- Kategori
- Güncel
Abi, abla hayalimi satın alır mısın ?
Bizler Tehlikeli Değil Tehlikedeyiz !
Rengarenk tertemiz bir dünya burası. İlk bakışta öyle… Ama yaşarken rengarenk ve tertemiz olmadığını anlıyorsun. Hangimiz sokakta, parkta mendil, sakız satan, arabaların camlarını silmek isteyen çocuklarla rastlaşmamıştır. Görmezden gelsek de onlara hep rastlarız.Onlar toplumun göz ardı ettiği gerçeklerden ama acı gerçeklerden bir tanesidir. Bu çocuklara baktığımızda; evde dayak yiyen, sonra bu şiddete dayanamayarak sokağa kaçan, burada da suça itilerek yaşayan çocukların olduğunu görmekteyiz. Bu çocuklara sağlık dışı koşullarda çalışan çocukları da eklemek gerekir. Hepsinin ortak özelliği bulundukları yaşın gerektirdiği yaşamı yaşayamamaları ve en çok gereksinmeleri olan ev sıcaklığından, ebeveyn ilgisinden, oyun oynamaktan ve sağlıklı beslenmeden yoksun olmalarıdır. Hayallerini,umutlarını bir köşeye bırakıp sokaklara, parklara su, mendil satmaya çıkan elbiseleri kirli, ama yürekleri tertemiz olan o masum çocuklar.
Birçok zaman okula gidemeyen, gitse bile ev ödevlerini yapacak zamanı bulamayan bu çocukların birçoğu eğitim sisteminin dışında kalmakta, bu da onların gelecek ile ilgili hayallerine bir hançer gibi saplanmakta. Bu çocuklar para kazandığı için kendini yetişkin gibi hissetmektedir. Çoğu zaman ailenin denetiminden uzaklaşan çocuk eğitimini yarım bırakmakta, akran gruplarından soyutlandığı gibi yetişkinlerin dünyasına da girememektedir. İş ortamına da uyum sağlayamayarak işten ayrılmakta ve sokaktaki sınırsız, sorumsuz özgürlüğü seçerek sosyal yaşamdan tamamen kopmaktadır.
Peki devlet yetkilileri toplum açısından ciddi anlamda tehdit niteliği taşıyan, her gün onlarca çocuğun sigaraya başladığı, uyuşturucu madde kullanma yaşının 11’e düştüğü bir ülkede korunmaya, gözetilmeye en çok ihtiyacı olan, sokakları parkları mesken edinmiş bu çocuklar için ne(ler) yapmakta. Bu çocukların geleceğini kurtarmak adına nasıl önlemler alınmaktadır? Bunlara yönelik hizmet veren devlet kurumları kaç kişiyi nasıl ve ne şekilde istihdam edebiliyor? Bu kurumlarda nasıl bir eğitim sistemi var? Devlet hizmet verdiği kurumlarıyla bu çocukların sadece barınma ve gıda ihtiyacını gidermekle yetinmektedir. Ya da onları korumak adına nasıl uygulandığı takip edilmeyen bir takım yasalar koymaktadır. Oysa zihinlerimizde yer etmesi gereken en temel soru ve en önemli sorunlardan birisi de bu çocukların büyüyünce ne olacağıdır?