- Kategori
- Güncel
Atletlerimizin Avrupa başarısı

Ülkemizde son günlerde ilginç olaylar yaşanıyor. Özellikle sporda maaşallah başarıdan başarıya koşuyoruz.
Geçenlerde Avrupa Atletizm şampiyonası yapıldı. Bugüne kadar yapılan müsabakaları bir-iki bronzla kapatarak yurda dönen atletlerimiz, bu sene yapılan yarışmalarda fırtına gibi estiler ve altın, gümüş, bronz madalyaları toplayarak yurda döndüler.
Buraya kadar yazdıklarımda bir yanlışlık yok, Türk Atletizm Milli Takımımız Avrupa Şampiyonasında tarihinin en büyük başarısını elde etmiş, 4 altın, 5 Gümüş, 2 bronz madalya alarak yurda dönmüştür.
Atletizm milli takımının başarısınnın altında yatan gerçek nedir diye masaya yatırdığımızda ise bakın ortaya neler çıkıyor.
Takımı oluşturan sporcuların;
7 si Kenyalı;
2 si Jamaikalı,
1 er adet Ukraynalı, Kübalı, Güney Afrikalı ve Azerbeycanlı.
Yani Milli Takımımızın kadrolarının büyük çoğunluğu "Devşirme" sporculardan oluşuyor. Alınan 11 madalyanın 9 unu devşirme sporcular almış, yurdum insanı da Atletizmde başarılar kazandık diye seviniyor.
Bizim ülke insanı bu başarılara seviniyor da, maalesef , bu başarı Avrupa'da alay konusu.
Avrupalı yetkililer ve basını "Sporcu devşirmede istismar var, bu nasıl milli takım, hepsi devşirme" diye Türkiye ile alay ediyorlar.
Devşirme Atletizm Milli Takımımızda gerçek Türk vatandaşı olan ve "bronz madalya kazanan" Emel Dereli ve Özlem Kaya bulunuyor.
Türkiye bu noktaya nasıl geldi, bu sporcular nasıl Türk Vatandaşlığına kabul edildi, yasalara nasıl uyduruldu ; İşin bu bölümü karanlık.
2009 yılında çıkarılan 5901 sayılı yasada Türk vatandaşı nasıl olunur, hangi şartlar aranır açık açık yazmaktadır. Özelliklle 11. madde de Türk vatandaşlığına geçmek isteyen yabancılarda;
Başvuru tarihinden geriye Türkiye'de kesintisiz 5 yıl ikamet etmek,
Yeteri kadar Türkçe konuşabilmek;
İyi hal ve davranış sergilemek, vb. şartlar aranmaktadır.
Avrupa Atletizm Şampiyonasıyla birlikte birden bire karşımıza çıkan tabloya bakınca, aklımıza hemen şu sorular geliyor.
Milli takımı oluşturan sporcuların geriye dönük 5 yıllık ikameti var mıdır,
Türkçe yi konuşabiliyorlar mı?
Tüm bu sorulara cevap verecek olan başta federasyon ve Spor Bakanıdır. Bu devşirme takım hangi akla hizmet oluşturulmuştur, Avrupa'da alay konusu olan bu takımı kimler hangi bedelleri ödeyerek bu yarışmalara sokmaktadır.
"Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim" diyen ulu önder Atatürk'ün zeki, çevik ve ahlaklı sporcularına, bu ülke yıllardır yeterli değeri veremiyorsa, bugün madalya almak, başarılı olabilmek için "devşirme" sporculara kucak açtığımız da acı bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır.
78 Milyonluk ülkemizde Atatürk'ün hedef gösterdiği gençlerimizi sporda olsun, teknolojide olsun iyi yetiştiremiyorsak, onlara gereki imkan ve değeri veremiyorsak, palyatif başarıları "devşirmelerle" sağlıyorsak , özellikle spor ve sporcularımızın durumunu, geleceğini yeniden masaya yatırmak,sorunları giderecek adımlar atmak zorundayız. Yoksa elde edilen başarılarla dünya spor basınında alay konusu olmaya devam edeceğiz. 12.07.2016
SONSUZLUK (OSMAN ÖZEKER )