Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Kasım '09

 
Kategori
Güncel
 

Bazen Susmak Erdemdir

Bazen Susmak Erdemdir
 

Fanatik bir kimseye, bir görüşe aşırı derecede tutku ve coşkuyla bağlı olan, bu duygularında bağnaz olan anlamına gelirmiş. Bu sitede çok fanatik tanıdım. Takımına fanatikçe bağlı partisine fanatikçe bağlı.

Partisine fanatikçe bağlı olanlar genel olarak ana muhalefet partisi çizgisindeler. Tamamdır saygımız var. Onur Öymen bir konuşma yapmıştır. Bu konuşmanın arkasındadır veya o dönem yaşananları tam bilmiyor. Genel başkanı arkasındadır. Bunu da anlarım fakat Dersim’de olanları bazıları savunmaya geçerse burada duralım.

Dersim’de kötü olaylar olmuştur. Bazılarının yazdığına göre “Efendim kurunun yanında yaş da yanabilir. Bunlar münferit olaylardır. İstenmedik olaylar olabilir.” gibi savunmalar gerçekten insanı üzüyor. İlginçtir kurulan cümlelerin Ermeni olaylarıyla kurulan cümlelere benzemesini ise tesadüfe bağlayalım. Bunları yaşamak istemezdik tarihin akışı içinde bu gibi olaylar da var deyip geçmek varken hala yaşanan olayları savunmak hiç uygun değil. Bölge insanı bu yaşananlara rağmen CHP’ye küsmemiştir. Uzun süre 2’de 2 milletvekilliklerini CHP Tunceli’nden almıştır. Belediye başkanlıklarını kazanmıştır. Orda yaşayanlar yaralarına tuz basıp barışmaya çalışmıştır.

Sadece Tunceli Alevileri değil ülke genelinde yaşayan Aleviler oylarını sosyal demokrat çizgiye ait partilere vermiştir. Belki çoğu Alevi, Dersim olaylarını bile bilmiyor. Ben yeni öğrendim, Dersim’de yaşananları 30 kişinin idamıyla sonuçlanan olaylar olarak biliyordum. Sayın Onur Öymen bilmeyerek yakın tarihten unutulmaya başlanan hatta çoğu Alevi’nin bilmediği bir olayı istemeyerekte olsa hatırlattı. Kendisine bu yönden teşekkür edilmeli. İnsanlar acılıdır, yaşlılar o günleri hatırladıkça gözlerinden yaşlar akıyor. Çoğu annesini, babasını, kardeşini gözlerinin önünde kaybetmiştir. Küçük yaşlarda yurtlarından koparılıp başka yerlerde ıslah edilmeye çalışılmıştır. Bu insanlar bu günleri unutmaya çalışıyorlar. O zamanı yaşanmamış farz ediyorlar. Bir şekilde kendileriyle barışmışlar, devletle barışmışlar. Bu insanların acılarını küçümsemeyelim. Devlet devlet için değildir. Devlet insan için, yurttaş için vardır. Devletin öncelikli görevi vatandaşını korumaktır. Oysa bu insanlar devletin farklı yönünü görmüşler. Yine de barışmayı başarmışlar. Bari üzüntülerini bir daha yaşatmayalım. Üzüntülerini küçümsemeyelim. Münferit olaylar gibi göstermeyelim. Basit adli vakalar gibi görmeyelim. İnsanların yerine kendimizi koyalım birazcık da olsa acılarına ortak olalım.

Akşam seyrettiğim belgeselde yaşlı biri unutamadığı bir anısını anlatıyordu. Olaylarda bir kadın ölmüş yerde yatıyordu. Süt emen yavrusu onun öldüğünü anlamamış yerde oynuyordu. Biraz oynadıktan sonra gelip anasından süt emiyor sonra tekrar oyuna dalıyordu. Subay, “Bırakın dokunmayın o da açlıktan zaten ölecek.” diyerek askerleri çocuktan uzak tuttu. Bu gibi olaylara rağmen Alevi vatandaşlar sosyal demokrat partilere küsmemiştir.

Partinizi sevebilirsiniz. Liderinizi sevebilirsiniz. Liderinizin her dediğini onaylarsınız. Liderinizin yalanlarını onaylarsınız. Ne demişti lideriniz, Mustafa Sarıgül ile yapılan kongrede, “Parti kültürünü almış genç birisini hazırlıyorum parti gelecek seçimlere onunla girecek.” demişti. Üzerinden bir genel bir yerel seçim geçti, nerde şu genç lider?

Fanatikçe partiniz başkanının her dediğini onaylamak zorunda değilsiniz. Hiç olmazsa biraz susun da insanların acılarını paylaşmasanız bile saygı gösterin. Alevi köylerinde cenaze olduğu zaman saygıdan televizyon ve radyo bir gün açılmaz. Siz de yazmayıverin bu konuda liderinizi, partinizi destekleyen bir yazı.

 
Toplam blog
: 150
: 2951
Kayıt tarihi
: 14.01.07
 
 

1975 Aydın doğumluğum, bir Ege sevdalısıyım. Dostluğa, arkadaşlığa önem veririm...