Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

23 Haziran '21

 
Kategori
Sosyoloji
 

Babalar günü..

 Babalar günü.. 

 

Herkesin hayatında zor günlerinde elinden tutan,

sıcak bir gülümsemesiyle kalbini ısıtan, sevgi ve güveni

öğreneceği bir babaya ihtiyacı var.

Yaşınız kaç olursa olsun baba figürü hayatınızın en önemli aktörü.

İstediğiniz kadar başarılı olun, ödüller alın eğer babanız tarafından

sevgi görmüyorsanız o zaman başarılarınız sizin için çok da anlam kazanmaz.

Oysaki küçük bir başarınızda bile sizinle gurur duyuyorsa

babanız, hayatınızda bir şeyler elde etmişisiniz demektir.

Herkesin küçükken hayran olduğu bir süper kahramanı oluyor.

Yıllar geçse de, büyüsem de sen hala daha benim kahramanımsın.

Babalar günün kutlu olsun kahramanım.

Bana hayatta hiçbir şeyin imkânsız olmadığını,

her zaman geleceğe umutla bakmayı öğrettin.

Sayende hayatımda asla pes etmemem gerektiğini bilerek yaşıyorum.

Bu gün sahip olduğum her şeyi sana ve sabrına borçluyum.

Aramıza mesafeler, günler, aylar bile girmiş olsa da,

seni ne kadar çok sevdiğimi bilmene ihtiyacım var.

Bizim sevgimizde saatlerin, kilometrelerin hiçbir önemi yok.

Sana olan sevgim hepsini aşabilecek kadar büyük.

Bir kocaman, yemyeşil ağaç gibisin sanki.

Hep gölgene sığındım, huzuru buldum kollarında.

Bana hep en zor seçimlerimde en doğru yolu gösteren

bir babam olduğu için çok şanslıyım.

Benim bu hayattaki asıl şansım sensin babacığım.

Hayatının en güzel günlerini, gençliğini bize verdin.

Yeri geldi yemedin yedirdin, giymedin giydirdin, gezdirdin.

Senin gibi bir babamız olduğu için hayat bize

zaten en büyük hediyesini vermiş.

Teknolojinin gelişmesi ile birlikte sevdiklerimizle aramıza

 artık daha büyük mesafeler giriyor.

Zamanın aşındıramadığı tek duygu belki de

bir evladın babasına olan sevgisidir.

Yıllara meydan okuyan bir sevgi büyütüyorum içimde sana.

Gücünden örnek aldığım, benim için dünyanın en dayanıklı insanı,

seni o kadar çok seviyorum ki, anlatmaya kelimeler yetmez.

İnsanlar mutluluğun ne kadar küçük şeylerde

olduğunu fark etmeden yaşayıp gidiyorlar.

Bir insanın hayatında bu kadar fedakârlık yapabilmesini

sadece babalık duyguları ile donanmış olması açıklayabilir.

Hayatını bize adadığın için, en değerli hazinen zamanını

bize ayırdığın için sana o kadar minnettarız ki.

İlk adımlarımı atarken hep yanımdaydın, ellerimi bıraktığın

ilk zaman işte o gündü her halde. Ellerimi bırakıp beni hayatta

kendi ayaklarımın üzerinde durmayı öğrettin.

Ne kadar uzağa gidersem gideyim, senin yanına döneceğimi

düşündüğüm için, bana yuva olduğun için sana minnettarım.

Bu hayatta tutunduğum umutsun, dayanaksın.

Herkes baba olabilir fakat önemli olan sadece biyolojik olarak

baba unvanını elde etmek değil tabi ki.

Önemli olan gerçekten baba olabilmek, evladına sevgini,

merhametini, şefkatini aktarabilmek.

Bunları yapıyorsa bir erkek gerçek bir baba olur.

 

 

Hayatta ben en çok babamı sevdim

Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk

Çarpık bacaklarıyla ha düştü ha düşecek

Nasıl koşarsa ardından bir devin

O çapkın babamı ben öyle sevdim

Bilmezdi ki oturduğumuz semti

Geldi mi de gidici .Hep hep acele işi

Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi

Atlastan bakardım nereye gitti

Öyle öyle ezber ettim gurbeti

Sevinçten uçardım hasta oldum mu

Kırkı geçerse ateş çağrırlar İstanbul'a

Bi' helallaşmak ister elbet di mi oğluyla

Tifoyken başardım bu aşk oy'nunu

Oh dedim göğsüne gömdüm burnumu

En son teftişine çıkana değin

Koştururken ardından o uçmaktaki devin

Daha başka tür aşklar geniş sevdalar için

Açıldı nefesim fikrim can evim

Hayatta ben en çok babamı sevdim

 

Can Yücel..     ozcanvural33@hotmail.com

 
Toplam blog
: 453
: 1059
Kayıt tarihi
: 24.07.06
 
 

1933 Kayseri'de doğdum. Kayseri Lisesi Ankara Veteriner Fakültesi, İstanbul Üniversitesi Diş Heki..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara