- Kategori
- İlişkiler
Ayrılık bu kadar basit mi? 3

Hep içimdeki çiçeğin açmasını bekledim
Dağ başlarında rüzgara karşı açmış narin
Bir gelincikti özlemim
Yanı başımdaydı.
Ben içime salan köklerini
O bir gelincik olduğunu bilemedi.
- Günaydın komşu...
- Günler aydın olsun.
- Yoktunuz kaç gündür.
- Evet biraz rahatsızdım...
Yahu bunca insan geçiyor adam nasıl biliyor benim kaç gündür olmadığımı. Adam bakkal değil sanki istihbarat cavuşu. Yahu hasta olmak istedim hasta oldum ne var bunda yoktuk işte üçbeş gün.
- Günaydınlar olsun.
- Günaydın yahu nasılsınız?
- Siz nasılsınız aslında yoktunuz epeydir.
- Evet bakkaldan aldım haberimi yokmuşum.
- Akşam Asaf okuyordum siz geldiniz aklıma.
- Hayırdır,”Ölmeli mi, yaşamalı mı? Sevmeli mi Sevmemeli mi? diye düşünürken ayaklarımın merdivenden çıkmakta olduğunu haber aldım.” der gibi Asaf’ın. Sizde bana mı gelmeye yeltendiniz.
...
- Yok "Çok" deyişi takıldı daha çok.
- Hatırlayamadım onu.
- Bakın şöyle diyor;
“Ya tam durmalıda durmalı. Ya tam gitmelide gitmeli.
En olmayacak şey bu oldu şimdiye kadar.İşte onu yapmalı. Olmazmış Olmayacakmış. Ne çıkar.
İnsan değil misin. Başka ne yapabilirsin sanki.
O alışılmış karışımlar daha mı iyi. Durmalıda gitmeler. Gitmelide kalmalar. Kalmalıda gelmeler.
Suyun alışılmışı. İnsanın değil. *
- Ama su akar yolunu bulur derler?
- Hayır elbette, ama şunu soruyorum bir yığın ilişki hep önceleri bitiyor fakat hep bir sonra ayrılık ortaya çıkıyor. Oysa çoktan ayrılık başlamıyor mu?
- Niye hayır dediniz
- Su için mi
- Evet
- Su suyken yolunda ama aynı su sel olduğunda yolu bırakır mı? Peki su olan su ile sel olan su arasında ne fark vardır?
- Yoğunluk...
- Biz ana sorumuza dönelim
- Ne zaman başlar ayrılık?
- Artık orada olmak istememek ve başka bir yerlerde ve hatta başka birileriyle olmak isteyerek.
- Ama hala durursun değil mi
- Elbette onca zaman vardır yaşanmış hemen gidilmez ki...
- Yani gitmelide kalmalar...
- Hayır, bir gayret daha.
- Ama kalmak değil gidip içinde seni kemirene ulaşmak istiyorsun...
- Bu ihaneti getirir...
- İhanet mi?
- Evet ihanet. Resmen onlayım ama başka bir yeri ve başka bir hayatı ve hatta başka birini istiyorsam bu ihanettir.
- “Hızlı düşünüyorsun gene”
- Peki “ o alışılmış karışımlar ne”
- Peki o ana gelirken hiç durup baktın mı, nereye koşuyorum dedin mi, sanmıyorum sadece koştun koştun ve hızlı düşünerek gene hep hızlı yanıtlar verdin.” Ayrılık kolay, ayrılmak yanlızlık, eğer durmaman gerekiyorsa gitmelisin.
- Elbette...
- Bak bu gün ne oldu...,
- Ne,
- Şu giden minübüs benim servisimdi. Senin yolunsa şu köprünün sağındaydı.Şu an benimlesin sen yolunu bense servisimi kaçırdım.
- İkimizde fark etmedik tartışırken ne yolumuzu ne zamanımızı. Peki dostum şimdi gene soruyorum ayrılık bu kadar kolay mı?
Bencenot1: Değil. Durup geçtiğin yola bakıp o yol üzerindeki izlerine bir bakmalı ve ben bundan sonra ne yapmalıyım.Yola çıkıp nereye gittiğini anca geldiğin yerdeki izlerin beliler. Ayrılıklar sadece yeni bir yol ayrımıdır.Birlikte veya tek başına yürümekse sizin seçiminizdir.
Bencenot2: Kullandığım resmin anlamını çözdüğü için Pirmete ye bir kez daha teşekkür ederim yolum demek ki doğru.
* Özdemir ASAF “Dün Yağmur Yağacak’ dan alınmıştır.”