Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '09

 
Kategori
Öykü
 

Aşk şampiyon kalbimde-8.Bölüm

Aşk şampiyon kalbimde-8.Bölüm
 

"RESİM:ALINTI"


“Hay Allah hala kapalı Zekeriya’nın telefonu. Çekim devam ediyor. “diye söylendi Selim…

İçi kıpır kıpırdı genç adamın… Kendi yüreğini sevince sokan bu haberi bir an önce paylaşmak istiyordu Esma ile…

Bir ümitle iş yerinden aradı Zekeriya’yı…

Zekeriya yoktu ama çekimlerin Stüdyo Papatya ‘da yapıldığını öğrenmişti… İleriki kavşaktan geri döndü stüdyonun bulunduğu tarafa doğru.

………………..

“Evet… Harika… Son bir poz Esma Hanım…”

“Esma’nın çekimlerden önce başlayan heyecanı gittikçe azalmıştı… Hoşuna bile gitmişti bu ambiyans.

“Geçmiş olsun Esma Hanım…”dedi kameraman.

Zekeriya gülümseyerek yaklaştı baldızına.

“Harikaydın Esma… Gerçekten çok fotojenik bir yüzün var… Selim’i bir kez daha kutlayacağım eve gidince… O olmasaydı ben bunu fark etmeyecektim.

“Çok normal değil mi Zekeriya. Senin gözün ablamdan başkasını görecek halde değil.”

“O da doğru ya “diyerek gülümsedi Zekeriya…

“Şimdi bu resimler… “

“Bill boardlarda ve televizyonda …”

“Gerçekten mi…”

“Neden bu kadar şaştın ki…”

“Çok çabuk oldu her şey… Ne zaman yayınlanır peki.”

“Bu iş de çok sıkıştığımı biliyorsun Esma… Bill boardlara bu gece astıracağız… Tv.ye gelince bir iki gün içinde…” dedi kendinden emin bir şekilde Zekeriya.

“Esma… Gerçekten çok teşekkür ederim… Beni büyük bir dertten kurtardın… Harikaydın tek kelimeyle…”

“Bir şey değil… Bende keyif aldım doğrusu. Benim için farklı bir tecrübe oldu… Şimdi üzerimi değiştireyim izninle.”

“Tabii …”

“Eve uğrayıp Çiçek’i de alıp kutlayalım bunu…Ne dersin..”

“Bilmem. “ diyerek soyunma odasına gitti Esma.

……………………..

“İyi iş çıkardın Zekeriya. “dedi yönetmen…

” Nerden buldun bu kızı…”

“Hop… Esma adı … Ve Esma benim baldızım olur.”

“Anlaşıldı Zekeriya…Bir şey demedik… Sadece kutlamak istemiştim. Acaba başka projelere de sıcak bakar mı Esma Hanım…”

“Bilemiyorum”

“Anlaşıldı kendi yıldızını başka projelere kaptırmak istemiyorsun…”

“Bu çok doğal değil mi?”

“Peki …Görüşürüz…” diyerek diğer reklam filminin metnini aldı eline ..

………………………

“Çıkabiliriz Zekeriya “dedi Esma.

Çıkar çıkmaz da Selim ile karşılaşması bir oldu kapıda...

“Üstat… Sen gelir miydin buralara?”

“Ben vesile olunca bir gelip bakayım dedim… Dersim erken bitti, vaktim de vardı…” diyerek Esma’ya döndü.

“Nasıl ? Seni sıkmadı ya çekimler…”

“Yoo… Zekeriya’ya da söyledim… Farklı bir lezzetti benim için…”

“Sevindim.Aksi olsa üzülecektim…”

“Daha Esma’nın haberi yok ama bizim yönetmen başka projeleri de değerlendiriri mi diye sordu az önce…”

“Kim…Ben…Yok canım daha neler.”

“ Ben de aynen öyle dedim. Sadece benim projelerim için saklıyorum onu dedim.”

Esma’nın yanakları kızarmıştı henüz olgunlaşmaya başlamış elma gibi… Zekeriya’nın bu cümlesi mi yoksa Selim’in onun üzerinden ışıl ışıl bakışları mıydı yanaklarına düşen kızıllığın sebebi.

“Selim az önce dedim ki Esma’ya bu olayı kutlamamız gerek… “

“Çok iyi düşünmüşsün Zekeriya… Ben de aynı nedenle buradayım…”

“Ama buna hiç gerek yok… Gün boyunca o kadar çok eğlendim ki bu işten…”

“Kesinlikle var Esma… Hem bu çekimler için hem de sana söylemek istediğim başka bir şey için…” dedi Selim.

Esma sadece baktı o yeşil gözlere ne demek istediklerini anlamak istercesine.

“Hem o güzel yemeğe karşılık... Yani biz, sizin gibi yemekler hazırlayamayız elbette… Artık bir restoran…”

“ Tamam, karar verildi gidiyoruz… Siz önden gidin Selim. Ben Çiçek’i alıp geleyim…”

“Bana uyar… Esma…”

“Şey…”

“Arabama bineceksin değil mi bu kez… “

“Eh … Artık tanıştığımıza göre…”

“Hemen şurada araba.”

“Her zaman ki yerde “dedi Zekeriya yanlarından ayrılırken ve Çiçek’in numarasını tuşladı durumdan haberdar etmek için.

…………………..

Selim’in kullandığı araç ilerliyordu İstanbul sokaklarında…Daybreak Cafe’ye geldiklerinde yavaşça park etti aracını ve inerek aracın kapısını açtı kızın inmesi için… Daha önce böyle bir ilgiyle karşı karşıya kalmamıştı Esma.Hoş buna olanak vermemişti.Etrafına yaklaşan erkekleri hep itmişti kendinden… Ya da kendisi de bir erkekmiş gibi davranmıştı onlara… Hep mesafeliydi… Ama bu yeşil bakışlar yavaş yavaş değiştiriyordu Onu farkında olmasa bile…

“Çok güzelmiş burası...”


“Güzeldir… Hele gün batımı harikadır buradan…”

“Sık mı geliyorsunuz buraya…”

“Zaman zaman…”

İkisi de susmuştu sonra… Konuşacak cümleleri bulmak hiç bu kadar zor gelmemişti Esma’ya… Gerçi Selim’de ondan farksız değildi…

Neyse ki garsonun kadehlere yaptığı şarap kadehi durumu kurtardı.

“ Çekimlerdeki başarının şerefine… “ diyerek kadehini kaldırdı Selim..

“Başarılı mıyım bilmiyorum… Daha görmedik bile afişleri..”

“ Bundan şüphem yok Esma… Her şeyi başardığın gibi bundan da alnının akıyla çıkacağını biliyorum..”

“Ah… Mahcup ediyorsun beni…”

“Hak ettiğin şeyler söylediklerimin. Gerçeğin ta kendisi.”

“Teşekkürler…” diyerek dudaklarına götürecekti şarap kadehini kız.

“Bir dakika Esma… Kutlamamız gereken bir şey daha olduğunu söylemiştim hatırlarsan…”

“Doğru ya… Nedir?”

“ Artık benim asistanımsın…”

“Ne “dedi şaşkınlığı yüzüne dağılarak…


İşte bu anı görmek için sabırsızlanmamış mıydı Selim gün boyunca…”

“Nasıl yani…”

“ Asistanımsın artık…Tuğrul Hoca’da onayladı kararımı.. “

Kızın yüzü gölgelendi…

“ Ne oldu Esma? Sevinmedin mi?”

“Elbette sevindim… Bu çok büyük bir onur benim için ama kabul edemem bunu.”

“Niye?”

“Çünkü…Yani… Dün geceki yemek… Sonra çekimleri kabul etmem…Bunu yapmak zorunda değildin? ”

“Esma…” dedi genç adam uzanıp kızın elini avuçlarının içine alarak…


“Gözlerime bak Esma.”

İşte o sıcacık şey yine dağılmıştı kızın bedenine…

“Bunun ne dün geceki yemekle ne de çekimleri kabul etmenle ilgisi var…Ben … Sınav kağıdını bana verdiğin an bu kararı almıştım..Yani… O yemekte karşılaşmasaydık da kararım kesindi…”

Dediği gibi gözlerine bakıyordu adamın kız.

“Sınav bir devse eğer … O devin karşısında da ben varım. Tam bu noktada kendime güvenmezsem, bu savaşı baştan kaybederim. “ deyişin beni çok etkiledi… Söylediğin gibi bir risk aldın sen ve bu savaşı kazandın… Şimdi… Hala kabul etmemek de kararlı mısın? “

Tebessüm etti kız… Elindeki titreyen eli usulca dudaklarına götürdü Selim ve tüy kadar hafif bir öpücük kondurdu .

“Şimdi kadehlerimizi kaldırabiliriz senin başarıların için… Hayırlı olsun Esma.”


Teşekkür ederim.Ben ne diyeceğimi bilemiyorum…Çok duygulandım.”

“ Ama bak söylemedi deme zor bir hocayımdır…”

“Ben zor şeyleri severim “

“Biliyorum…O yüzden seni seçtim ya…”

O büyülü an ” Geciktik mi üstat? “diyen sesi ile bozuldu Zekeriya’nın…

…………………

Yemek koyu bir sohbetle geçmişti… Nişanlı çift daha çok bir biriyle konuşuyordu… Bu da diğer çifte pek çok şeyi paylaşma fırsatı veriyordu…Yemeğin sonunda kızları eve götürme görevini Zekeriya almıştı.Bıraksaydı Selim bunu seve seve yapardı ama nişanlı olan oydu…

………………….

Selim bu gece saatlerce sahil boyu yürüyebileceğini hisseti... Hiç uykusu yoktu ve çok enerjikti… Ama saat gece yarısını epey geçmişti… Eve gitmek istemese de arabasına binip gideceği istikamete doğru yol almaya başlamıştı aracı… Kırmızı ışıkta durduğunda geceyi saran düşüncelerinden sıyrıldı ve henüz bill boardlara asılmakta olan afişleri gördü…Yeşil ışık yanmış.Yol açılmıştı ama Selim bill boardlardaki o enfes yüzden ayıramıyordu gözlerini..Arkasında biriken araçların çaldıkları korna sesleri ile gerçek dünyaya döndü genç adam..Arabasını sağa çekti ve indi aşağıya..Daha yakından görmek istiyordu o olağanüstü güzelliği…Geceye bir yıldız gibi düşmüştü Esma..Pırıl pırıl aydınlatmıştı karanlık geceyi…Suyun üzerindeki yakamoz gibiydi…

Ne şanslı bir adamım ki az önce bu olağan üstü güzellikle birlikteydim ve saatlerce sohbet ettim onunla…”diye mırıldandı kendi kendine…Onu keşfetmenin verdiği gurur yüzüne yerleşmişti genç adamın.Orada öylece ne kadar kaldı, bilmiyordu.

 
Toplam blog
: 755
: 776
Kayıt tarihi
: 13.06.07
 
 

Ankara'da doğdum. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimimi Ankara'da tamamladım. AÜİF iş idaresi b..