Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

21 Temmuz '09

 
Kategori
Felsefe
 

Anarşist Taoist Metafizikist

Anarşizm daima yanlış anlaşılmıştır. Anarşistler tarafından bile. Anarşizm devleti yadsır ve onu tasfiye etmeyi hedefler. Komünizm de öyle yapar ama parti devletçiliği veya parti kapitalizmi aracılığıyla.

Anarşizm şiddet dolu olarak anlaşılmıştır, yine yanlış anlaşılmıştır. Kapitalizm veya komünizm ondan daha şiddet dolu edimlerle dolu bir tarihe sahiptir ama onlar görmezden gelinir.

Şiddete karşı değilim, tersine oldukça taraftarım. İnsanların nush, tekdir, küfür, kötek çizgisinde araba yükü kötekten öte, toplama kampı ile bile iflah olmadığını düşünürüm: Bakınız bugünkü İsrail.

Anarşizmle ilk kez 1977’de 17 yaşındayken karşılaştım. Ben solculuğu / marksistliği reddederken, tepeden tırnağa solcu olan bir ortamda 3 soruyla karşılaştım:

Anarşist misin? Varoluşçu musun? Birikimci misin?

Son ikisini geçiyorum, onlar ayrı ve uzun birer hikaye.

O nedenle, anarşizmin tüm başyapıtlarını okudum ve şuna karar verdim: Ben pratik olarak anarşistim (ki hala öyleyim) ama teorik olarak değilim. Bunu açıklamayı geçiyorum. Bu pratik anarşizm, diğer ikisine nasıl eşlenik oldu ona gelelim:

Anarşist taoizmle 1990’da Ursula k. Le Guin’in ‘Mülksüzler’inde karşılaştım. Aklıma yattı.

MEV çevirisi ‘Taoizm’ kitabını ilk okuduğumda yalnızca 10 yaşındaydım. ‘Tao te King’ kitabının Türkçe’lerini ve İngilizce’lerini onlarca çeşitte ve yirmilerce kez okudum. Hgeçerliliğine hala tam ikna olmuş değilim ve Sun Tzu’nun ‘Savaş Sanatı’na olduğu denli, ona da epeyi şerh olduğunu öğrendiğim için, yaşamım o kitaba şerhler yazmakla geçiyor ki bu da o şerhlerden birisi yalnızca.

Metafizik konusunun felsefe tarihinde 2 başyapıtı vardır: Aristo’nun ‘Metafizik’i ve Lao Tzu’nun ‘Tao te King’i.

Aristo analitik metafizikçidir, La Tzou sentetik.

Aristo’nun raslantıyla imlediği üzere, fiziğin bittiği yerde metafizik başlar ve 2.500 yıldır hala öyle. O nedenle, hem analitik metafizikçiyim, hem de taoist metafizikçiyim ki ikisini birarada olan hiç yazar duymadım.

Şimdi işin en zor noktasındayız:

‘Anarşik taoist metafizikist’ olmak, ne demektir?

Bunu 2010 Dünya momentiyle yanıtlıyoruz:

Öncelikle, paradigmatik faşizmi aşıp, muğlak mantıklı, kaotik matematikli, bir akıl yürütmeler sistematiksizliği veya ön-sistematiği demek.

Asıl olarak yaşam pratiği olarak bir anlamı var: Herhangi bir sınıfa bağlanmayan, negatif egzistansiyalist noe-entellektüel demek.

Siborgculuk, siberuzaycılık, genetik manipülasyonculuk, bilgisayarculuk, robotçuluk, uzaycılık, ölümsüzlükçülük demek.

Asıl önemlisi: ‘Hiç’ demek. Bu otantik taoist ‘hiç’ten ve Neyzen Tevfik’in tasavvufi ‘hiçi’nden başka bir şey demek. Ateist bir hiçlikten söz ediyoruz. Sonsuz dehayla anca intihar etmemeye ikna olabilen bir hiçlikten söz ediyoruz.

Peki bu anarşik taoist metafizik nereye yol alıyor?:

Şu yeran için Acı’ya ve Bilgi’ye...

Epsilon özgürlüğe...

Geleceğin ‘ma’sına...

Bu kadarı bile yetiyor da, artıyor bile...

Dile kolay:

Şu satırları 50 yıl ve 100 bedensel / zihinsel ölümle ödedim.

Şarkı sözü gibi: Artık ölmeyeceğim. Yalnızca yolu boşaltacağım.

İşte ben buyum:

Bir anarşik taoist metafizikist.

 
Toplam blog
: 2216
: 514
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Serbest yazarım. 1960 doğumluyum. BÜ İşletme mezunuyum. ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara