşını diyorum duymuyorsun!

Gör diyorum gönlümün kanayan yarasını

Nazlarına yenik düşmüşsün de anlamıyorsun!

Yıllar üçer beşer geçiyor, geriye dönüp baksan ne olur?

Sırtımda sevdanın gün geçtikçe artan yükü

Kaz Dağları’nın öte yakasından bu yakasına uzanan

Bir tek benim umutlarım var yüzyıllara sığmayacak

Bir tek benim sevdalarım sımsıcak…

Sen anlamıyorsun, bilmiyorsun!

Bir de gerçek; beni hiç sevmiyorsun.

 

Sana niye bu kadar tutkunum, kendime şaşıyorum.

Yazık gözyaşlarımın ıslattığı yanaklara!

Değer mi diyorum; kendime bile anlatamıyorum

Aşkımızın inanılmaz büyüsünü sevgimizle taçlandıralım…

Duymuyorsun bile, yalnızlıklara sarılıyorum; sensiz…

Oh be Deniz Kokulum! Boğuluyorum

Çocuklar geçiyor önümüzden dalıp gidiyorum.

Hayallerimizde yeşeren çocuklar…

Bizim çocuklarımız, masalımızın kahramanları…

Bir destan yazalım derken sevdamız üzerine

Naz’ların galip geliyor da binlerce defa

Sevdamızın küllenen dumanından

Bir masal doğuyor buz tutan kucaklarımıza

Sen orada habersiz, ben burada perişan

Sevda Masalımızı anlatırken çocuklara

Gözlerden sıcacık yaşlar iniyor yanakların kıvrımlarına

Ben yine soruyorum, yeniden;

Nasıl anlamadın, şarkılardaki sıcacık sarışlarımı

Nasıl anlamadın şiirlerdeki bitmeyen sevdalarımı

Naz’ların bile isyan ederken bekleyişlerimdeki yıllara

Bir türlü anlatamadım

Seni ne kadar çok sevdiğimi.

Bir türlü anlatamadım,

Anlatamadım…

 

Gündüz Aydın

26 Şubat 2018 Salihli  00.15

 
Toplam blog
: 51
: 174
Kayıt tarihi
: 13.09.11
 
 

Emekli öğretmen, şair, yazar ve gazeteci. Geniş bilgi için (www.gunduzaydin.com) ..