AK PARTİ İKTİDARI BUNU YAPMALI

BUNU HİÇBİR İKTİDAR YAPMADI, AK PARTİ İKTİDARI MUTLAKA YAPMALI…

Hiçbir iktidarın yapmadığı nedir derseniz, o da şudur: Cumhuriyet tarihimiz boyunca yapılan yanlışlar, bu yanlışlardan dolayı başımıza gelenler, zararları, sonuçları ile çıkarılan derslerdir.. İşte bunu hiçbir iktidar yapmadı.. Liderin biri geldi, biri gitti.. Nice partiler kuruldu, iktidar olanlar oldu, bunların çoğu geçip gitti, geride çok yanlışlar bırakarak…

Atatürk dönemi tam anlamıyla ele alınmalı.. İstiklal Mahkemeleri tüm yönleriyle incelenmeli.. Mesela, 24 Kasım 1925’te Şalcı Bacı isimli hanımın, Şapka Kanunu’na muhalefetten dolayı idam edilmesi.. Musa Kazım Karabekir Paşa’nın sağ kolu olan, Rüştü Paşa’nın 13 temmuz 1926 gününü, 14 temmuz 1926’ya bağlayan gece yarısından sonra idam edilmesi..

Atatürk döneminde atılan iktisadi adımların neler olduğu, başarılanlar ile başarılamayanlar.. Ankara’nın arsa spekülatörlerince yağmalanması, türedi zenginlerin oluşması.. Komşu ve dünya ülkeleriyle ilişkiler ve sonuçları tüm yönleriyle araştırılmalı.. İç barışın tam olarak sağlanıp sağlanamadığı, eğitimde ilerlemelerin neler olduğu, yeraltı ve yerüstü kaynaklarımızın değerlendirilme çabaları tam olarak incelenmelidir.. İdealistlerin çabaları, başarıları ve hayal kırıklıkları, fikir ve düşünce hürriyeti ve akla gelebilecek her türlü gelişme araştırılıp sonuçlarıyla milletimizin bilgisine sunulmalıdır..

‘Milli Şef’ diye anılan İsmet Paşa’nın nasıl Cumhurbaşkanı olduğu, Atatürk dönemine verdiği zararlar, Talat Aydemir ve Fethi Gürcan’ın idamı, ABD ve Fransa başta olmak üzere Batı ile yapılan anlaşmalar, ABD baskısıyla Demiryollarının sekteye uğratılması, Köy Enstitülerinin kapatılması, sanayi atılımlarının durdurulması, çok partili hayata geçişimiz, 2. Dünya Savaşı’nın ülkemize etkisi ve daha birçok konu ele alınıp araştırılmalı, sonuçları üzerinde açıklamalar yapılmalı..

Menderes dönemi, cumhuriyet tarihimizin en trajik dönemi, gerçekte trajik dönemlerin başlaması, Menderes, Polatkan ve Zorlu’nun acımasızca idamları… ABD’ye tam bağımlılık… NATO’nun başımıza bela edilmesi.. Kore’ye ve ülkemize verdiğimiz acı.. Hızlıca kentleşmemiz.. Bir de, ‘Küçük Amerika’ olmamız.. Bunların hepsi ve dönemin bütün hadiseleri araştırılıp sonuçları devletin ve milletin hafızasına yerleştirilmeli..

27 Mayıs darbesi ve 61 anayasası ile sonrasındaki koalisyonlar dönemi.. 1968’le beraber, liseden mezun olur olmaz üniversiteleri kazanıp okuyanların, planlı olarak milli değil de dışa bağımlı sağcı, solcu, akıncı, ülkücü, ilerici, milliyetçi, devrimci, şucu, bucu yapılmaları… Hepsi de hayat cahili çocuklarımızdı bunlar.. Büyük adam olacaklarken, gök ekini gibi biçilip toprağa kondular.. 71 Mart Muhtırası incelenmeli..

1980 darbesi, tüm detaylarıyla incelenmeli.. 68 ile 80 arasında birbirlerini öldüren bilinç cahili evlatlarımızdan hayatta kalanlar, cezaevlerine atıldılar, asılanlar asıldı, asılmayanlar perişan edildiler..

Ecevit dönemi.. Erbakan dönemi.. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı.. Ecevit’in, Erbakan ile olan koalisyonunu bozması.. ABD ambargosu.. Ecevit’e yönelik suikastlar.. Rusya heyetinin, Türkiye’de petrol çıkarma girişiminin arefesinde Kahramanmaraş acılarının yaşanması…

28 Şubat araştırılmalı.. Türk Ordusu’nun, Mübarek Peygamber Ocağı’mızın çilesi, bu çilenin tamamının ABD kaynaklı olduğunun araştırılıp ortaya çıkarılması.. Ordudan, her ne sebeple olursa olsun atılanlar.. ABD’ye ceza vermek gerekirken, tüm suçu askerlere yıkıp askerlerimize ceza vermek..

Amirallerimizi yargılamak.. Yunanistan başta olmak üzere, tüm düşmanlarımızı sevindirmek.. 3. Dünya Savaşı’nın konuşulduğu şu günlerde, paşalarımızı korumanın gerekliliğinin düşünülmesi..

Mesut Yılmaz dönemi.. Tansu Çiller dönemi..

AK Parti dönemi.. FETÖ ihaneti ile destek olan iç ve dış mihraklar..

Bu dönemle ilgili hem Türkiye’de hem de dış dünyada çok sayıda kitabın yazılıp kamuoyumuz ile dünya kamuoyunun bilgisine sunulacağını bilmenizi isterim.. Atatürk döneminde yazılan kitapların, kat kat fazlası bu dönem için yazılacak..

Neden bir türlü rahat değiliz?.. Neden bir türlü rahat olamıyoruz?.. Neden zengin değiliz?.. Neden petrolümüzü çıkaramıyoruz?.. Ülkemizin tek engeli var; o da BATI ve ABD’dir, bu engellerden neden kurtulmayı düşünmüyoruz?..

Bu kadar çok ABD üssü, gün gelecek başımıza bela olmayacak mı?..

Tek tek yazarlar değil.. Tek tek araştırmacılar değil.. Meraklılar değil.. Gazeteciler değil.. Kendilerine stratejist diyenler de değil.. Cumhuriyet tarihimizin bütününü ve hele de AK Parti, kendi dönemini tüm yönleriyle hiçbir kapalı alan bırakmadan araştırmalı.. Geniş çaplı bilge insanlardan oluşan bir komisyon, yakın tarihimizi tüm yönleriyle acilen araştırıp, dertlerimizi ve çarelerini ortaya koymalıdır..

Türkiye son kale… Kale tahkim edilmeli.. Bu da, günahlarımız ile sevaplarımızın açık yüreklilikle ortaya çıkarılıp, en doğru çare ve çözümlerinin bulunmasına bağlıdır..

Tarihimizde o kadar çok asma, kesme, eziyet etme, içeri atmalar var ki, hiçbirinin faydası olmamıştır.. Padişahların, yakınlarını öldürmeleri  o koca Müslüman Türk İmparatorluğunu ayakta tutamamıştır, yıkmıştır.. Cumhuriyet tarihimiz de böyle.. Bu dönemde içeri atmalar, o kadar sıradanlaşmış ki, acı çekiyor vicdanlar.. Cinayetler, yoksulluk, işsizlik, pahalılık, yabancılara toprak satışı hepsi ülkemizin tehlike çanlarıdır..

Şu inançla yaşamaktayım:

-Ülkelerin başına geçenler erdemli insanlar olmalıdır, olabilmelidir; bir yanlarıyla kahraman, bir yanlarıyla evliya olmalıdır, hele de Türkiye’mizde..

Gün affetme günüdür.. Gün milli birliği güçlü akıl ve vicdanla sağlama günüdür..

Nagehan Alçı, bir yazısında şu cümlelere yer vermişti de, okurken ‘bize uymuyor’ dedim:

“Türkiye son dönemde çok sert, çok acımasız bir ülke oldu. Derin siyasi kutuplaşma ülkeyi adeta insansızlaştırdı. Maalesef her kesim için geçerli bu…”(17.02.2022)

Anadolu’muz; merhamet ve buğday ülkesidir.. Bu merhamet erdemimiz ile buğday rızkımız hiç eksilmemeli..

AK Parti, ne kadar sever, sevdirir ve sevilirse; kendisine, milletimize ve insanlığa o kadar faydalı olur.. Türkiye, tüm insanlığın gözünün üzerinde olduğu bir ülkedir.. Bizi, her zaman ve her şartta seven ve sevilen yanımızla belleklerine yerleştirmelidirler.. İktidarlar, kendilerinden sonraya merhameti bırakmalılar…