Şehrin varoş sokaklarında, Mülteci akşamlar yaşamakta... Dünden yaralı bir çocuk gibi, Kimsesiz, yaralı ve ağlamakta... Yüreğimde çıbanlı hatıralar, Yarını gebe bırakı..
yeter artık!.. uslanmaz bu yüreğim, derinliklerine kadar inmişken sevdanın, eksiltili yanlarını yaşatma bana.... anlamsız kılma, benliğimi. bir bağnazlığın i..
bağırışlarımın ince yerinnden yankılanan ,çığlıklarıma yakıyorum seni. tenhasız kalmış uçurumun yarı ölüm kokan yanındayım, sağır zamanın ,kör vaktindeyim durmaksızın. hangi yolculukta ..
Beynimi kemiren düşüncelerin eşiğindeyim, Yüreğim girdap, benliğim uçurum, Ne yana kaçsam tenha oluyor bu şehir Alabildiğince uzaklaşıyor yalnızlığım, Kendime yabancıyım oysa M..
Bir pencere kenarında, Yapayalnız hasretinle başbaşayım yine, Uzaktan seyrederken adımlarını, Bana geleceğin günü sayıklarım apansız, Yüzümde beliren yalnızlık, Düştü kirli saka..
Söndü ışıkları odamın, Üzerimde yığınla karabasan, Sıkar acımasızca ömrümün hüznünü, Boşluğundayım, tarifi olmayan karanlığın. Çemberi daralan alanında boğuluyorum, her gidişatın, ..
bir sabah uyandım derin uykumdan; her yanım kan revan, toz bulut, bombardıman... bir şarapnel parçası saplanmıştı bedenime... acılar içinde kıvranarak, gözle..
Gözlerimden bir çift güvercin uçuverir, Kanadı kırık gönlüme... O vakit ben yokluğuna yaslanırım, Hüznüm şehre çöker, Sen ağlarsın. ..
Kentin varoş bulvarlarında, hapis bir karanlık, yüreğim... tutsak gecenin mahkumiyetine, sürgün miller çekilmiş, gözlerim... yangından öte, ertelenmiş aşkların yobaz oyu..
Giderek kalabalıklaşan yalnızlıklar içerisindeyim, yanı başımda rüzgarın soluğumu kesen bıçak sırtındaki ıslığı... Beynimin karmaşasında bocalanan düşüncelerimin darmadağınıklığı, kaçamak..