Aşkım da inancım kadar hür sevgili...

Kayıp giden günlerin içindeyim. Durdurmak için yangınlar kavuruyor hayallerin peşinden sürüklenirken. Canını feda etmeğe razı olduğun düşüncelerle yalpanıyorsun. Gerçeklerin farkındayken sende saklanan, sende çoğalan bir sevginin ateşiyle tutuşurken... Belkide kendince düşüncelerin vicdanına yeniksin, Belkide aşkın kucağında sırılsıklam bir köşede kalıveririsin. Bazen öylesine okşarsınki sevdanın acısına katlanarak iyiki seni tanıdım, iyiki seni sevmişim diye sonsuzluğa uzanan bir zehirle buhulanırsın. Belli belirsiz hislerle düğümlenirken seni sana yazmaya, seninle tattığım zamanın iksirine bulanaraktan anımsıyorum herşeyi. İçime haps olan sevginin zehiri, senin sevginin emeğiyle tadına varılacağına inanıyorum. Çoğu zaman içimi acıtan sensizlikte büyüyen özlem, yüreğimi hırpalıyor sevgili...

Dilsiz vicdanımı sorgular, peki ya sen diye ya ben diye ardı ardına bitmeyen hasret düğüm düğüm oluyor boğazımda... Kördüğüm oluyorum sensiz geçen günlerin içinde... Gözlerim ırmak olup çağlarken ya içimde beslediğim sevincin ilacı yada geleceğe bakılacak günlerin rüyasıdır diye umut ediyorum. Ardı ardına sürüklenen sözlerim dur durak bilmiyor, seni gördüğümde içimim titreğişine bir dokunsan bu kadar olamaz diye düşünürsün sevgili... Yada direne bilirsin bu titreyişe yada direnebildiğin kadar kalırsın bir yanımda son damlama kadar... "Bir savaş gibi aşk " herşeyde heryerde seni anımsatır, ne son bulur nede sonu olur sevgili... Rüzgarlardan sana bir buse gönderirken kalbime dokunmayı unutma... Benliğimden yoğrulan sevgin, fırtına gibi dört bir yana savrulup duruyor. Başlı başına içine işleyen sensizlikte bile karanlığa kaplı gecelerde isyan ederken seni anıyorum sevgili... Gülümsemelerin bile yüzümde bir titreyiş bir sızı gibi işlerken buruk bir acıyla yüklüyüm işte o an...

Kendimden emin, doğru , güzel adımlarla ilerlerken bir yanımda acıyla kıvranan kederim kasırgalara koparıyor benden. Aklıma ve ruhuma işleyen senden arta kalan sözlerle senin eserindir deyip sana susuyorum. Çoğu zaman seni düşünmekten bıkmadan uçuruma nasıl geldim diye kendime yöneliyorum. Kendini kaybetmiş acizane duygularımla törpüleniyorum sevgili... Ruhum yapayalnız herşeyden kaçar yabanisin kendi dünyanda. Seni bekleyip duran yüreğim sensizliğe bile senle dolup taşmıştır sevgili... Aşkın ne derece büyükse bir umut sonsuzluğa uzanan bir limanda dalgalarla uğraşan gönlüm direnmeye çalşır her daim. Bu direnişe yenilsemde bazen senin içinde beni bularaktan benim içimdeki seni her an canlıdır sevgili... Tüm acılara, dertlere, tasalara rağmen seninle tattığım o günlerin sonsuzluğa ereceğine inanıyorum. Bazen öylesine daralıyorumki bir bilsen kol kanat gersen durulansam bir an gökyüzüne doğru kayabilsem, bir an başımı yastayabilsem uçsuz bucaksız sevginin bağına konsam, hiç uyanmasam sevgili... Canım kadar içten ruhum kadar derin, rüyam kadar taze, kalbim kadar sıcaksın...

Gözlerimde yaşım, yüzümde tebessümün, sıkıntılarımın kefaretisin sevgili, yalnızlığında yoldaşım, yokluğunda acımsın. Birgün birgün çığlığa boğulsam ölene dek mühürlesen yüreğine beni... Sende seninle anımsadığım, bende benimle yaşayabildiğin her geçen günlerin anısına sevgili... Her dört yanımı dua dua zincirledim seni sevgili, hiç bitmeyesin diye kördüğüm olsun sevgili... Öylesine sarılsınki aşkımız her yanımız nakışlarla örülsün hiçbir şey zarar vermesin her an canlılığını korusun sevgili... Sen bende Ben sende anımsarken dualarla zincirlensin, örülsün etrafımız. Aheste aheste dolanırken her köşe bucak, ben sana divane olmuşum gezerim avere gönülde neylerim. Son nefesimde son damla sıkıntılarım kadar içimi törpüleyen, kanım kadar gezinen, kalbim kadar atan, yüeğim kadar sıcak senli cennet dilerim. Ben sana tutsak olmuşum. Sen yokken bende yokum sen varken bende varım sevgili... Eksikliğinde bir yanım yok gibi... Varlığında sen bende heryerde sevince kanatlanmış uçar gibi sevgili... Aşk-ı divane olurken benlğinde senli deryalar daldım ben her an yine...Ne ucu belli ne bucağı ölçülemeyen gün geçtikçe gözlerini bürüyen en güzelşeydir. Başıma gelen en güzel tatlı belamsın sevgili... Usanmadan yılmadan yıkılmadan, her yerde her an senle seninle dolu günler dilerken, seni kendime sardım hiçkimseler bulmasın diye... Gel sevdasını sevdiğim bir rüzgar ol, bir yağmur ol, bir kar olda yağ üzerime. Ya dondur beni buzunla, yada ısıt beni güneşinle... Avut avutabildiğin kadar sevginle... Aşk işta, AŞk...

"Aşkım 'da inancım kadar hür sevgili.... "

"Aşkımda inancım kadar hür "dür sevgili... "


"Sen benim gözümün gördüğü değil, gönlümün gördüğüsün... "

…Ve aşk, öyle engin bir deryadır ki, ne kenarı vardır, ne de ucu bucağı…
Sana desem ki;
‘Aşk kalbin göklere yükseldiği altın merdivendir.’ Bilmem yeterli ulurmu?
Aşkın ilk soluğu, mantığında son soluğudur.
Bitmeyen bir şarkıdır aşk…Dudaklarda türkü, ruhu açan baharın gelişi gibi…Nasıl, nereden gelir bilinmez, öyle sessiz ve güçlü…
İnsan kalbindeki gerçek aşk dört nala giden bir attır. Ne dizgin anlar, ne ses dinler…
Aşk insanı kılıçsız zapteder ve ipsiz bağlar.
Aşkı anlatmak, suya mektup yazmaktan farksızdır.
Aşk işte, AŞK…

¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ 11.01.2010 (15.30)¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦ ¦

hacer teke (bu yazımı çok sevdim aşk adına tutsak haldeyken sensizlik içimi acıtan sevgilim...)