- Kategori
- Şiir
Asma kilit

Ben seni bitirdim
Koklamaya kıyamayıp sakladığım yerde.
Gözümden, gönlümden sakınırdım oysa.
Öylesine kutsamıştı ki seni bu deli yürek.
Pamukların arasında
Gül suyu kokardı burnuma senden
Mis gibiydi özlemlerime inat.
Kendime bile yasakladığımdın sen,
Kayboluşlarına korkumdan.
Bir kem gözlerden korktum
Bir de beni sevmeme ihtimalinden.
Sana doğurdum en yasak sevişmeleri,
Aramıza girmesine izin veremediğimdi,
Hasretti içimi acıtan.
Ben sevdim, en çok ben kanattım içimi
Senin gidebileceğinin gerçeğinde.
Kalmayı göze alamadığında bile
Kandırdım kendimi,
Daha da derinine soktum.
Sanki çelikten bir kafesteydin,
Kimse alamazdı seni ben vermedikçe.
Geceme doğan aydınlıktın sen.
Tenimin üzerine düşen çiğ tanesi...
Şimdi gidiyorum diyemezsin,
Bana hacizlisin.
Benim kalbimde
Zimmetindesin sonsuzluğunda ölümümün.
Yaralar açıyorsun iyileşmesi imkânsız olan,
Dilinin ucunda zehir var sanki
Vedalardan doğan.
Sakın bir daha dillendirme ayrılığı,
Beni ay ışığının altında
Üzerime serili kara toprakla buluşturma.
Yokluğundan korkular doğurmasın bir daha
Bu bakire aşk.
Senin olduğundan emin olmalısın ki
Buluşabilsin iki beden tek bir yolda.
Emanetçi değilim ben!
Sevgili!
Ya bende kalmalısın ya da bende.
Veremem seni öyle her isteyene,
Her istediğinde.
Ya da “Ben seni sevmedim ki!” diyebilmelisin
Gözlerim gözlerine değdiğinde.
İnandırmalısın beni tek tarafında,
Tek başıma olduğuma.
sözlerimin bereketsizliği
Bir son yazıyor
İnanmak istemesem de.
Senin bende olmadığını vuruyor yüzüme.
İnanmak istediğim yatıyor düşüncelerimde,
Veda zamanı şimdi ufuk çizgisinde.
Ahımı sarıyorum senin cesaretsizliğine.
Tercih senin artık.
Ben, benim olanlarla buradayım.
Yaşadıklarımdan pişman olmayan cesaretimle...
Vicdanımı da çıkardım gözden.
Ne olacaksa olsun.
Anlamıyor işte bu kalp sözden.
‘’Sen yüreğimdeki asma kilittin
Anahtarında firar ettiğim
***
’