Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Mayıs '11

 
Kategori
Üniversiteler
 

Akıl hırsızlarına dikkat

Akıl hırsızlarına dikkat
 

Ülkemizde master yapmak, üniversiteden mezun olduktan sonra iş bulamayınca başvurulan bir eğitim biçimine dönüşmüş durumda. Vakti zamanında bir arkadaşımın annesi, yaptığım işi ciddiye almadığından olsa gerek bana ‘boş duracağına master yapsana’ demişti. Ukalalık yapmamak için ‘benim yaptığım işin okulu yok teyzecim’ diyemedim. Her neyse, master yapmayı boş kalmamak, oyalanmak için faydalı bir yol olarak gören teyzenin algılayamadığı gerçek şudur: Eğer bir alanda bilgi birikiminizi derinleştirmek, uzmanlaşmak istiyorsanız, master üstüne doktora bile yaparsınız. Ya da akademik kariyer yapma hayaliniz varsa, ultra doktora bile yaparsınız. Ancak boş kaldığınız zaman bari master sertifikam da olsun diye master yapmak, sizi daha ileriye taşıyacak, başarı getirecek eylemlere geçememenize neden olur. ‘E olsun en azından hayata bakış açımız genişler’. Çok okuyarak da bakış açınız genişler, 2 yılınızı heba etmenize gerek yok ki. Tehlikeli düşüncelere dalmasınlar diye prototip insan yetiştiren üniversitelerimizde 2 yıl daha vakit kaybetmezsiniz en azından. Oturur işinize yarayacak bilgilerle doldurursunuz kafanızı. Hatta bana kalırsa başarılı olmak için üniversite mezunu bile olmanıza gerek yok. Okuyarak, araştırarak, öğrenerek, kendinizi geliştirerek ezberci zihniyetle yetiştirilmiş bir üniversite mezununda daha bilgili hale gelebilirsiniz. Stefan Zweig bu konuyla ilgili şöyle demiştir: ‘ Doğru kitaplar okuyarak istediğiniz her şeyi olabilirsiniz; tarihçi, devrimci, yazar…’ Gerçekten muhteşem bir tespit. 

Ne yazık ki üniversite sıralarında okurken; araştırmak, soruşturmak, derinlemesine düşünmek, yaratıcı olmak gibi yeteneklerin güdük kalması problemi, master düzeyine de taşınmaktadır. Nobel ödüllü matematikçi John Nash’in hayatını konu olan Akıl Oyunları filminden bir replik aktararak konuyu toparlamak istiyorum. Bu replik yukarıda uzun uzun anlatmaya çalıştığım olguyu tek cümleyle özetlemektedir: ‘ Dersler aklınızı köreltir, içinizdeki gerçek yaratıcılığa olan potansiyelinizi yok eder’. İşte, çalışkan öğrencilerin okul hayatında yüksek başarı grafikleri elde etmelerine rağmen, gerçek hayatta sıra dışı ve büyük başarılara imza atamamalarının en temel nedeni budur. O yüzden bilgi birikiminizi geliştiririken, akıl hırsızlarına dikkat edin lütfen… 

 
Toplam blog
: 42
: 1612
Kayıt tarihi
: 05.04.11
 
 

Uludağ Üni. İktisat Mezunuyum. Muhasebecilik, bankacılık gibi muhtelif mesleklerde çalıştıktan so..