Atatürkçü İskenderun Gençliği: “Emanetin onurumuzdur Atam, rahat uyu!”

Yurdun dört bir yanında olduğu gibi, İskenderun’da da Mustafa Kemal’in askerleri olarak Atatürk Gençliği görev başında olduğun u tutum ve de davranışlarıyla gösterdi, göstermeye devam ediyor. İskenderun’da çeşitli kitle örgütü önderleri ve vatandaşlar 10 Kasım Atatürk’ü Anma ve 74. Ölüm Yıldönümü kapsamında Şehit Pamir denilen mevkide toplanarak Ulu Cami caddesine kadar yürüdü.

Yürüyüş ve basın açıklamasına Öncü Gençlik Başkanı Levent Öner, Atatürkçü Gençlik Platformu (AGF) Sözcüsü Onur Can Gül, CHP Eski Gençlik Kolları Başkanı Mahmut Şirin, MKÜ İskenderun Atatürkçü Düşünce Topluluğu Başkanı Fevzi Ünal ve vatandaşlar katıldı.

Yapılan konuşmalarda yoğun olarak Atatürkçü gençliğin Cumhuriyet Devrimi’ni, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü korumasının asli görevi olduğu bilinci ve kararlığına vurgu yapıldı.

10 Kasım, Cumhuriyeti yeniden Kazanma Günüdür

Açılış konuşmasını yapan Öncü Gençlik İlçe Sekreteri Mehmet Albayrak, “değerli Mustafa Kemal’in askerleri hepiniz hoş geldiniz” diyerek başladığını konuşmasına şöyle devam etti:

“10 Kasım mücadele günüdür

“10 Kasım cumhuriyeti yeniden kazanma günüdür.

“11 Kasım milyonların doğduğu gün olarak tarihe yazılacaktır.

“Bu yağmur da sırılsıklam oldunuz. Ama olsun bizler Mustafa Kemal’in askerleriyiz. Başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm devrim şehitlerine ve Siirt’te 17 Mehmetçiğimizin şehit olmasına üzerine 1 dakikalık saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı okumaya davet ediyorum.”

Kemalist Gençliğin Görevi, Türkiye’nin Bölünmez Bütünlüğünü Savunma ve Kemalist Devrimi Tamamlamaktır

Atatürkçü Gençlik Platformu (AGF) Sözcüsü Onur Can Gül, 17 Pervari şehidini anarak başladığı konuşmasında, Kemalist gençliğin görevinin ülkenin bölünmez bütünlüğünü korumak ve Kemalist devrimi tamamlamak olduğunu vurgulayarak bunun “bilincinde ve kararlılığındayız” dedi. Gül şöyle devam etti: “Bu görevimizi yerine getirmek için milli birlik ve beraberliğin sağlanmasının önemi büyüktür. Atatürkçü gençlik platformu bu milli birlik ve beraberliği sağlamak amacıyla kurulmuştur. Amacımız hangi siyasi görüşü olursa olsun Atatürk devrimlerini benimseyen herkesi tek çatı altında toplamaktır. Buradan şuanda platformda olmayan diğer parti ve derneklere sesleniyorum gelin Atatürk’te birleşelim bu karanlık günleri tarihe gömelim.”

“Barikatları yıkarak geliyoruz!

“Barikatları yıkarak geliyoruz!”diye başladığı konuşmasına, Öncü Gençlik Başkanı Levent Öner, “16 Eylül’de Antakya’da Türkiye Suriye kardeştir mitinginde İşçi Partisi bütün engellemelere ve yasaklamalara rağmen on binlerce Hataylı ile omuz omuza emperyalizme karşı tarihe not düşülecek bir mücadele vermiştir.” dedi. Öner Öncü Gençliğin 10 Kasım anlayışının, “yas tutma ve ağlama günleri” olmadığını, “cumhuriyet Devrimini yeniden inşa günleri olduğu”nu ilan ederek şu görüşleri savundu: 10 Kasımlar, “karşı devrimlerin, BOP eşbaşkanlarının alaşağı edilme eşiğidir. O eşikte mevzilenmek en acil görevdir. Biz Öncü Gençlik olarak görev başındayız.”

Öner konuşmasının devamında şöyle dedi:

“29 Ekim 2012 günü Cumhuriyet ile aramıza kurdukları barikatları yıktık. Padişah özentisi BOP eşbaşkanlarının tahtlarını da yıkacağız. Gladyo, mafya, tarikat düzenlerini darmadağın edeceğiz. İşçi partisi öncü gençlik olarak emperyalizme karşı mücadelede Atatürk ve devrimlerinin savunulmasında en ön saflarda yer almaya devam edeceğiz.”

Öner sözlerine, “PKK’nın tanık TSK’nin sanık olduğu bu dönemde öncü gençlik Amerika’nın Ergenekon yalanına itibar etmeyerek Güçlü Ordu Güçlü Devlet ve Ne ABD Ne AB Tam Bağımsız Türkiye şiarıyla ölünceye kadar mücadeleye devam edeceğiz. Ölmek var dönmek yok.” diyerek son verdi.

CHP Eski Gençlik Kolları Başkanı Mahmut Şirin de konuşmasında şu görüşleri savundu:

“10 Kasım artık sadece Atatürk u anma günü değil Atatürk'ü anlama ve anlatma günüdür. Bundan sonra bize düşen asıl görev atamızı anlamayanlara anlatmaktır

1938’den bu yana Türkiye Cumhuriyeti’nde 10 Kasım Atatürk’ü anma törenine katılmayan ilk başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ı esefle kınıyorum. Nasıl olur da ülkemizin Başbakanı ülkemizin kurucusu olan Ata’mızın törenine katılmaz? Bu nasıl bir rezalettir? Bu nasıl bir nankörlüktür? Sizler o koltuğa oturmayı bile Atatürk e borçlusunuz. Şimdi size soruyorum: Bu şahıs Ata’mızın makamına Ata’mızın koltuğuna layık mıdır? Bu şahıs o makama ne layıktır ne de laiktir. Sayın Başbakan, gün gelecek bütün Kemalistler sizden hesap soracaktır.”

“Ülkemizi bu karanlık günlerden kurtarmak adına 29 Ekim'de başlayan silahsız mücadelemizde,10 Kasım’da Ata’mızı anmak için bizimle birlikte burada toplanan tüm dostlar hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum.”

MKÜ İskenderun Atatürkçü Düşünce Topluluğu Başkanı Fevzi Ünal da görüşlerini şöyle ortaya koydu:

“Ulu Önder’in aramızdan ayrılışının 74üncü yılında O’nu bir kere daha saygı, sevgi ve hasretle anmak için toplanmış bulunmaktayız.

“Bizler, Mustafa Kemal’in yolundan O’nun gösterdiği hedefe yürüyen gençler olarak; O’nun gibi azimli, O’nun gibi kararlı bir şekilde O’nu unutturmaya çalışanlara inat, O’nun eserlerini, ilke ve devrimlerini hiçe sayanlara inat bu onurlu yolda mücadelemizi sürdürmekteyiz.

“Mustafa Kemal Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Topluluğu olarak, okulumuzun adına yakışır biçimde çalışmalarımızı yürütüp, Mustafa Kemal’in sönmez ışığının aydınlattığı yolumuzda ilerlemeye devam etmekten gurur duyuyoruz.

“Bizler biliyoruz ki; Atatürk gençliğe güvendi. En büyük eserim dediği Cumhuriyet’i biz gençlere emanet etti.

“Biz de buradan bir kez daha haykırıyoruz!

“EMANETİN ONURUMUZDUR ATAM RAHAT UYU!”

TGB İskenderun Temsilcisi Yunus Yıldırım da yaptığı konuşmada, “Mustafa Kemal Atatürk manevi mirasının akıl ve ilim olduğunu söylemiştir. Bizi Mustafa Kemal’e bağlayan, onu hiçbir zaman unutturmayan, çağdaş uygarlık yolunda toplumsal gelişmenin ve ilerlemenin akla ve bilime dayandığı anlayışıdır.” dedi.

Yıldırım şöyle devam etti:

“Büyük Önder’in en büyük eseri Türkiye Cumhuriyeti, aklın ve bilimin yol göstericiliğinde kurulmuştur, ilerlemesi ve sonsuza kadar yaşaması da bu temelde olacaktır. Bağımsız laik ve demokratik Cumhuriyet’i, uğrunda büyük bedeller ödeyerek onurlu ve saygın bir yaşam sürdüğümüz bu vatanı birlik ve bütünlük içinde kardeşçe sahipleniyoruz. Biz Atatürk’ün ilke ve devrimlerine dogmatik bir anlayışla, kurallarla ve belli kalıplarla bakmıyoruz, aklın ve ilmin ışığında sahip çıkıyoruz. Biz Atatürk’ün manevi mirasçılarıyız. Aklın ve bilimin yolunda ilerliyoruz. Mustafa Kemal her zaman bizimle yaşayacak."