- Kategori
- Gündelik Yaşam
Babaannem ve sabah muhabbetimiz

Sabah hep birlikte kahvaltı ediyoruz. Kardeşim sınava, ben işe gideceğim. Babaannemin aklına nereden estiyse nasihat veriyor bana.
“ Bak kızım… Gez, seç. Gez, seç. Gez, seç…” (konu yine benim seçeceğim kocaya gelmişti :) )
“ Anladım.”
“ Gez birkaç ay. İyice bak, tanı.” (içimden 16 ay yeterli midir diyorum :) )
“ Bak, bir yanlışını gördün mü hemen bırak! Yok ben ayrılamam, onsuz yaşayamam falan deme hiç! Ne o annen baban değil ki…
“ Tamam… “
“ Hiç bakma aldatır maldatır. Bırak hemen yine yapar yoksa… Erkek aldatır.”
(Eyvah babaannemin feministliği tutmuş yahu diye düşünüyorum ben bu arada…)
Kardeşim “dolduruyor kızı ya :) “ diyor.
Ben de kardeşime doğru eğilip; Ben gidip diyorum ki: "Erkeklere güven olmazmış. Aldatıyormuşsunuz siz. Bitti istemiyorum ben…” Gülüşüyoruz…
Alem kadın şu babaannem. Oturup muhabbetini dinlemek çok hoştur çoğu zaman. Keyfiniz yerine gelir. Esprileri falan patlatıp bir de gülüşü vardır ki, o gülüşe gülersiniz bir de… 80 yaşında olmasına bakmaz hiç. Kendi çamaşırını yıkar çamaşır makinesine koydurmaz… Bahçeye iner ektiği çiçeklerle uğraşır. Kendine çok dikkat eder. Soğuk bir şey yiyip içmez yazın bile. Asitli içecekler, tatlılar, dondurmalar ona göre değildir. İlaç içmeyi hiç sevmez hatta birkaç yıl öncesine kadar içmezdi de… Ama malum şimdilerde yaşı gereği zaman zaman tansiyon sorunları yaşıyor o zamanlarda içiyor. Ayranı tuzsuz içer bana dokunur tuz diyerek, ama salata yerken bol bol tuzlar. :)
“ E o kadar tuz zararlı ama napıyosun? “ dediğimde
“ Ama tuzsuz da tadı yok ki be! “ dedi geçenlerde.
“ Ama tansiyonun yükseliyor sonra..”
“Benim tansiyonum yok ki!..”
“ Ya tabi tabi… Başım dönüyor, midem bulanıyor, şu tansiyonumu ölçüversene diyen ben miyim??”
“ O tansiyon değildi. Geçit geçit… Herkeste olmuş…”
Hasta olduğunu kabul etmeyecek ya. İyi öyle olsun deyip pes ediyorum en son… :))