Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Eylül '10

 
Kategori
Şiir
 

Babam ve ben

Babam ve ben
 

O toprak yoları bilir misin
Her kum tanesinin yerini ezberlercesine
Güneş tepende, fabrika yolunu bilirmisin…
Mezarlığın yanındaki ölü hayvan kemikleri
Bir şeyler söylercesine gülümsermisin…
Kurumuş iskelet,
Boynunda asılı kalmış mavi boncuklar…
Belli, çalışkanmışsın bir zaman
Ödüllendirmiş seni o ulu insan…
Tıpkı bizim gibi
Bizim ödüllendirildiğimiz gibi…

Ey! Yağan yağmur, kızıl gök….
Neredeydiniz seslendiğimde.
Soğurken kara çorba tencere de
Dumanını alıp götürürken damlalar,
O sessiz mezarlık, o garip fabrika
Söylerken türküsünü
Ürkütürken ayak seslerim
Yerin yedi kat altındaki solucanları,
Beni de alıp, beni de alıp
Güneşin ilk doğduğu yere götürsene…

Bir adam var paslı kapının önünde
Yağlı elleri cebinde
Gözleri bulutlu, öfkesi var bir şeylere,
Ardında pusu kurmuş demir canavarlar…
Belli yorgun,
Çaresiz geçim derdinde….
Onu da alıp, onu da alıp götürsene…
Götürsene benim gittiğim yere.
O mutsuzlukların olmadığı
Çaresizliğin yaşanmadığı
O güneşin ilk doğduğu yere…..
.......
Yine bir gün
Hatırlarmısın bilmem,
Yağmur yağıyordu
İkimiz de ıslaktık.
Yağmurla dost, yağmurla kol kola
Seninle sımsıkı,
Çamurlara acımasızca basarak
Yürüyordukya hatırlarmısın…
Nereye gittiğini bilmeden
Gök gürültüsünü takip edip
Sorgusuzca yürüdüğümüz…

Şimdi, birtek o günü hatırlıyorum
Yani onu
Bir savaştan çıkar gibi
Yangın yerinden kaçar gibi
İstanbula gelişimi….

Geride neler bıraktığımı bilmeden.
Belki kendimizi bıraktık orada
Belki yalnızca seni….
Nedir beni hala geriye döndüren
Her geçmişi düşlediğimde acı veren…
Korkutan, ürküten nedir…
Nedir bilemem………..

Rahşan ATAR
 
Toplam blog
: 25
: 598
Kayıt tarihi
: 18.08.10
 
 

Resim yapıyorum... Ustası değilim bu işin... Ama en iyi kendimi resmederim... Bembeyaz boş bir tu..