- Kategori
- Futbol
Aziz Yıldırım’dan iddianame tepkisi: İddia yığınıdır, çelişkilerle doludur!

Aziz Yıldırım, iddianame için “iddia yığını” diyor.
Biliyoruz ki, iddialar kanıtlanmak zorunda. Diyeceksiniz, iddialar çürütülür. Ancak, önce, iddia sahibinin o iddiaların “doğruluk”unu kanıtlayacak bilgi ve belgeleri ortaya koyması gerekir. Ondan sonra, iddiaları çürütecek bilgi/ belgeler gelir.
Şike İddianamesi üzerindeki gizlilik kararı kalktı.
Artık, dileyen internetten iddianameyi indirir, okur. Ben okuyama çalışıyorum. Ne yazık ki, okuyorum, diyemiyorum. Çünkü öyle bir anlatım var ki... Çünkü öyle bir içerik var ki.... Çünkü, bunların burada ne işi var, denecek o kadar ayrıntı/ söz var ki...
İddianame, senaryo/ tiyatro tekniğiyle yazılmış havası sezdiriyor. Ayraç içindeki açıklayıcı sözcükler, cümleler var; telefon konuşması verilirken “gülüyor” denmesi gibi.
Hukukçu olmayanların gözüyle bakıyoruz, belki de, ondan...
Kanıt diye gösterilen durumlar var.
“09.04.2011 günü oynanacak Eskişehirspor-Fenerbahçe maçından önce, Aziz Yıldırım'ın talimatıyla; Eskişehirspor teknik direktörü Bülent Uygun ve Eskişehirspor futbolcularından Ümit Karan ile şike amaçlı olarak irtibata geçildiği, Bülent Uygun'un maçtan bir hafta önce Şükrü Saraçoğlu stadına gelerek Fenerbahçe maçını izlediği”
Bir teknik direktörün, bir hafta sonra rakip olacak takımın maçını izlemesi, demek ki, kuşku yaratıcıymış!
Medyaya yansıyanların dışında daha neler var neler.
Okurken sıkıldığım için, daldan dala atlayarak okumaya çalışıyorum, daha doğrusu, göz atıyorum. Her okuyan, farklı bir ayrıntıya takılabilir, o ayrıntıyı kafasına göre kullanabilir. Meclis kürsüsünden, Hasip Kaplan’ın Nurettin Canikli’ye yüklenirken “İddianame de geçiyor” demesi gibi...
İddianamede yazılanları “hüküm” yerinde görenler de yok değil!
*****
İddianame, adı üstünde, iddialar toplamı/dır.
Aziz Yıldırım, “Gizlilik kararı herkes için kalkmış ve söz savunmaya geçmiştir.” diyor ve kamuoyuna “Bekleyin” diyor:
“Türk sporu ve futbolunun gerçeklerinden bihaber olarak düzenlenen bu iddia yığınının tamamının, ne denli asılsız, dayanaksız, hukuka aykırı ve çelişkilerle dolu olduğu, belge ve tanıklarla en kısa zamanda kamuoyuna açıklanacaktır.”
Aziz Yıldırım’ın ağzından, “futbolun ve hayatın gerçekleri çarpıtılarak” ortaya atılan ”iddialara yığını”na yanıt olacaklar, şimdilik şöyle:
Türkiye Futbol Federasyonu’ndan alınan gelirleri, "usülsüz para aktarımı" olarak addedip bu parayı dağıtanlar hakkında takipsizlik kararı veren...
Fenerbahçe Spor Kulübü tesis ve inşaatlarına belgeli olarak yapılan ödemelere yönelik konuşmaları, şikenin konuşmaları olarak addeden...
Futbolcularımıza dağıtılan belgeli maç primlerini şike paraları olarak gösteren...
Devlet görevlileri ve basının dahi şahit olduğu ve son derece aşikar biçimde bilet ve hediye forma taşınan çantaları, şike parası taşınan çantalar olarak gösteren...
Birden fazla kişinin isim ve görevlerini karıştırarak yanlı dinlemeler sonucu şike yapıldığını iddia ederek yargının ciddiyetine gölge düşüren...
Kulübümüze karşı yapılması muhtemel şike ve teşvik iddialarını araştırma ve önleme çabalarını dahi suç sayan...
Menajerler yerine Fenerbahçe Spor Kulübü yönetici ve kongre üyeleriyle yürüttüğümüz transfer girişimlerimizi şike görüşmesi olarak yorumlayan...
Spor hukukundan ve TFF Transfer Talimatı’ndan bihaber bir şekilde transfer görüşmelerinde futbolcunun mensubu olduğu kulübün yazılı onayını arayarak transfer şikesi yaptığımızı iddia eden...
*****
İddialar toplamı, şimdilik iddia olma niteliğini koruyor.
Aziz Yıldırım, "iddiaların tanığı olarak da Fenerbahçe’den uzaklaştırdığı insanlar" n olduğunu söylüyor.
İddialar, tanıklar karşısında, savunmanın da diyecekleri/ belgeleri/ tanıkları olacaktır.
Ülkenin en önemli davası konumuna sokulan davadaki gelişmeleri izleyeceğiz.
Futbol, statların dışına çoktan taştı!
TURGUT ÇELİK/ Mersin