Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mayıs '08

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Adam nedir? Ne işe yarar?

Adam nedir? Ne işe yarar?
 

Kadınlardan farklı olarak başlarda iki üç santim kadar olan ve sonralarda boyutu ve tılsımı bir hayli büyüyen, artan bir uzantıları, bir çıkıntıları vardır adamların. Genellikle küçük kız çocuklarının ilk gördüklerinde, aman Allah’ım "bu da neee" diye çok şaşırdıkları, şoka uğradıkları, hatta ben de niye yok bundan diye kendi kendilerine hayıflandıkları, bir garip duygu durumudur bu çıkıntı olayı.

Abartmıyorum kaç tane küçük kız çocuğunu yakaladım böyle, oğlan çocuklarının o kendilerinde olmayan, kendilerindekine benzemeyen uzantılarını bir bilim adamı kimliğine bürünmüşçesine ellerine alıp evire çevire incelerken. Onu ilk gördüklerinde “aaaa” diye kalan. Hele bir de benim gibi çocukken, tesadüfen “hani şu köy evi tuvaletlerinin dışarıda olduğu dönemler” sallaya sallaya tuvalete giden bir amca görürseniz korkudan ödünüz patlar, canavar görmüş sanırsınız kendinizi. Ve kafayı ve yersiniz o saatten sonra. Bu koca şeyin nasıl olup da o pantolona sığdığını çözmek için. Tıpkı koca koca adamların kadınların sağda solda düğmeleri olan, içinden garip sesler çıkan o küçücük kutuya "radyoya" nasıl sığdığını çözmek için aylarca kafa patlattığınız gibi. Onun için amcalar dikkatli olun. O şey öyle sallayarak gezilmez ortalıkta. “Vakit gece de olsa.”

Her neyse. Erkeklerimizi daha fazla utandırmayalım.

İşte bizden farklı, bizden fazla olan bu uzantılarından, çıkıntılarından dolayı dünyaya hükmetme gibi bir güdüleri, bir alışkanlıkları vardır daha doğuştan adamların. Önceleri ancak doğduktan sonra anlaşılsa da şimdilerde istenirse daha anne karnına düşende 4-5 aylıkken öğrenilebilen cinsiyetlerinin anlaşılmasından sonra başlar aslında karşı cinse ve dünyaya hükmetme, üstünlük kurma serüvenleri. Oğlumun az tekmelerini yemedim, az uykusuz kalmadım daha karnımdayken geceleri.

Her neyse bu adam dediğimiz adamların ömürlerinin büyük bir bölümü ya top, ya hop hop, ya da lolitop peşinde koşturmakla geçer. O da bizlerde olan çıkıntı. Adına göğüs diyorlar. Genellikle ya akıllı, “yani tamamen duygusal” ya pasaklı çirkin kadınlar tarafından kapılır biraz işe yarayanları. Bu kadınlar onları ellerinde top gibi oynatırlar. Pardon. Parmaklarında oynatırlar olacaktı değil mi? Diğer kadınlara ise ya adam gibi adamı beklerken çürümek, ya da adama benzer adamları idare ederken çürümek düşer genellikle.

Sayılarla araları çok iyidir bu adamların. Dayak atmak, gol atmak, top atmak, haremine harem katmak en büyük hobileri. Sarımsaklasaklada mı saklasak. Saydırmakla bir de bunlarla öğünmekle geçer ömürleri. Loto, toto, at yarışı ve tabii bir de gece düşleri. Sevişmeyi bile sayıya bağlar, sayıyla ilintiler, sayıyla bütünleştirirler bu adamlar. Ne kadar saydırırlarsa o kadar başarılı bulurlar kendilerini. Bu onların bazı ortamlarda anlatabilecekleri, hemcinsleri arasında “erkekler arası geyik deniyor buna” bir tür üstünlük kurma yarışıdır sanki. Sadece bunu yapabilmek için bile bazıları boşuna yorar, üzer kendilerini. Olayı cidden denemek isterler çünkü. Abi ben on saydırdım sabaha kadar, ya sen? gibi... Bu avcı hikayelerine benzer tıpkı. Konu uzar da uzar, uzadıkça yalan artar. Atar da atar. Düşünsenize bir kadının böyle bir şey yapabilme şansının olabileceğini. Dünya karışır be. Dünya alt üst olur. Beşinci, onuncu, hatta on beşinci dünya harbine bile gidilir. Tek taş kalmaz taş üstünde. Hepsi bu içine şeytan girmiş, namussuz kadının kafasında paralanır.

Kısaca dostlar adam olmanın altı, üstü, olanı biteni budur. Fakat biz kadınların bundan şikâyet etme gibi hakkı, bir lüksü var mıdır? Hayır. Asla. Çünkü bu canavarların mucidi, yaratıcısı, üreticisi, yüklenici, taşıyıcı firması biziz. Bir başkası değil. Şubesi yoktur. Başka yerde arama. Reklam gibi oldu değil mi? Ne yapiyim öyle ama.

Her neyse... Bu konu uzar da uzar. Yetsin mi artık. Ne dersiniz? İlk tepkileri bi alalım bakalım. Belki ondan sonra devam ederiz. Duruma göre. Şimdilik benden bu kadar.

Umarım beni taş yağmuruna tutmazsınız baylar böyle bir yazıdan sonra. Tutun tutmasına da bari biraz ufaklarından atın ki kör topal da olsa da yaşama şansım kalsın. Hiç olmazsa yemek yaparım. Başka kötü bi niyetim varsa kör olayım. Amaç kuşlarda doysun. Bayanlar siz de. Mutlaka ki sizden de taraftar bulacak, yüz bulacaktır bu adama benzer adamlar. Bozuşuruz ha ona göre. Yeter çektiğimiz bu adamların elinden yahu. Yeter bu adamların bizi birbirimize düşürerek reyting yaptıkları:)) Yeter di mi? Akıllı olun akıllı.

*** Sayıları pek çok olmasa da adam gibi adamlarda vardır muhakkak. Onlar konumuzun dışında, konudan muaftırlar. Buyursun bu konuda herkes kendi muhakemesini kendisi yapsın içinde. O kadar özgürlüğünüzde olsun di mi beyler? Olsun. Olsun.

Hepinize saygılar, sevgiler efendim. Sağlıcakla kalınız.

 
Toplam blog
: 669
: 1503
Kayıt tarihi
: 19.01.07
 
 

Bir on dört mart sabahı güneş henüz arz-ı endam ederken üzeri yongalarla kaplı, küçük pencereli, ..