AKP'nin 'Yerel Yönetim Paketi' sürpriz değil!

AKP’nin “yerel yönetim reformu” çalışması medyada “Tartışma yaratacak hamle” başlığı ile yer aldı.   “AK Partili vekillerden çok konuşulacak 'yerel yönetim' paketi. Öyle öneriler var ki...” alt başlığı ile sunulan haberi hazırlayan basın emekçisi çok şaşırmış! Akşam gazetesi kaynak gösterilerek yayımlanan haberde;  “AK Parti, 'başkanlık' sisteminin ardından, yerel yönetimlerde reform konusunu da tartışmaya açmaya hazırlanıyor. Ortaya kritik öneriler çıktı. 'Eyalet' sistemini anımsatan çalışmada en dikkat çeken madde, il genel meclisi ve ilçe belediyelerinin kaldırılması ve her ilin sadece tek bir belediye başkanı ve tek bir yerel meclisle temsil edilmesi oldu.”  Özellikle ‘Eyalet sistemi’ vurgusu en ‘kritik’ madde olarak öne çıkıyor. Burada haberin ayrıntılarına girmeyeceğim fakat bu “çalışma” bana çok tanıdık geliyor! Hafızamı yoklayınca Kenan Evren’in 2007’de “Türkiye Ankara’dan yönetilemiyor” mealindeki çıkışı üzerine “Evren eyalet sistemi önerdi” tartışmalarını anımsadım. Hey gidi günler, Evren hakkında soruşturma bile açılmıştı.

Sürekli okurlarım anımsayacaklardır blog sayfalarında 12 Eylül darbesinin yapılmasının nedenlerini ortaya koyarken; 80’li yıllardan itibaren egemen olan ‘neo-liberal politikaların uygulanmasına olanak yaratmak’ olduğunu okura sunmuştum, ilgili okura “24 Ocak kararları'nın otuzuncu yılında nihai hedef, torba yasa... ve 12 Eylül tiyatrosu, riyakarlık ve rövanşizm üzerine...” iki yazımın linkini verdikten sonra dönelim asıl konumuza, önce bir alıntı verelim ki okur AKP’nin “Tartışma yaratacak hamle” sinin aslında ev ödevi olduğunu, onu destekleyen aktörlerin payı hakkında fikir yürütebilsin..

 “Yerel yönetim reformu Türkiye’deki siyasal iktidarlar tarafından belirli aralıklarla gündeme getirilmektedir. Reform çalışmalarında dışdinamiklerin zorlayıcılığı ile birlikte iç dinamiklerin de etkisi görülmektedir. Ancak 80’li yılarla birlikte dünyaya hâkim olan neo-liberal politikalar, küreselleşme, kamu sektöründeki verimlilik krizi ve yerelleşme gereğine yönelik söylemler, kamu yönetiminde yeni yaklaşımları gündeme getirmiştir.Yine bu yıllarda yönetsel reformda AB, OECD, Dünya Bankası ve IMF gibi küresel aktörlerin de ağırlığı artmıştır. Bu aktörler Türkiye’de de son dönem reform çalışmalarının içeriğine, niteliğine ve hızına yön vermiştir. Yerelleşme, özelleştirme ve sivilleştirme söylemleri ile niteliği değişen reform çalışmaları yerel yönetimlerin önemini artırmış, ancak bu gelişmeler yerelin mevcut durumunun yeni gelişmeleri hayata geçirmek açısından yetersiz kaldığı savını da beraberinde getirmiştir.İç dinamikler olarak adlandırılan bu yetersizlik ve sorunlara yönelik reformgirişimlerinin büyük ölçüde dış dinamiklerin yarattığı baskı ve zorlamanın yansıması olduğugörülmektedir.”(1)

Yani, yanisi şu; küresel sermayenin uluslararası örgütleri, OECD, Dünya Bankası, IMF ve tabi AB’nin espri ile karışık ortaya söylersek ‘procesi’ sanki yeni bir şeymiş gibi üç beş AKP’li vekilin çalışması olarak ortaya sürülüyor! Gülmeyin, Vatan com.tr’den yazımıza ilham veren haberin son paragrafını okuyup devam edelim;”Rapor; yerel yönetimler konusunda da uzman olan Denizli Milletvekili Nihat Zeybekçi, Bursa Milletvekili Mustafa Kemal Şerbetçioğlu, Van Milletvekili Mustafa Bilici, Karabük Milletvekili Osman Kahveci, Trabzon Milletvekili Aydın Bıyıklıoğlu'nun imzalarını taşıyor.”

Toparlayalım, çalışma yaşamını yerli/yabancı sermayenin çıkarına göre dizayn eden iktidar, “başkanlık/yarı başkanlık” tartışmalarının üzerine Türkiye’nin yönetim biçiminde köklü değişikliklere imza atmaya devam ediyor. Hani Erdoğan çok sık kullanır muhalefet edenler için;” Onlar yaptıklarımızı hayal bile edemezler” mealinde.. Yurdum insanı da TV’nin karşısına kurulur adeta ağzı açık hak vererek dinler, “Durmak yok, yola devam!” iyi mi!

 Kocasından ha bire dayak yiyen kadının “Kocamdır, döverde severde” dediği gibi, “Devlet büyüklerimiz iyisini, doğrusunu bilir” diyen çoğunluğa şerhimizi düştükten sonra asıl Kamu/özel çalışanları ilgilendiren TKY (Toplam Kalite Yönetimi), esnek ve güvencesiz çalıştırma üzerine dikkat çekmek istiyorum, “Kamuda Esnek Çalıştırma ve Toplam Kalite Yönetimi”(2) adlı KESK çalışması AKP’nin  ‘Yerel Yönetim Paketi’nin daha iyi anlaşılmasına yardımcı olabilir.  

Sonuç olarak 2007 yılında Evren’in söyledikleri üzerine çıkan “Türkiye bölünür” tartışmalarına yeniden dönmeyiz, TV’lerde “yerinden yönetimin” demokrasinin olmazsa olmazı olduğuna dair tartışmaları izleyeceğiz, iyi seyirler...

Kaynak

(1)Yrd. Doç. Dr. Filiz Tufan EMiNİ

(2) Kamuda Esnek Çalıştırma ve Toplam Kalite Yönetimi http://www.kesk.org.tr/node/34

Görselin orijinali için, ‘Yerel verimlilik makinası’