Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Haziran '10

 
Kategori
Siyaset
 

Atatürk'ün eksen kaymasındaki rolü

Atatürk'ün eksen kaymasındaki rolü
 

Bugün Türkiye'de mevcut eksen kaymasının planlı bir şekilde yürüdüğü izlenimi gitgide hakim olmaya başladı zihinlerimize. Hükümetin ne yapmaya çalıştığını anlamak doğrusu hiçte kolay değil. Ama ipuçlarını ve yansımalarını görebiliyoruz. Bugünlerde facebook'ta Atatürk'e hakaret dolu videolar dolaşmakta. Gayet üzücü bu yayınlara bir kaç dakika bile bakmak insanı çileden çıkartıyor. İçeriğini burada anlatmayacağım. Çünkü ben bundan bahsetmenin bile Atamıza saygısızlık olduğunu düşünüyorum. İzlemek isteyenler facebook'tan arayıp bulabilirler.

Atatürk'e hakaretlerin çoğalmasının nedeni hükümetin sistemli olarak yürüttüğü yıpratma politikasının bir parçası. İlk önce İsmet Paşa Hitler'e benzetilerek yıpratma kampanyası başlatıldı. Şimdi de yavaş yavaş Atatürk'e doğru sanal alemde saldırılar. Bunların amacı zihinlerde Atatürk hakkında bulanıklık yaratarak zemin hazırlamak.

Öte yandan yandaş medya yayınları da benim gibi Sosyal Demokrat ve Atatürkçü insanları da germeye yetiyor. Ara sıra bu medyanın internet sitelerine giriyorum ne yazmışlar diye. Girdiğim saniyeden itibaren pişmalık duygum ortaya çıkıyor. Başbakan her konuşma yaptığında bize hangi gazeteleri okuyup okumayacağımızı söylüyor. Vergi denetimleriyle kendisine muhalif tüm kuruluşları sindirmeye çalıştıkları yetmiyormuş gibi okuyacağımız gazeteye ve izleyeceğimiz tv'ye de karışır hale geldi.

Kaç çocuk yapacağımıza da karışıyor. Bir denklem kurmuş ve diyor ki ''Her aile üç çocuk yapmazsa nüfusumuz azalır. Bu matematiksel birşey.'' Yani öyle alt yapısız konuşmuyor. Her neyse eksen kaymasından daha önceki yazılarımda bahsetmiştim. Şimdi söylediğim bu gelişmelerde eksen kaymasının birer adımı muhtemelen.

Bu arada bugün Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner 4 aylık tutukluluk süresinin ardından tahliye edildi.Yaptığı açıklamada herşeyi çok güzel özetledi. Diyor ki; “Bu süreçte en çok zararı biz gördüğümüz halde, özgürlüğümüz kısıtlandığı halde yurttaşlarımıza bir mesaj vermek istiyorum: Yargıya olan güvenin sarsılmaması gerekir. Ne olursa olsun, süren, devam eden yargısal süreçlerle ilgili basının da çok dikkatli olması gerekir. Çünkü ülkemiz, özellikle yargı ideolojik bir saldırı altında. Yargının güvenilmez olduğu gibi birtakım tezler ileri sürülüyor. Oysa yargı bir ülkenin gerçek harcıdır. Bizi bir arada tutan, referansları oluşturan, onları yeniden üreten yargıdır, yargısal süreçlerdir. Eğer yargıya ve adalete güven ortadan kalkarsa yurttaşların başvurabilecekleri tek yol sokaktır. Onun için herkesin, özellikle basının yargısal süreçlere saygılı olması gerekir, sonuna kadar.”

 
Toplam blog
: 6
: 718
Kayıt tarihi
: 08.06.10
 
 

Adana Ceyhan doğumluyum. Sosyal Demokrat ve Atatürkçü bir kişiliğe sahibim. Üniversiteye gittiğim dö..