- Kategori
- Anılar
Anaokullarını da karıştırdım sonunda...
Efendim, parasızlığın en kötü yanlarından biri, sizi "Ne iş olsa yaparım abi ! " pozisyonuna sokması.
Biz de bu yüzden malum yabancı ülkedeyiz. Diplomayı da kabul etmiyorlar. Napalım, napalım.... Anaokullarına geçici çalışan olarak başvurmamı tavsiye ettiler. Tabii kalifiye kabul edilmiyorsunuz :) Bunun da pek çok abuk yanı oluyor.Bir de üstüne dil problemi eklenince ohhhhh tadından yenmez :) Çık işin içinden çıkabilirsen..
Öncelikle bir ajansa başvurmamı tavsiye etti bir yabancı arkadaş. Neyse başvurduk. Telefon açtılar. "Ertesi gün gel. Görüşelim" dediler.
Ben sanki çocuk altı değiştirecekmişim gibi değil de(!) topyekün bir anaokulları zinciri açacak mışım da ! ihale şartlarını görüşmeye gidiyormuşum gibi şıkır şıkır giyindim :) Böööle takım elbise felan. Dil yok, tipten kurtaralım hesabı. Allah tan görüşmeyi yapacak kişi erkek. "Oooooo ! " demeyin hemen ! Karşı cinsten bir kişi olması çok önemli benim için. Çünkü insan çaycı bile işe alsa, görüşmeci bayanın gelen diğer bayanı kendisiyle kıyaslama durumu oluyor. Olmuyor diyen bence yalan söyler :) Erkekler içinde aynı şey geçerli midir bilemiyorum tabii :) Neyse...
Görüşmeye gelenlere baktım. Bir ben, bir de bir Hintli arkadaş takım elbiseli :) Diğerleri normal günlük giyimli.
Neyse beni çağırdılar. Aman Allah ne sorular... Ne felaket senaryoları yarabbim. Her zamanki gibi öyle sorular soruyorlar ki sanki siz orda kalifiye bile kabul edilmeyen bir eleman değilsiniz de psikiyatrist ya da okul müdürüsünüz. "Hayır o dediğin işleri yaparım yapmasına da.... O kadarcık paraya değil be güzelim :) "
diyceeeemmmm diyemiyorum. Ayıp olacak. Zor soruları geçtik. Öyle böyle değil yarım saat sürdü. Geçtik asıl konuya. Haaa şööööle dedim içimden. Gerçek sorulara geç! Sen beni niçin kullanacaksan onu sor :)
Efemmmm yemek yapmayı biliyor muymuşum? Çocukları grup saati düzenleyebilir miymişim? Dakik miymişim? Hijyenik miymişim? Alt değiştirebilir miyişim? vs.vs. ( Bu arada hayatımda hiç alt değiştirmemiştim. Onu bırak bir çocuğun üstünü de değiştirmişliğim yoktu. Bir iki kere yeğenime ayakkabısını giydirmiştim ama sayılırmıydı acaba?)
"Tabii" dedim ."Hijyenikim. Hatta dünyada yumoş tan sonra görebileceğin en hijyenik yaratık benimdir yani. O derece. " Tabii bunları Türkçe söylediğim için anlamadı.
Sonra dedi işte "Tamam oldu bu iş". Hesap numaranı ver. İş çıktıkça biz seni arıycaz. Gideceksin. Gittikçe paranı yatırcaz.
Sonra baktım benle beraber görüşmeye giren herkese aynı şeyi diyorlar. Vay adileeeeeerrrrr! Meğer herkes geçmişşş ! Çok elemana ihtiyaçları varmış!
Kendimi öyle büyük bi iş başardım sanmıştım ki oysa :(