Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Temmuz '16

 
Kategori
Çevre Bilinci
 

Avrupa'nın Yeşil Başkentleri (2) /Stockholm

Avrupa'nın Yeşil Başkentleri (2) /Stockholm
 

Stockholm, İsveç’in hem başkenti hem de en büyük kenti. Yazımıza konu olma sebebi ise Avrupa Yeşil Başkent ödülüne layık görülen ilk kent olması. Parkları ve temiz suları nedeniyle yeşil ve mavi renkleri ile özdeşleşmiş bir yer burası.

Stockholm; dünya üzerindeki pek çok ülkenin 1972 yılında ilk kez bir araya gelip çevre konularını konuştukları “Birleşmiş Milletler İnsan Çevresi Konferansına” ev sahipliği yapmış bir kent. İlk Yeşil Başkent Ödülünün sahibi olmak ta o günden bu güne çok yol kat edildiğinin, bir göstergesi ve kanıtı adeta.

Resmi verilere göre; 820.000 nüfusa sahip olan kentin %40’ı park ve rekreasyon alanlarından oluşuyor. Kent merkezinde 12.000 ağaç, 1.000 adet park var. Kentin sınırında 7 adet Doğa Rezerv Alanı bulunuyor, 200 adeti de kentin çevresinde yer alıyor. 1 adet Kültürel Rezerv Alanı, 1 Şehir Milli Parkı da bunlara ek olarak yine kentin hemen yakınında yer alıyor. Tabi şunu eklemeden geçemeyeceğim, burada sözü geçen parklar bizdeki gibi iki tane çocuk oyun aleti konulup, bir de süs havuzu eklenen ve adına park denilen parklardan değil. Stockholm’ün %10’u su yüzeylerinden oluşuyor. Yüzmeden pikniğe pek çok rekreasyonel aktivite yapmak mümkün. Yüksek standartlara sahip 24 plajı, 14 gölü var. Stockholm’de içme suyu kalitesi de oldukça yüksek ve sıkı bir şekilde denetleniyor. Atık sulardan biyogaz elde ediliyor. Bu gaz da hem ısıtmada hem de otobüs, otomobil ve taksilerde yakıt olarak kullanılıyor.

Hammerby Sjöstad adı verilen yerleşim bölgesi, sürdürülebilir kent için çok iyi bir örnek. Hammarby planı olarak da bilinen ve dünyanın pek çok bölgesi için model olarak kullanılan bu büyük çaplı kentsel dönüşüm projesi, kent merkezindeki konut açığı ve Stockholm’un 2004 Olimpiyat Oyunları adaylığı çerçevesinde geliştirilmiş. Olimpiyat hayali ertelenmiş olsa da bölge planlandığı gibi inşa edilmiş.

Stockholm’de yarım yüzyılı aşkın bir süredir bölgesel ısıtma ve soğutma kullanılıyor. Halkın %70’i çoğunluğu yenilenebilir enerjiden elde edilen merkezi ısıtmadan yararlanıyor. İleri kirlilik kontrolleri sayesinde hava kalitesinde önemli iyileşmeler elde edilmiş. Atık sudan ısı elde ediliyor. Gölden ve denizden elde edilen soğuk su ise soğutmada kullanılıyor. Merkezi ısıtma ve soğutma sayesinde CO2 salımında önemli oranda azalma gerçekleşmiş.

Stockholm’de eko-etiketli enerji kullanılıyor. Bunun anlamı, şehirde kullanılan elektriğin tamamının çevre dostu yollarla elde ediliyor olması ve bu yönde sertifikasının bulunması demektir.

Stockholm’de iyi işleyen bir atık yönetim sistemi var. Yeraltında vakum kontrol sistemi bulunuyor. Organik atıkların çöp tesisine gönderilmesi yasaklanmış, bunun yerine organik atıklardan biyogaz ve kompost elde ediliyor. 1990’lardan bu yana yetkililer, atıkların çevreye olan etkisi ve geri dönüşüm konusunda halkın farkındalığını yükseltmek için çalışıyorlar. Kaynağında ayrı toplama, atık azaltma ve özellikle biyolojik atıkların geri dönüşümü konusunda çok yol kat edilmiş. Halkın bilinç seviyesini yükseltmek için çok çeşitli kampanyalar düzenlenmiş.

Herkesin bilgi ve iletişim teknolojilerine ulaşmasını sağlamak amacıyla fiber optik kablolar döşenmiş kentin her yanına. Video ve tele-konferans seçenekleri ile seyahat gereksinimini azaltmışlar. Akıllı trafik sistemleri ile ulaşım daha akılcı bir şekilde planlanabilmiş. Ev ısıtmada yenilenebilir enerji kullanımı, trafik yoğunluğunda meydana gelen azalma, daha çevreci araçların kullanımı ve yeşil elektrik eldesi gibi nedenlerle sera gazı emisyonlarında önemli bir azalma olmuş. 2050 yılına kadar fosil yakıt tüketimini bitirmeyi hedefliyorlar.   Stockholm’de daimi trafik kontrolü ve yayını için gelişmiş bir Trafik Yönetim Merkezi bulunuyor. Ayrıca merkezi radyo, internet ve mobil hizmetler ile mevcut trafik durumu hakkında sürekli bilgi yayını yapılıyor. Stockholm ve çevresindeki trafiği önlemek amacıyla 1 Ağustos 2007 tarihinde trafik sıkışıklığı cezası uygulanmaya başlanmış. Tüm kent noktalarında ve kapılarda plaka tanıyan ve sıkışıklığı kontrol eden bir sistem bulunuyor. Sıkışıklık tespit edilen bir bölgeye giren her araç belirli oranlarda ceza ödüyor. Şehir merkezinde trafik azaltılmış ve hava kalitesi iyileşmiş.

Stockholmlüler’in %90’ı 300 m’lik mesafede toplu ulaşıma erişebiliyorlar. Toplu ulaşım kullanan kişi sayısı da bisiklet kullanımı da oldukça artmış. 760 km’yi bulan bisiklet yolu haricinde Stockholmlüler cadde ve sokaklarda 30 km/sa hızla güvenle bisiklet kullanabiliyorlar. Kendi bisikleti olmayanlar için de çok sayıda bisiklet kiralama istasyonu mevcut. Kent merkezindeki seyahatin %68’i bisikletle ve yaya olarak yapılıyor.  

İnsan ve çevre sağlığına zararlı, gürültü yapan, sera gazı emisyonlarını artıran eski araçların satış pazarı azaltılarak Temiz Araç projesi başlatılmış. Satılan tüm yeni araçların önemli bir bölümü temiz yakıtlı araçlar. Ayrıca yenilenebilir yakıtlar için dolum istasyonlarının sayısı da gün geçtikçe artıyor.

Ayrıca şehirde tüm kullanıcılar, engelliler dahil herkes için erişilebilir mekanlar, oyun alanları, kent donatıları, yürüyüş yolları, koşu parkurları, kaldırımlar, aydınlatmalar sağlanmış. Engelliler Komitesi ile ortak çalışmalar gerçekleştirilerek yeni uygulamalarda ve dönüşüm çalışmalarında engelli erişebilirliği sağlanması hedeflenmiş ki zaten erişebilirlik, şehrin sürdürülebilir gelişimi için ana hedefler arasında yer alıyor.

Dünyamızın karşı karşıya olduğu çevresel tehlikelerin herkesten önce farkına varmış ve sürdürülebilir kalkınma planlarını başarıyla uygulamış bir kent Stockholm.

Ne diyelim, darısı bizim kentlerimizin başına…

 
Toplam blog
: 87
: 566
Kayıt tarihi
: 02.12.09
 
 

Çevre Bilimi Uzmanı – Peyzaj Mimarıyım. Yüksek lisansımı çevre sorunları ve biyokütle enerjisi üz..