Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Nisan '10

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

AKM, ‘Operadaki Hayalet’ olma yolunda…

THE YOUNG VICTORIA (Genç Victoria) filminin basın gösteriminden dönüyordum. Yolum AKM’nin önünden geçti. Yıllardır pek çok sanat olayına ev sahipliği yapan bu güzide mekânın kendi haline terk edilmişliği dikkatimi çekti! Yerine yenisi yapılacağı açıklanan Merkez’de hiçbir faaliyet yoktu. Kapalı kapılarıyla, kasvetli gri bir kütle halinde Taksim Meydanı’na sitemle bakıyordu adeta! Onu bu vaziyette görünce, çocukluğumda içimi burkan, yanmış hali gözümün önüne geldi. Taksim’e her gittiğimizde, annemin eline asılır, kapkara binanın önüne çekerdim. Ailem, oranın ilk açılışında bulunmuş ve ‘Damdaki Kemancı’yı izleme şansına sahip olmuştu. Onun döner sahnesini defalarca dinlemiştim. Yapımına 1946’da başlanılan ‘İstanbul Kültür Merkezi’, 13 yıl sonra kapılarını ‘Aida’ operasıyla açmış. 1970 Yılında ‘Cadı Kazanı’ adlı oyun sahnelenirken çıkan yangında büyük tahribat gören bina, yıllarca kendi haline terk edilmişti. Yangında sabotaja rastlanmadığı belirtilse de annem, her geçişimizde ‘Yaktılar güzelim yeri’ derdi! Bu cümle içime işlemişti. Yangın sonrası yedi yıl daha unutulan binanın, Atatürk Kültür Merkezi adıyla, 1978’deki açılışında bulunmak benim için büyük bir onur olmuştu. Şimdiyse Kültür Başkenti İstanbul’da, kültür kalesinin unutulmuşluk utancını paylaşıyorum. Yazık!

Tam da bu düşüncelerimin üstüne, bir okurumdan gelen mail, beni bunları yazmaya yöneltti. ‘Yeni projeden çıt yok’ diyen okur, kapatmayı bahane olarak görüp, AKM’nin kazma vurulana kadar neden kullanılmadığını soruyordu.

Annemin ‘Yaktılar güzelim yeri’ dediği Kültür Merkezi için şimdilerde ‘Hayalete döndü güzelim yer’ cümlesi uygun düşüyor. Çeşitli badireler atlatan bu güzide mekânın, var olma çabasındaki son kerte, 2008 yılında imzalandığı halde hala hayata geçirilmeyen ‘AKM Yenileme Projesi’! 2010 Yılında yeni çehresiyle sanatseverlerin hizmetine sunulacağı açıklanmıştı. Ancak genel çerçevesi hazır olduğu ve kısa sürede tamamlanacağı belirtilen projeden ses seda çıkmadı. Pek çok değerin unutulduğu günümüzde, Alkazar, Emek gibi sinemalar mazide yerini alırken, AKM’nin de unutturulup ‘hayalet’ olmasını istemiyorum. 2010 Ağustos’unda seyirciyle buluşacağı söylenen yerin bu hali mantıksız. Ödenek yokluğu bahaneyse, o vakit buranın iki yıldır atıl durumda bırakılması daha da anlamsız! Yoksa anlamlı da biz mi görmüyoruz? Konserler ve havai fişeklerle kültür olmuyor…

 
Toplam blog
: 1210
: 1542
Kayıt tarihi
: 10.04.10
 
 

İstanbul'da başlayan yaşamım, eski İstanbullu ailemden edindiğim kültürle gelişti. Birinciliklerl..