Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Temmuz '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Basit, gereksiz, küçük ayrıntılar...

Basit, gereksiz, küçük ayrıntılar...
 

Sabahları bu duyguyla uyanmaktan hiç hoşlanmıyorum. Yataktan kalkmak istemiyorum işin tuhafı daha fazla uyumak da istemiyorum. Yarı uykulu yarı uyanık, dün ne düşündüysem ne yaşadıysam kime kızdıysam, kime kızıp da bu kadar önemsiz birşeye kızdığım için kendime daha fazla kızdıysam hepsi zihnime doluşuyor. Düşünceler, tam onlardan kurtuldum derken, yüzünde muzip bir sırıtmayla bir köşeden çıkıveriyorlar. Oysa gece uyumadan önce hayatın önemsiz küçük ayrıntılarına takılmayacağıma dair kendime söz veriyor ve gönül rahatlığıyla uyumuş oluyorum. Fakat sabah uyandığımda alınan kararın, ayın peşine takılıp gitmiş olduğunu görüyorum.

Oflaya puflaya kalkmayı başarıyorum. Evin içinde tembel tembel, geç kalmayı göze alarak dolanmaya başlıyorum ve o aptalca düşünceler beni her yerde takip ediyor. Kendi kendime "önemseme önemseme" diye telkinde bulunmaya çalışıyorum ama insan nedenini anlamayamadığı dahası saçma ve aptalca bulduğu şeylerin olmuş olmasını bir türlü kabul edemiyor. Dünya üzerinde bu kadar basit ve gereksiz şeylerin, hiç de yakıştıramadığın insanlar tarafından, dahası saygı duyduğun insanlar tarafından yapılmış olmasını bir türlü kabul edemiyor. Sürekli "neden?" diye soruyor. Çünkü geçerli en ufak bir neden bile bulamıyor. Neden soruları cevapsız kaldıkça akıl iyiden iyiye yoruluyor.

Kendimi tüm bu nedeni belirsiz, gereksiz ve basit şeyler uğraşmaktan bıkmış usanmış hissediyorum. Güne güzel uyanmak, işime gücüme bakmak, enerjimi sadece yapıcı şeylere yönlendirmekten başka birşey istediğim yok. Oysa tüm gün içinde, akıl alamayacak kadar basit sorunlarla uğraşmak, gereksiz sorulara cevap vermek, insanların ufak hesaplarına karşı durmak, olumsuz olan tüm tavır ve sözlere cevap vermeden öfkelenmeden durmaya çalışmak zorunda kalıyorum. Tüm bunların içinde enerjimi tüketip bezgin ve bitik bir şekilde günü bitiriyorum. Gün sonunda, sakin kalmaya, soğukkanlı davranmaya, önemsememeye çalışmaya, sorunları çözmeye, olumsuzlukları ortadan kaldırmaya çalışmaktan ne kadar yorulduğumu düşünürken kendi hayatımı ceplerimden birinde unuttuğumu farkediyorum. Ve gün bitmiş oluyor. Ve ben her gece uyumadan önce tüm bunlarla uğraşmayacağıma dair söz veriyorum. Ama günler ve insanlar aynı olmayı sürdürüyor. Ve değişmeyeceklerini, onların değişmesini beklemenin de budalalık olduğunu çok iyi biliyorum. Benim tüm bu olanlara karşı tavrımı, bakışımı değiştirmem gerekiyor.

Bu sabah tüm bunlarla uyandım. "Artık hayatımı ceplerimde unutmayacağım. Tüm o basit ve gereksiz şeyleri görmeyeceğim. Çünkü kendi hayatıma ve dünya üzerinde önemli olan şeylere bakıyor olacak gözlerim. "dedim kendi kendime. Ve yatağımdan kalktım.

Şimdi gün gerçekten başladı... Önemsiz, basit ve gereksiz olan ne varsa hepsinden uzaklaşmış olarak...

RESİM:Hunter O'Reilly

 
Toplam blog
: 408
: 1090
Kayıt tarihi
: 17.06.06
 
 

Gazetecilik okudum... Ama gazeteciliği sırf yazabilme serüvenine bir adım daha yaklaşabilmek için ok..