Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Aralık '07

 
Kategori
Anılar
 

An...larım

An...larım
 

* Sabahın körü, banka, vergi dairesi, sigorta ve müşteriler arası koşuşturmalarımdan sonra şirkete dönmek için çevirdiğim taksici amcanın nereye ? sorusuna, İşeeee diye cevap verdiğimde ki dikiz aynasından bakışları kendimi en salak hisettiğim an ...

* Düğün salonunun ortasındaki nikah masasında belediye başkanının ona verdiği yetkiyle kendini Cumhurbaşkanı gibi hisseden memure ablanın konuşurken 2 velet balon patlattı diye sinirlenip konuşmasına ve düğün törenime epey bir ara vermesi en anlam veremediğim an ...(sanki monotof attılar nikah masasına allahım yaa:)) )

* 17 Ağustos da, kızıma hamileyken , karnım burnumda 47 saniye içinde o sallantıda 4.kattan aşağı koşarak inmem yaşadığım en mucizevi an ...( merdivenler ayağımın altından kayıyordu kafir olsaydım imana gelirdim vallahi:)) )

* Üst katta oturan , aylarca apartman ahalisine problemler yaşatan, geleni gideni çok, malum mesleği yaptığına kanaat getirilen kadının annemi pek tanımamasından dolayı kapıya dayanıp birde zeytinyağı olmaya kalkışması sonucu annemin kadını bir güzel benzetmesi değil ama annemin kapıyı kapattıktan sonra elindeki tanımadığı tokayı kafasına takması benim koptuğum an ...( annemin savaş ganimetlerini ayrıca yazacağım)

* Koku meraklısı süslü babamın aynanın önünde bulduğu kardeşimin göz yaşartıcı spreyini baştan ayağına püskürtüp , iki saat geçici körlük yaşaması yaşadığım en karamizahi an

* Kızımın üç – dört yaşlarında Tarabya tarafında sahilde gezerken klip çeken Kenan Doğulu nun onu kucağına alıp severken hiç yüz vermemesi , benim biraz mahcup, kızım bak cici , bak Kenan amca falan demem üzerine soğuk soğuk Kenan’ın yüzüne bakıp ; - Ben Gökhan Özen’i seviyom dediği an , benim dumur, Kenan’ın yıkıldığı an...:) )

* Arkadaşın ısrarıyla yeni katıldığı bir felsefe - kültür vakfına misafirliğe gittiğimde, kocaman büyük bir halka halinde oturan kalabalıkta, eğitimcinin her kapıyı açan, yaşamımızı kolaylaştıran, ilişkilerde bağ, cart curt nedir bu diye gruba sorusuna atlayıp bağıra bağıra PARAAA dediğim, herkesin önce bana sonra ters ters bakan hocaya baktığı an, benim yıkıldığım an ... ( adam sessizce SEVGİ dedi, ben o sıra magmadaydım duymadım pek:) )

* 12-13 yaşlarında halamların İzmit tarafındaki bağlarında hayvanların yalağına hortumla su doldururken, bir yandan da kardeşimle kuzenlerimin oyunlarını seyrederken elimden düşen hortumu bakmadan tekrar elime aldığımda hortumun epey kaygan ve kıpırdayarak elimden kaçması en tırstığım an ...(elimden nasıl fırlatıp attığımı hatırlamıyorum su yılanını :)) )

* Bir tekstil şirketinde personel müdürüyken , muhasebe müdürü kızla soğuk bir kış günü katalitiğin önünde ısınmaya çalışırken , radyoda oyun havası çalmaya başlaması üzere, önce ufaktan ufaktan sonra epey bir kendimizi kaptırmış vaziyette döktürürken bir anda kapıya elini dayamış bizi seyreden patron la göz göze gelmem, adamın pis pis sırıtırken elini de Ohhhhh der gibi sallaması ve bizim de o şokla birden de duramamamız, hafif hafif hareketleri sadeleştirip oynaya oynaya masalarımıza oturmamız yaşadığım en rezil-komik an ...

 
Toplam blog
: 149
: 1089
Kayıt tarihi
: 24.08.07
 
 

Rakamlardan vakit buldukça harflere bulanan, okuyan, yazan bir mali müşavirim. Anneyim. Hayatı ya..