- Kategori
- Edebiyat
Anlamlandıramadıklarım

Şuradan gelen biri
ANLAMLANDIRIMAZSIN İŞTE BAZEN
Kucak dolusu selam, kucak dolusu zaman,sonsuz en tuhaf hep narin zaman; öyle yükle ki yarın, utansın bugünde kalan ,seninkinden çalan. Hayat uzatsa ellini sar benliğini seni senden çok seven birini. Söylenen var duyan var kapıma gelip yanan var; var da var … Bir olsun her şey anlamlandıramadıkların korusun seni, sal gitsin gözlerinden yüreğinden öptüğün saatlerce sevdiğin o kara bedeni. Uzansam da ağlasam, varsın çoktan geçmiş olsun birileri. Yol, o yol -o aynı beden aynı insan benden yana kapansın dursun kapılar baktıkça yarama, kanayan yaram; söylendikçe zamana acıyan ; herkeste aynı olay ben olsaydım dedirten ama hiçbir zaman ben olamayacakları; bu hikayenin yardımcı oyuncularıydı işte kimileri. Bakıyorum da çok bir şey değişmemiş gün, aynı gün; o mavi aynı ton, bu ses aynı tını ve bu insanlar hep bir leyla hep zamandan kendinden kaçmalı o günden çalmalı.
Dursun,sorsun birileri de inansın varlığına ,söylenenleri bir bir durdursun zihninde, olsun varsın acıdan kalan kapansın şu odaya, bir anlatsın bir dursun bir söylesin on sussun. Doğrular varmış biri gelmiş yazmış ne zaman var olmuş? Ne zaman yazmış seni benden bizden çalanlar?
Çok susmuş bu beden, kan kusmuş ruh; o ona hep kızmış. Varlığından habersiz… Bak sana şuraya! Oradan gelen var;seni sana anlatacaklar var... Söylerler belki iyisini ; onlar anlasın iyisini , kötüsünü.
Bakıyorsam diriliyorum çok susmuş bedenden ,bir şeyler elde etmeye çalışıyorum sözlerinden ürktüğüm yerden .
Söylenenler doğrudur bir zamandan çalınan bir zamandan kopan en çok sevdiğim zamanda nöbet tutan.