- Kategori
- Kişisel Gelişim
Anda kal hayatı yaşa

Bazı insanlar ömürlerini; geçmişte neler yaptıklarını, neler kaçırdıklarını ve bu kaçırdıklarını kaçırmasalardı şimdi nasıl bir hayatları olacaklarını düşünerek geçirirler. Geçmişi düşünüp yapamadıklarını hatırladıkça bugünün pişmanlığını yaşarlar. Oysa o pişmanlık negatifliği ile gelmiş bugünede negatiflik vermiştir. Bu yetmiyormuş gibi bir de gelecek korkuları yaşanan ana eklenince gelecek endişeleri ve kaygıları başlar. Geçmiş ve gelecek üzerine o kadar çok enerji harcanır ki, yaşanan zamana güç kalmaz.
Geçmiş için suçluluk duymak ve gelecek için endişelenmek bir şey kazandırır mı? Ya da ne kaybettirir? Hiç bir şeye bulaşmamış bugünün pozifliğini kaybettirir.
“ Şimdi ve Burada” dediğimiz anı yaşarsak hiçbir şeye bulaşmamış bugünün pozitifliği ile kalırız. Yapamadıklarımızdan veya pişmanlıklarımızdan gelen negatif enerji ile değil, yapabileceklerimizin pozitif enerjisi ile bugünümüzü yaşayıp, geleceğimize daha sağlam adımlarla ilerleyebiliriz.
Anda kalmak kişiye ne kazandırır? Anda kalan kişi, içinde bulunduğu zamanın değerini bilir. Geriye dönüp bakmaz. O geçmişi yaşamış ve onda iyi olarak ne varsa cebine koyup bu zamana gelmiştir. Pişmanlıklarını geride bırakmıştır. Pişmanlıklarını geride bırakmış insan, kendini yönetebilen insandır. Kendini yönetebilen insan hayat ve çevresiyle de uyum içindedir. Bu tip insan mutlu ve huzurludur. Huzur içinde olan insan hiçbir şeyi sorgulamaz, yargılamaz, kimseyi suçlamaz. Bedeni ve kalbi sevgi ile dolup taşar. Dünyayı da güzel görür ve güzelliklerle yaşar. Hayattan zevk alır.
Hayattan zevk almak için geçmiş ve gelecekte değil şimdiki zaman içinde yaşamalıyız. Anda yaşamanın tadına vardığımız zaman hayatın ne kadar güzel olduğunu anlayacağız. Günlük hayatımızdan daha çok zevk alacağız.
Geçmiş ve gelecek tabi ki önemlidir, bu inkar edilemez . Geçmişte yaptığımız yanlışlıklardan ders alabiliriz. Ama şu anki sorunlarımız bugünün sorunlarıdır ve bugün çözülmelidir. Sorunlarımızı yaşadığımız anda çözmemiz, neşemizi yaşadığımız anda tatmamız şart. Her şeyi oluruna bırakmayı belki de hiç olmayacak şeyler için üzülmemeyi alışkanlık haline getirmeliyiz.
Mutsuz olmamızın temel nedeni düşüncelerin geçmişe takılıp kalmasıdır. Geçmişte yaşadığımız haksızlıkların, pişmanlıkların, hataların bugünkü hayatımıza bize deneyim getirdiğini anlayabilirsek mutluluğumuzu engellememiş oluruz.
Mutlu ve verimli olabilmek için içinde bulunduğumuz anın hakkını vererek yaşayalım.
Sevgi ve sağlıkla anda kalın…
Prof.Koç ve NLP Uzmanı
Birgül Ercan