BDP'llerin çıkardığı olayların tetikçisi kim?

BDP’LİLERİN ÇIKARDIĞI OLAYLARIN TETİKÇİSİ KİM? 

Öncelikle bağımsız adayların YSK tarafından adaylıkları kabul edilmedi ve sonrasında ülkemizin çeşitli yerlerinde organize olaylar gelişti. 

Birinci hassas nokta bu olaylarda bu bağımsız milletvekili adayları bilerek mi evraklarını eksik verdiler. Bu durumun oluşması için kasıtlı olarak yapılan bir organizasyon mu? Bir milletvekili adayı kendinden istenen evrakları ve yapması gerekenleri bilmiyor mu? Veya yetkili kurumlar bu kişilerden bu evrakları yazılı olarak istemiyorlar mı? Aday başvurusunda bulunanlar bu konuda bilgilendirilmiyor mu? 

Diğer nokta ise bu evraklar kurumlarca bu kişilerden istenemez miydi? Bu neden yapılmadı ve bu kargaşanın oluşacağı tahmin edilmesine rağmen neden gerekli hassasiyet gösterilmedi. Yapılmak istenen seçim startının verildiği bu dönemde ülkeyi bir kaosa sürüklemek midir? 

Diğer bir nokta ise her olayın başladığı yerde adaylıkları iptal edilen bir BDP’li ne aramaktaydı? 

Bu durum bunun özellikle organize olarak yapıldığını göstermiyor mu? 

İstanbul’da oluşan olaylarda Aksaray metrosunun önünde kurulan çadır yaklaşık 1 hafta veya 10 gündür orada konuşlanmış durumdaydı. Bu çadırın daha bu olaylardan önce oraya kurulması ve organize olunması sırasında bu adayların, adaylıklarının iptali söz konusu değildi. Bu durum bu olayların önceden planlanarak bilinçli olarak yapıldığının bir göstergesi midir? 

Yapılmak istenen siyasetin seçim gündemine kilitlendiği dönemdeki boşluktan faydalanmak mı? Yoksa siyasi idareye ve halka gözdağı vermek mi? 

BDP’liler kuzey ırak ziyaretinde kimlerle temasta bulunmuşlardır. Bu olayların planları bu ziyaret esnasında mı yapıldı. 

Gelen ABD ve AB heyetleri BDP gurubunla hangi konularda temasta bulundu? Bu girişimin maddi desteği kimler tarafından sağlanmaktadır? 

Yapılmak istenen Ortadoğu’yu sarıp kavuran ayaklanma rüzgarını ülkemize de taşımak mıdır? 

Bunlar tartışılması ve düşünülmesi gereken konulardır. Bir diğer konu ise güvenlik güçlerinin bu terör olayları karşısında yetersiz kalmasıdır. Polis gücü bu oluşumu önceden fark edemedi mi? 

Basılmayan kitapları bile yakın takipte tutan emniyet terör olaylarında yeterince önlem alamamakta mı? Bu terör örgütüne karşı yapılan istihbarat çalışmaları bu olayların meydana geleceğini göremediler mi? 

Emniyet terörle mücadele konusunda yetersiz mi kalmaktadır. Diğer bir yandan müdahale yapmaları ve gereken önlemleri almaları bazı siyasi irade ve yapılanmalar tarafından mı engellenmektedir. Burası tam bir muamma konumundadır. Terörle pazarlık yapılması ve olayların bu boyutlara varması kimlerin ekmeğine yağ sürmektedir. 

BDP ve PKK kimin maşasıdır. Bu olaylar terör yaratmak için mi? Yoksa birilerinin seçim kozu yapılmak için mi oluşturulmaktadır. 

İleri demokrasi denilen şey aslında bu ülkenin parçalanması için hazırlanan bir senaryonun adı mıdır? 

Burçak YAZICI