- Kategori
- Alışveriş - Moda
Ata'yı Anarken
Atayı Anarken
Dün malumunuz M.K. Gazi paşanın ölüm yıl gömüydü. Devlet erkânları tarafında A. Kabirde saygı duruşunda duruldu ve sırayla gazini iyilikleri sıralandı, Pandemiden dolayı okullarda bu sene gerçekleşmedi, eskiden camilerde mevlit adı altında rahmet duaları yapılırdı belli merkezlerde gaziye atfen Cuma hutbelerine varıncaya kadar dini alanda yer verdirilirdi.
Türkiye’de medya ve sivil toplumlar bilinçleştikçe dini alanda gaziyi oturmak imkânı kalmadı.
Ama yinede akademisyenler arasında onu sevenler vardır sevebilirler şahsım adına kimsenin neyi Sevir ve sevmeyeceğine karar verecek değilim.
Aslında geçen yüzyılda kalma liderler kendileri başta yaşadığı ve uğrunda savaştığı devletler olmak üzere kendilerine yer bulmadılar mesela Hitler Almaya da istenilmeyen kişidir.
Aynı şeyleri Mussolini ve Rusya diktatörleri Lenin ve Stalin içinde geçerlidir. Kabir ve anıt ziyaretleri insanlığa pagan dilerinden kalma bir haslettir.
İslamiyet kabir ziyaretine şartlı bir izin verilmiştir. Oda ölümü hatırlayıp dünyaya pek fazla meyletmem gayesiyle tecviz etmiştir.
Yaşadığımız dünyada kişileri koruma kanunu eski çağlarda kalma bir uygulamadır. Biz yarın ahrette hesap verecek imanına sahip Müslümanlar kimseye küfretmez ve hakareti de bir insanlık suçu olduğuna inanırız.
Dolayısıyla ölmüş kişiler hakkında hesabı din günün sahibine aittir. Lakin varsa bir yanlışlık onu’da dile getirmekten kokmamız lazım, devletler kişilerin hak ve hürriyetlerini temin ederler ve fikir babında insanların teminatı olmalıdır, kimseyi velevdi kulaklarımızın duymak istemediği, küfür ve hakaret olmadığı sürece serbest olmalıdır.
Dolayısıyla Gaziyi seven onu özgürce sevsin sevmeyenler onu hakaret etmemek şartıyla söyleme özgürlüğü olmalıdır.
Akademisyenlere ve tarihçilere düşen bu insanı tam tarafsız ve bilimsek olarak gün yüzüne çıkarılmalıdır.
Yapılan kutlamalarda ölçü korunmalıdır, dünyayla bütünleşme küresellik günümüzün dünyasında kaçınılmazdır. Dolayısıyla 20yy kodlarıyla 21 yüzyılı okumak çağı anlamak geri kalmaya kendini mahkum etmektir.
En derin saygılarımla