Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

17 Haziran '10

 
Kategori
Öykü
 

Adamı yaz

Adamı yaz
 

Adamı yaz gölgesinde.


Adamın evden çıkışını yaz ilk. Adam ilk evden çıktı. Klasik İstanbul’du. Haziran ve sıcak.

Adamın trene binişini yaz iki. Adam istasyonda trenin gelmesini bekliyordu. Gölgedeydi. Sıkıldı ayakta beklemekten. Banka oturuyor. Şimdi kitap okuyor. Bu kitabı hemen sonlandırmak istiyor. Tren geldi, beş dakika gecikmeyle. Gecikmeden bindi adam.

Adamın trendeki yolculuğunu yaz üç. Tren doluydu. Adam ayakta yolculuk ediyordu. Sırtını dayayacak bir yer buldu, dayadı. İneceği yere kadar öylece, o hal durdu. Ne düşünüyordu? Vagondaki yolculara baktı, kalabalık. Belki adam onlardan çoktu. Her istasyonda onlardan birini bırakabilseydi…

Adamın trenden inişini yaz dört. Tren durdu. Durunca adam indi. Klasik İstanbul’du. Haziran ve sıcak. Adam konuşmuyordu kimseyle ama herkesi dinliyordu. Dinlemek üzerine aylardır kafa yoruyordu. Dinlemek dinlemekten öte.

Adamın oraya yürüyüşünü yaz beş. Adam oraya doğru İstanbul temposunda yürüyordu. Yürüdükçe deniz çoğalıyordu dünyasında, insan azalıyordu. Orada o kadınla buluşacaktı. Kadınla geleceğiyle ilgili konuşacaktı. Sen konuş hep, diyecekti kadına, ben iyi bir dinleyiciyim; yorulmam, korkma benden ve geçmişimden.

Ş.Y.

  1. Söz: Adam orada o kadınla buluştu. İkisi konuşma boyunca, konuşmama, güldüler dalgalarca, kaydettim.

2. Söz:

Benim boşluğum uzun, dedi

diye düşünüyorum, kadın.

Cevap verdi adam;

benim boşluğum…

benim boşluğum…

Dinliyorum diye düşünüyorum;

çünkü benim boşluğum

kısa.

Ş.Y.

 
Toplam blog
: 650
: 412
Kayıt tarihi
: 07.06.07
 
 

İzmir.  Aşk ve Şiir. Müzik. Kitap. Varlık ve Sözcükler ve .... ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara