- Kategori
- Siyaset
Baykal, Erdoğan’a “Ulan senin...” demiş, ya gerisi?

İnternete bir haber başlığı düştü:
Baykal'dan Erdoğan'a: "Ulan senin..."
Üç noktadan sonrası yok; devreye “çağrışımsal anlamlar”ın gireceği kesin.
Bunu duyan/ okuyan neler düşünür?
Düşünmesine düşünür de, düşündüğünün Baykal tarafından söyleneceğini acaba düşünebilir mi?
Bilemeyiz!
Ancak bildiğimiz, “çağrışımsal anlamlar”a yol açsa da, haber başlığını atanların Baykal hakkında, geçici de olsa, olumsuz bir izlenim yaratmaları.
Bu başlık, Baykal'dan Erdoğan'a: "Ulan senin...", birçok haber portalında yer alıyor.
“Ulan senin...”de, üç noktanın hikmeti kullanılmış!
Üç noktadan sonrasına bakalım:
“... haram yediğin paraları kesecek, onların tümünü milletin ihtiyacına ayıracak."
Baykal, bunu niye, neyin karşılığında söylemiş?
Elmalı'da partililere konuşan Deniz Baykal’ın televizyon ekranlarına da yansıyan Deniz Feneri’nden söz eden konuşmasından, o “ulan”lı bölüm:
"Bu (Deniz Feneri) senin bildiğin, bu ortaya çıkan. Almanya el koyduğu için kanıtlanmış olan. Daha kim bilir senin bilmediğin, benim bilmediğim ortaya çıkmamış ne dümenler dönüyor? Bu dümeni döndüren insanların eline devlet bırakılır mı? Bu dümeni döndüren insanlar, kim bilir hangi başka dümenleri döndürüyor değil midir? Sonra da geliyorlar bizim Genel Başkana 'Kaynağı nereden bulacaksın?' Ulan senin haram yediğin paraları kesecek, onların tümünü milletin ihtiyacına ayıracak."
*****
İşte böyle, “Ulan senin...”den sonra koyarsan üç noktayı, Baykal’ı “ağzı bozuk” yaparsın, birkaç saniyeliğine de olsa!
Bizde siyasette kimi seslenmeler “normal”, kimileri “anormal” sayıldığı sürece, bunları tartışma konusu yapsak da, “havanda su dövmek”ten öteye geçemeyiz.
Siyasetin dili kirli!
Siyasetin dili kirli olunca, siyaset dışında söylenenlere diyecek lafınız olabilir mi?
TURGUT ÇELİK/ Mersin
*Baykal, kamuoyundan özür diledi: