- Kategori
- Siyaset
Afiyet olsun!..

Cumhuriyet Halk Partisi'nin Milletvekili [aday] adaylarının yollara asılan afişleri, küçük parti üyelerine dönük toplantıları ve telefonların mesaj kutularını dolduran SMS'leri renkli bir hareketlilik yaratıyor.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin seçim öncesi uyguladığı bu demokratik yöntem alkışlanmaya değer.
Milletin vekilleri yetkisi ile TBMM'de yurttaşları temsil edecek olan milletvekili adaylarını belirlemede iki yöntem var:
1.- Merkez yoklaması adı verilen ceberut sistem.
2.- Ön-Seçim usulü adı verilen demokratik sistem.
İlkinde, başta genel başkan olmak üzere parti merkezinin belirleyici gücü var. Bu yöntemde parti merkezi, vatandaşın kendi partisine oy vererek seçeceği milletvekillerini belirliyor; yani dayatıyor.
İkincisinde, parti üyeleri özgür iradeleri ile milletvekili adaylarını seçiyorlar.
CHP'nin Aydın'da uyguladığı yöntem, işte bu ikincisidir; parti içi demokrasi adına alkışlıyoruz.
Vatandaşın iradesine saygı anlamında bir kez daha alkışlıyoruz.
Ancak...
Bu alkışın uzaması ve öngörülen toplumsal faydayı yaratabilmesi için iki koşulun daha olması gerekiyor:
1.- Milletvekili [aday] adaylarının kalitesi.
2.- CHP üyelerinin en nitelikli adayı seçmek için gösterecekleri yetenek ve beceri... Eski deyimle feraset!
İşte bu iki öğenin ikisi birden mevcut ise, uygulanan yöntem meyvelerini halk yararına yaratıp, ülkenin geleceğine sunabilecektir.
Demek ki, sözünü ettiğimiz meyvenin yaratılmasında herkese iş düşüyor.
Milletvekili aday adayları nitelikli olacak.
Sözleri değil, kendileri Atatürkçü olacak.
Eylemleri Atatürk devrimlerine, aydınlanmaya, çağdaş uygarlık hedeflerine ve insanlığın kültür mirasına dönük olacak...
Her birisi, laik ve sosyal hukuk devleti ülküsünün yılmaz bir savunucusu olacak.
Olacak, olmalı, başka yolu yok.
Ve CHP üyeleri parti sandığına gittiğinde ellerindeki terazi işte bu nitelikleri tartacak... CHP milletvekili adayının kaç okka çektiği işte bu terazide belli olacak...
Dar kulis fısıldaşmaları ile değil; "o bizden öteki onlardan" hizipçiliği ile değil...
İşte ancak o zaman ve sadece bu koşulların hayata geçirilmesi ile yaratabiliriz o meyveyi...
Sonra?..
Sonra da ulusça, [ve hakça bölüşerek] yeriz o güzelim meyveyi.
Hepimize, yani tüm ulusumuza afiyet olur demokrasi...
@farukhaksal42
www.soruyusormak.com