Altın gol bekliyorlar mış!..

Türkiye’ nin limanlarını Kıbrıs Rum kesimine açmaya yanaşmaması neticesinde AB Komisyonu Brüksel ’de otuzbeş maddelik müzakerelerin sekiz faslında dondurma önerisinde bulundu. Neydi bu sekiz madde;

Malların Serbest Dolaşımı, Taşımacılık, Gümrük Birliği, Tarım, Balıkçılık, Dış İlişkiler, Malî Hizmetler ve İş Kurma Hakkı.

Görüldüğü gibi Türkiye’ yi hayli terletecek en can alıcı maddeler bunlar.

Sanki limanlarımızı Kıbrıs Rum kesimine açarsak bu maddeler Türkiye’ nin çıkarlarına uygun bir şekilde kabul edilecekmiş gibi bir hava estiriliyor.

“ Siz ek protokolü işletin, limanlarınızı ve hava sahalarınızı bizim küçük şımarık üyemiz Güney Kıbrıs Rum kesimine açın ki bizde bu sekiz maddeyi tıkır tıkır geçirelim… ”

AB Komisyonu’ nun müzakereleri kısmen askıya alma tavsiyesi sonucunda Başbakan Erdoğan’ ın Hürriyet Gazetesi’ nde yayınlanan cevabı kafalarımızı karıştırdı:

“ Başbakan, Türkiye’ den istenilenin Ek Protokolü Meclis’ ten geçirmek olduğunu anımsatarak, " Türkiye’ de buna zemin müsait mi? Bunu dışarıdakilerin, Avrupa Komisyonu’ nun bilmesi mümkün değil, en iyi biz biliriz " dedi. Erdoğan, düzenlediği basın toplantısında da, " Eğer yeni bir tavizi nasıl koparırız mantığı ile yaklaşırlarsa, bizim verilecek tavizimiz yok " dedi, fakat Kıbrıs konusunda yeni bir öneriye açık olduklarını bildirdi. ”

Acaba Sayın Başbakan;

… “ Biz ne zaman sert olacağımızı biliriz… ”

… “ Ek Protokolü Meclis’ten geçiririz ama şu anda zemin müsait değil! Bırakın ne zaman zeminin müsait olacağını en iyi biz biliriz… ”

… " Verilecek yeni bir tavizimiz yok ama yeni bir öneriye de açığız… ” derken;

Bir taraftan AB’ ye aba altından sopa gösteriyor görüntüsü vererek Türk halkına şirin görünmeye çalışıp, diğer taraftan da aynı AB’ ye “ Siz merak etmeyin, Ek protokol’ ü Meclis’ ten geçiririz ancak şimdi zamanı değil biraz bekleyin; ama bir taraftan da zaman kazanmak için yeni bir öneri getirin! ” mi demek istiyordu? Bu cevaba bir türlü anlam veremedik!

İnşaallah bizim anladığımız tarzda bir cevap değildir. Neticede Sayın Başbakan da Türkiye’ nin bu güne kadar sürekli taviz verdiğinin farkında ki “ yeni bir taviz vermeyiz ” diyor.

AB Komisyonu üyesi Rehn 11 Aralık’ a kadar Türkiye’ nin limanlarını açarak " altın gol " atabileceğini böyle olunca da kararın geçersiz olacağını belirtmiş!

Bizden “ altın gol ” bekliyorlar!

Son attığımız “ altın gol ” ile Türkiye futbolda dünya üçüncüsü olmuştu. Ancak AB’ ye giriş gollerimiz ne hikmetse her zaman kaleden dönüp yüzümüzde patlıyor. Uygulanan basîretsiz politikalar neticesinde AB artık bizimle futbol topu ile oynar gibi oynuyor. Ve ne yazık ki AB’ nin elinden topu kapacak bir babayiğit Türk futbolcusu da şu an için ufukta görünmüyor!

Limanların açılması Türkiye için “ altın gol ” olmaz ama AB ve şımarık küçük üyesi Güney Kıbrıs Rum kesimi için Türk tarafına ve Türkiye’ ye vurulmuş bir “ altın vuruş ” olur.

Oyuna gelmeyelim!