Çocukluğumda çok iyi bir rüya senaristiydim. Çevremdekiler sıkılsa da küçük olduğum için bir şey demez özellikle annem beni sabırla dinlerdi. Neler yoktu ki o rüyalarda filler, bir tarafından yağ bir tarafından bal akan çeşmeler, devler, cüceler, keloğlanlar, yollar dağlar, ırmaklar, mızıkçı çocuklar.... Diyebilirim ki günde bir saatten fazla rüya anlatırdım. O an yanımda kim varsa, ben bir rüya gördüm diye başlar saatlerce onu rehin tutardım..    İlkokuldaki ilk hediyem babamdan Bin Bir Gece Masalları annemden ise  Dünya Masalları serisi oldu... Böylelikle ilk küçük kütüphanem oluşmuş oldu.O masallar benim hayal dünyamın mimarıdır.