- Kategori
- Deneme
Ayrışmayacağız

İki farklı göz müyüz biz? İkimiz de ayrı yerlere bakıyoruz. Ben çiçek, kuş görürken, sen ölüm ve kan mı görüyorsun? Geniş, mavi, kocaman gökyüzünün altında ikimize de yer var. Sen bana başka bir ülkeye gitmemi mi öneriyorsun? Hadi ben sana git mi diyeyim? Hani kaderde, tasada ve kıvançta birdik?
Ayrışmayacağız... Biz halkız. Yediğimiz , içtiğimiz aynı. Çocuklarımızın güzelim terleri bile aynı kokuyor. Aynı mekanlara girip çıkıyoruz. Aynı ekonomik ve sosyal sıkıntılar içindeyiz. Kederlemiz, sevinçlerimiz ve umutlarımız aynı. Sen de ben de daha güzel, daha yaşanılası günlerin gelmesini umut ediyoruz. Seninle ben tıkışıyoruz toplu taşıma araçlarında sabahları işe giderken. İkimiz de alaca karanlıkta 12 saat süren - insan haklarına aykırı- bir iş günü için yollardayız. İkimiz de geride bıraktık sevdiklerimizi.... Küçücük çocuklarımızı, bir tanelerimizi. İkimizin de arkasında gözleri...
Ayrışmayacağız. İkimiz de güzel, hakça bir düzen istiyoruz. Güzelim çocuklarımız için değil yalnızca, kendimiz için de istiyoruz. Daha genciz. Hayat doluyuz. Yaşamaya, yemeye, gülmeye hakkımız var.
Ayrışmayacağız. Biz halkız. Bizi onlar ve biz diye bölemeyecekler. Senin de benim de ödenecek taksitlerimiz, gelecek için planlarımız, çocuklarımız için beklentilerimiz var. Aynı yurtta doğduğumuz için yurttaşız. Aynı uyruğa, kör olası anti demokratik düzene, aynı demokrasi ve özgürlük istencine sahibiz. Sen ve ben; senin çocukların ve benim çocuklarım bu ülkede serpilip gelişmek istiyorlar. İnsanca, hakça...
Ayrışmayacağız. Bana çek git diyemezsin. Ben de sana... İşte bundan korkuyorlar.
Bu ülkenin insanları en çok iş yerlerinde, fabrikalarda, tarlalarda, toplu taşımalarda, zor yaşam koşullarında, uzun kahırlı iş günlerinde, yoksul ücretlerde, dar gelirlilikte bir arada. Tüm dertlerimiz bu yüzdendir. Başka sorum yok...