Hayvansever(?) magandalar!

Gidip bir petshop(?)’ tan bilmem kaç dolara cins bir hayvancağızı alıp, cicili bicili bir örtü giydirip, sokakta dolaştırmakla medeni olamazsınız. Köpeğinin pisliğini göz göre göre yoldan almayan kişi benim gözümde o fiili kendisi gerçekleştirmiş kadar gayrimedeni ve çağdışıdır.

Sözlerime başlarken ilk söz olarak, özellikle hayvan sever okuyucularda oluşabilecek yanlış anlamaları bertaraf etmek adına açıklamalıyım ki yazımın devamında okuyacağınız eleştirilerim kesinlikle samimi anlamda hayvan ve doğa sever insanlarımıza yönelik değildir.

Özellikle son yıllarda büyük şehirlerimizin daha sosyo-ekonomik düzeyi yüksek semtlerinde; yollarda, sokaklarda, parklarda, yürüyüş parkurlarında köpeklerini gezdiren insanlarımızı görmekteyiz. Hatta bazılarını bir tane de kesmiyor ve iki,üç tane birden dolaştırdıklarına şahit oluyoruz. Gerçek hayvanseverleri tenzih ederek söylüyorum ki bunların büyük bir çoğunluğu, bu köpek besleme aktivitelerini bir özenti, sözümona bir statü göstergesi saiki ile yapmaktalar.

Diyebilirsiniz ki nasıl bu kadar net fikir beyan edebiliyorsunuz, bu bir önyargı, bir peşin hüküm değil midir? Açıklayayım efendim. Hayvan beslemek, sevmek, onlara değer vermek her şeyden önce bir medeniyet, gelişmişlik ve insanlık göstergesidir. Bırakınız eleştirilmesini, aksine desteklenmesi, özendirilmesi gerekir. Ancak hayvan beslerken insanlıktan çıkmamak kaydıyla.

Bir düşünün bakalım. Yaşadığınız gelişmiş, büyük şehirlerinizin, nezih semtlerinde; yollarda ya da parklarda köpeğini gezdiren sözümona çağdaş, sözümona medeni, sözümona görgülü, bilgili insanlarımızın kaçının elinde bir poşet ve bir kürek görebilirsiniz. Haydi iyi düşünün. Köpeği; yolun ya da kaldırımın ortasına, üzerinde oturduğunuz, spor yaptığınız, yoga yaptığınız, küçücük çocukların koşturduğu, üzerinde yuvarlandığı yemyeşil çimler üzerine pisledikten sonra –ki bu gayet normaldir, çünkü hayvandır o- kaç medeni(?) hayvanseverimiz küreği ile bu dışkıları alıp elindeki poşete koymaktadır. Özendiğiniz batılı insanlar bu işi böyle yapar kıymetli “sosyetik magandalar”.

Hayvan beslemek sorumluluk ister. Değer ve önem vermeniz, maddi-manevi imkanlarınızı seferber etmeniz gerekir. Gidip bir petshop(?)’tan bilmem kaç dolara cins bir hayvancağızı alıp, cicili bicili bir örtü giydirip, sokakta dolaştırmakla medeni olamazsınız. Köpeğinin pisliğini göz göre göre yoldan almayan kişi benim gözümde o fiili kendisi gerçekleştirmiş kadar gayrimedeni ve çağdışıdır.

Her gördüğüm yerde uyarıyorum bu entel bozuntularını. Daha iki gün önce akşam evime giderken, o güzelim Girne Caddesi’nin her daim yemyeşil ve çiçekler içinde olan orta refüjlerine; dev gibi cüssesine müthiş bir tezat teşkil eden küçücük kanişinin yaptığı pisliği kaldırmadan devam eden bir “çok medeni maganda” yı arabamdan seslenmek suretiyle ikaz ettim. “Tamam kaldıracağım” dedi ve arkasına bakmadan çekip gitti.

Allahaşkına efendim allahaşkına. Ne olursunuz bir şeyi de elimize gözümüze bulaştırmayalım. Komik ve acınası durumlara düşmeyelim. Bu çevre, bu tabiat, hayvanlar, börtü, böcek hepimizin. Onlarla beraber, insan olduğumuzun farkına varabiliyoruz. Lütfen, medenileşelim derken yozlaşıp yobazlaşmayalım. Beslediği, dünyalar tatlısı köpeğinin yola, sokağa, parkların çimenine, yürüyüş ve koşu yapılan tartan pistlerin tam ortasına yaptığı pisliğini, oradan alamayacak kadar yeteneksiz olmadığımızı gösterelim isterseniz. Ne dersiniz?