Arda Turan Şaşırma Sabrımızı Taşırma

Galatasaray'ın yıldız futbolcusu Arda Turan, 50 yaşında Sarı-Kırmızılı kulübe başkan olmak istediğini söylemiş. Arda, 'Galatasaray Dergisi'nin şubat sayısında yer alan röportajında, 30'lu yaşların ilk yarısı biterken futbolu bırakacağını dile getirmiş.

“Aha!” dedim okuyunca. Haberin ve röportajın detaylarını isteyenler internetten filan okuyabilir. Ben doğrudan mevzua dalmak istiyorum.

"Kesinlikle içki ve sigara kullanmıyorum. İngilizce öğreniyorum. Ben 23 yaşında bir çocuğum. Ben de 23 yaşında olsam, dışarıdan Arda'yı izleyen bir taraftar olsam, ben de kıskanırdım. Güzel arabalara biniyorum, hayatın tadını çıkarmayı biliyorum. Güzel bir kız arkadaşım var. İnsanlar bir şeyler dedikçe cevap da verebiliyorum. İşimi iyi yapıyorum. Bu adamı ben kıskanırdım." Demiş.

***

Eyvah! Arda Turan sen ne dedin öyle! Ağzından çıkanı kulağın duydu mu? Kulağın duymadıysa gözün görecek yazılanlardan. Eyvah ki ne eyvah. Vay başımıza gelenler!!

Şimdi güzide Fener medyası seni kıskaca almaz mı sanıyorsun? Nice adam gibi adamı çatır-çatır kıran mengenelerinde meze yapmazlar mı? “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” düsturunun yüzyıllarca geride kaldığını bilmiyor musun sen? Yaptıklarına değil söylediklerine bakılacağını bilmiyor musun?

Bu memlekette bir şeyi yapmaktan/icra etmekten/işler eylemekten daha ziyade “ne demiş” hallerinin daha kıymetli olduğunu bilmez misin a kuzum? Sen ağzınla kuş tutsan; “kuş tuttum” demedikten sonra kaale alınmayacağının farkında mısın?

Sen gayet safça; halisane duygularla; safiyane halinle “namaz kılarım” filan diyorsun da, ağabeyin Hakan Şükür’ün başına gelenlerden haberin yok mu? Şimdi onun gibi tü-kaka etmezler mi seni de? Yıllarca kar demeden kış demeden sahalarda koşsan; gelmiş geçmiş futbolculardan daha fazla gol atarak kral olsan; milli formayı en fazla sen giysen ne fayda? Şaşı bak şaşır. Düz bak yine şaşır. Şaşırsan da şaşır, şaşırmasan da şaşır.

Keşke yorulduğumda öyle ulvi şeylerle meşgul oluyorum yerine akşam viskimi yudumluyorum deseydin. Şöminenin karşısında bir kadeh şarap ile maç stresimi tamamen atıyorum deseydin. Kitap okumak filan ne kelime. İnsan kitap okur mu yaw. Gazete okumak, kitap okumak sana mı kalmış. Eskidenmiş onlar. Onun yerine kokteyllere gitseydin; açılışlara fink atsaydın; davetlere cön olsaydın keşke. Aaah ah. Adam olmazsın sen. Akıllanmadın hala.

Futbolcu adam yöneticisine yağ çeker; bal satar. Mankenlerle cirit atar. Hakeme-ona-buna laf yetiştirir. Olmadı teknik direktörüne hakaret eder. Maçta topu elle alır; “akşam Erman hocam doğrusunu söyler” diye suya yatar. Rakibine çift dalar; arkadan formamı çizmişler diye veryansın eder. Hiçbirini yapamazsa çıkar âleme havasını atar. Yapma böyle. Faydalı şeylerle gençlerimize kötü örnek olma. Alışkın değiliz. Ne demişler; alışmadık belde don durmazmış…

NOT=Sosyal hayatı, özel yaşamı ne olursa olsun futbolcunun zeki, çevik ve ahlaklısı makbuldür. Bir de tabi mesleğinin hakkını vereni…

haber: Milliyet İnternet