Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Temmuz '10

 
Kategori
Anılar
 

Anılar...

Anılar...
 

/İlkokulda matematik dersiyle aram iyi değildi. (orta okul ve lisede de bunun dezavantajını gördüm)

/Ailem de bunun farkındaydı. Matematik sınavına çok hazırlanıp ancak 3 (orta) alabiliyordum.

/Bir Matematik sınavından sonra arkadaşım bizim eve gelmişti. Oyun oynarken annemin yanına gittik.

/Annem arkadaşıma sordu’’ kaç aldın sınavdan?’’

/Arkadaşım’’ dört’’ dedi.

/Arkadaşım ‘’Burak bizim sınıftan bir çocuk 3 aldı’’ demişti. Anneme döndüm. Aaaa dedim

/Halbuki ben de 3 almıştım. /Kabusum oldu matematik.

*** *** ***

İlkokul ve orta okulda eve geldiğim ilk iş yemeğeimi yiyip direk televiyonun başına geçmekti Peki ne seyrediyordum?

/Kanalları gezdiğimde TRT’2 ‘de Diyarbakırspor'un maçları vardı. Biraz ona bakardım. /Bunun ardından Eurosport'ta Avrupa'dan futbol vardı. İngiltere, İspanya, Almanya, Fransa liginin maçlarının özetlerini veriyordu. /

Saat 1’den akşam 5’e kadar maçları seyrediyordum. Ders mi?

/Ne dersi? Dersi düşünen mi var allah aşkına. Derslerle aram olmazdı. Sayısal dersler bana bakar. Ben onlara bakardım.

/Sözellerle ilgili de şunu söyleyebilirim. Edebiyatla ilgili lise1’den sonra ilgim oldu. Edebiyat dersinden bütünlemeye kalmıştım. Özel ders alıyordum. Dersten geçtim sonunda.

/Lise 2’de Dilbilim dersinden zayıf aldım. Hoca kolaylık olsun diye sınavdan önce soracağı sorular hakkında ipuçları verdi. Bu dersin notunu yükseltmiştim ve bu derse de ilgim arttı.

*** *** ****

/Kopya çekerdim. Hem de utanmazca. Hoca ‘’ arkana önüne’’ derdi ama ben tekrar arkama dönerdim. Lise 1 kabus gibiydi. Umudum kalmamıştı sınıfı geçmek adına. Geçme ortalaması 2.50 idi. İlk dönem 6 zayıf (3 tane sıfır(0) 3 tane bir(1) vardı)

/Sağlık Bilgisi dersinde yanımdaki arkadaş benim kağıdıma bakarken sıkılmıştım. Ben ona yan baktığımda hoca benim baktığımı gördü ve kopya sandı.

/‘’ ver len kağıdı’’ diye azarladı. Daha sonra bir arakadaşın üstüne yürümüştü hocamız. O da kopya çekmişti. Arkadaş kağıdı vermeden önce kendini savunmaya çalışmıştı. Hocamızda bir hızla kalktı yerinden. Çocuk korkmuştu.

*** *** ***

/1 hafta sonra aynı hoca ( Sağlık Bilgisi Hocası) Biyoloji sınavına gözetmen olarak girdi. Yapacağım bir şey yoktu. İnsan, kaybedeceği bir şey olmadığı zaman her şeyi yapar. İnsan böyle bir varlıktır. Biyoloji hocamız bayandı. Çok severdi beni.Sınavımıza o girmedi. Biyoloji hocamız 2 gruba ayırmıştı sorular. A ve B grubu vardı. Sorular aynı ama yerleri ve şıkları yer değiştirmişti diğer grupla. Ben yanımdaki arkadaşa bakıyordum. Onun 2. sorusu ‘nun cevabı ‘’ a’’ iken benimki ‘’ d ‘’ şıkkı oluyordu.

/O kadar çok dalmışımki artık. Bizim o agresif Sağlık Bilgisi Hocamız ne yapıyordu, ne ediyordu merak etmemiştim bile.

/Lise 1’i geçmem de annemin rolü büyüktü. Sınavlara o girmedi tabi. Hocalarım ile konuştu. Çok sıkıntı çektim ama değdi.

/Üniversite de çok zor geçti. Bizim eğitimimiz İngilizceydi. İngilizce maddeler ezberlemekle, Türkçe maddeler ezberlemek arasında dağlar kadar fark vardır. Ana dilimiz daha kolaydır.

/1 veya 2 tane Türkçe dersimiz vardı. İlaç gibi gelirdi bize.

/Ana dilimizin kıymeti burda anlaşılıyor zaten.

Burda bile ayarlamalar yaparken hızlıca yapıyorum. Okuldan alışkanlık. Sınavlar yüzünden hep acele ettik. Yarış atı gibi hazırlandık. Burda da kötü etkisi var tabi.

 
Toplam blog
: 386
: 739
Kayıt tarihi
: 03.07.07
 
 

Eskiden Ergin (yengeç dansı) rumuzuyla yazardım. . Doğruyum, çalışkanım Fenerliyim.   @Ergin Fene..