Bahar

Bahar özel bir mevsimdir. Nasıl geçtiği anlamadan hızla geçer gider gibi gelir bana. Ama bana kalırsa özenle, ertelemeden dolu dolu yaşanması gereken bir mevsimdir. Yazın habercisidir çünkü. Sanki baharı nasıl geçirirseniz yaz da öyle geçecek gibidir. Kışın yükünden kurtulmak için iyi bir dönemdir. Kendinizi yenilemeniz için!

Bu kış çetin geçti! Nasıl geçtiğini anlamadan geçti ama atılacak çok şey var gibi üzerimde bu kışa dair. O yüzden bu bahar iyi değerlendirilmeli! ben bu bahar baharı yerinde yaşadım. Baharın var olduğu her bir yere gittim çektim içime. İstanbula da bahar gelmiş diyerekten İstanbulun en güzel renklerine de yerinde büründüm. En güzel çiçekleri bizzat dalında kokladım ( şimdi ne pencerem var seni koyacak ne masam bir sevgilim de yok bu şehirde çiçek seni alıp napsam diyerek koparmadım bir tanesini bile), en güzel manzaraların tam ortasında yer buldum kendime, istanbula bir o yanından bir bu yanından baktım her biri ayrı bir güzeldi hiç bıkmadım. Boğazın her bir manzarasına karşı çay içtim. kumpiri ortaköyde, yoğurdu kanlıcada, salatalığı çengelköyde, böreği sarıyerde yedim. Beylerbeyi, kanlıca, çengelköy! Huzura koştum! Ve tabi bahar dedin mi adalar! Bisiklet sürmeden de uğurlamak olmazdı bu güzel mevsimi yaza tam anlamıyla hazır olmak için. Ben bu bahar huzur doldum. Temize çektim içimdeki baharları da. Yeni bir mevsime hazırım şimdi lale bahçelerine verdiğim söz gibi.

Bahar telaşı bir başkadır!

Bahar bir geçiş dönemidir çünkü. Kendini göstermeye başlayan güneşle, içi kaynayan insan ne oldum delisi olur. Sıyrılmak ister her şeyden bir anda. Kazakları apar topar toplar mesela tüm kalın giysileri, şu bunaltan daraltan her şey bir bir bavullara konur dolapların üstüne yerleştirilir. Tiril tiril yazlıklar çıkarılır naftalin kokulu, giyilmek için sabırsızlanılır. Renkler bile değişir! Allar, güller çıkar ortaya. Kokular hafifleşir, çiçek çiçek kokmak ister herkes. En olmadk baharlar açar gönlümüzde, güneş değdi mi dünyamıza değil sadece giydiklerimizin rengi dünyamızdaki her şey gün ışığına çıkar sanki renkleri değişir. Kasvetli kıyafetler gibi kasvet veren her bir ayrntıdan kurtulmak ister bahara sığınırsınız. Üzerinizden bir kat, gönlünüzden bir kat çıkarıp atarsınız. Hafiflemiş hisseder kendinizi ve canınızı yakan her şeyden hızla kaçıp güneş yaksın sizi diye sabırsızlanırsınız. Kışın ağır yükü gitmiştir omuzlarınızdan. Yaz yaklaşmaktadır ve sorumluluğu az bir mevsimdir. Yaz geçicidir. Geçecektir yaşadığınız her şey bilirsiniz, o yüzden de korkmazsınız yazın aşık olmaktan bile en olmadık birine. Melankolinin minimum olduğu mevsimdir. Cıvıl renklere, hop hop şarkılara, ışıl ışıl güneşe, yeni yeni maceralara direnemez içinizdeki o küçük melankolikler! Mutluluğa davet vardır adeta. kışın soğuk havaların, kalın giysilerin, büyük sorumlulukların sizi sabitlediği o sabit hayat gibi değildir yaz. Kaçması kolaydır istenmeyenlerden. Yazdan geriye hep güzel hatırlanılası anılar kalır, fotoğraflar, yanık omuzlar, günei kremi kokusu, bir de sözlerinde anlam aramadığınız her duyduğunuzda ‘o’ yazı hatırlatan kıpır kıpır şarkılar! Tişörtleriniz bile mevsimliktir bir sonraki yaza kalamaz, solar renkleri. Yaz geçicidir! Güneş iner gözünüze, kocaman güneş gözlüklerini takar görmek istediğiniz gibi görür yaşamak istediğiniz gibi yaşarsınız. Ben de kışın ağır yükünden, kasvetinden, gönlümün bile pembeden yoksun tozlarından, ağır atan kalpten, verilen mücadelelerden, büyük sorumluklardan, okuldan, derslerden yorulanlardanım. Şimdi güneşe sığınıyorum ve yaz için sabırsızlanıorum iyiden iyiye. Güneş vursun dünyama renk gelsin azıcık, gönlümün yorgun tozları pembeye boyansın istiyorum. Kasvet verenleri toplayıp kaldırdım bavullara şimdi tiril giyinip rengarenk yaşamak zamanıdır.

Baharla tazeledim kendimi.

Yaza hazırım

Gözüm yol gönlüm uzakları çeker, yeni anılar maceralar için boşalttım heybemi.

Son demler, son sorumluluklar…

Bahar geçiştir işte bir dönem kapatıp bir dönem açmak için. Eski sorumlulukları layıkıyla noktalayıp yeni maceralara yelken açma mevsimidir.

O yüzden baharı iyi değerlendirin derim ben !